Bugünkü yazımda neleri konu edeceğimin sinyalini dün vermiştim ancak Dolmabahçe toplantısına davetli olmam sebebiyle yazacaklarımı ötelemek zorundayım. Ancak bu arada dün yazdıklarıma dair Batık Bankacı Mustafa Süzer'in oğlu Baran Süzer'den gelen açıklamayı da kısaltarak paylaşmak istiyorum. Zira benim değil sadece öğrenen herkesin merakına haiz olan zamanlaması epey tuhaf ziyarete ilişkin Baran Süzer'in savunması bir hayli ilgi çekici; "Sayın Fethullah Gülen ile yapılan görüşmede ben de vardım ve o gün yapılan görüşme önceden belirlenmiş bir tarih idi. Juventus ile oynanan maçın hemen ertesinde New York'a bir iş seyahati planlamıştık. ABD'ye iş görüşmeleri ve gitmişken de Sayın Fethullah Gülen'e uğrama planımız vardı ve bu planımızı gerçekleştirdik. Sayın Fethullah Gülen'e şahsen ben en az 4 defa, babam belki daha fazla da gitmiş olabilir. Rahmetli Özal'ın, 'çok önemsediğim bir din adamıyla seni tanıştıracağım' demesiyle babam tanışmış ve o günden sonra birçok kez görüşmüşlerdir, dost ve büyüğü olarak. Bunun yanı sıra babamın fırsat buldukça Hacı Bektaş'ı, Mevlana'yı ve Kâbe'yi ziyaret ettiğini de yeri gelmişken belirtmek isterim!"