Osman Arslan, Banka'nın eski Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'nın ABD'de devam eden yargılanmasının kendilerini olumsuz etkilemediğini söyledi.
BANKAMIZIN TEMELLERİ SAĞLAM
2017 yılının Halkbank için kolay bir yıl olmadığını belirten Arslan "Ancak bankamızın temellerinin sağlam olması ABD'deki dava süreci ve benzeri gelişmelerin faaliyetlerde kısıtlamaya neden olacağı beklentisini boşa çıkardı. 2017'de bankamız ekonomik büyümeye destek sağlamıştır" dedi.
DAVA AÇILMADI
Arslan, bankaya doğrudan açılan bir davanın söz konusu olmadığını ifade etti.
MEVDUAT BÜYÜKLÜĞÜ SEKTÖR ORTALAMASININ ÜZERİNDE
Mevduat büyümesinin sektör ortalamasının üzerinde olduğunu söyleyen Arslan, 2016-2017 yılları arasında aktif kredilerin yüzde 28 büyüdüğünü sektör ortalamasının ise yüzde 20 civarında olduğunu belirtti.
TİCARET 2010'DAN İTİBAREN BAŞLADI
Osman Arslan, ABD'deki davaya da konu olan İran'la ticari ilişkileri de şu şekilde açıkladı:
"Komşumuz İran'la ne şekilde ticaret yaptığımızın bir çerçevesini çizmemiz lazım. Malumunuz ülkemiz, İran'dan bir takım malların ithalatını yapmakta. Bunların içinde en büyük kalemler petrol ve doğalgaz. Bunların bedelleri de her iki ülke arasında belirlendiği üzere Türkiye Halkbankası'nda açılan hesaplara yatırılmakta. Bu, 2010 yılından itibaren oluşturulan bir husustur. Türkiye de İran'a başta gıda, sağlık, ilaç, ekipman malları olmak üzere bir takım ihracatlar yapmaktadır. Bu ihracat bedelleri de bankamızda açılmış olan ve İran adına yatırılan hesaplar üzerinden gerçekleşmektedir. Uluslararası piyasalara açılmış, yüzde 49'u halka açık ve uluslararası piyasalardan da ciddi anlamda borçlanmalar yapan Halkbankası'nın, başta Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve ABD'nin İran'la ticareti düzenleyen ilkelerine uymaması gibi bir şey düşünülemez.
İRAN MERKEZ BANKASI BİLGİSİ DAHİLİNDE...
Halkbankası'nın iş modelinde İran'dan alınan petrol ve doğalgaz bedellerinin Türk Lirası ve euro cinsinden İran adına açılan hesaplara İran Merkez Bankası ve yasaklı olmayan bazı ticari bankalar adına açılan hesaplara yatırılmakta ve bu hesaplar da biriken paralar da İran'la iş yapan firmaların ödemeleri gerçekleştirilmektedir.
TÜRKİYE'DEKİ İHRACATÇILAR VE İRAN'DAKİ İTHALATÇILAR ASLINDA BİRBİRLERİYLE ANLAŞIYOR
İran şirketleri ve bankalarıyla iş yapılması noktasında Türkiye'deki ihracatçılar ve İran'daki ithalatçılar aslında birbirleriyle anlaşmakta. Burada bankanın dahili söz konusu değildir. Bankaların uluslararası ticaret kuralları çerçevesinde ithalatçı ve ihracatçıyı belirleme yetkisi yoktur. Ancak bankalar, uluslararası ödeme şekillerine bağlı olarak hangi firmayla bu ödeme şekillerini araştırma yükümlülüğüne sahiptir.
İRAN İLE YAPILAN TİCARETTE ABD'NİN YASAKLARINA UYGUN HAREKET ETTİK
Durum böyle olunca biz, İran adına açılmış hesaplardan bir ihracatın ödeme şeklini yaparken ABD'nin koymuş olduğu kurallar titizlikle inceledik.
ABD'nin 1979'dan bu yana devam eden İran yaptırımlarıyla ilgili birkaç temel prensibi oluyor. Amerikan finansal sistemini veya ABD dolarını kullanarak İran'la ticaret yapılamamakta. İkincisi ABD tarafından yayınlanan kara listeye alınan şahıslar ve firmalar olabilir. Ya da yaptırımlar mevzuatına uygun olarak yasaklı mallar olabilir. Dolayısıyla bir banka, İran'la ticaret yapılacağı zaman bu listeleri de kontrol etmekle yükümlüdür. Bankamız bu düzenlemelere uymuştur ve uymaya devam etmektedir
ABD'Lİ HUKUK FİRMASIYLA ANLAŞTIK
Arslan, bankaya doğrudan açılan bir davanın söz konusu olmadığını ifade ederek "Ancak Biz Halkbank olarak yüzde 49'u halka açık olan, yüzde 80'i yabancılara ait olan bir banka olarak biz ABD'li hukuk firmasıyla anlaştık. Bu firma üzerinden ABD'li ilgşili kuruluşlarla iletişime geçtik. Her yıl denetlensek de, bununla yetinmedik, bağımsız inceleme firmasını davet ederek inceleme süreci başlattık.. Bu hukuki ve teknik bir süreçtir.
Şu anda ABD'li hukuk firmamız kanalıyla ABD'li kuruluşlarla iletişimimiz sağlıklı şekilde devam etmektedir. Bankamız İran dış ticaretiyle ilgili kayıtlarını bağımsız kuruluşlara açmış durumdadır, her türlü desteği sağlıyoruz
DAVA SONUÇLANMADAN GELECEK CEZAYI KONUŞMAK DOĞRU DEĞİL
"Bu tablo ortaya çıkmadan spekülasyonlar yapıp 'şu kadar ceza gelecek' gibi yaklaşımlar doğru değil. Bu tür söylemler hem hissedarlarımıza zarar verir, hem de Türkiye ekonomisinde önemli yere sahip olan bankamıza fayda getirmez. Yetkili ve sorumlu kişilerin buna dikkat etmesi lazım" değerlendirmesini yaptı.
Ayrıntılar geliyor...