Perakende sektörünün çatı örgütleri 2018 yılının ilk çeyreğinde sektörün gidişatından memnun. Yaşanan siyasi gerginliklere bağlı olarak ekonomi üzerindeki baskılara rağmen yatırımdan ve büyümekten vazgeçmeyen perakendeciler yurtiçinde mağaza sayılarını ve satış noktalarını artırırken yurtdışında da hem çevre ülkeler hem de rekabetin daha hırçın olduğu Avrupa pazarında büyüyorlar. Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Federasyonu Başkanı Kubilay Özerkan, 2003 - 2012 yılları arasında perakende sektörünün, özellikle AVM'lerin ardarda açılmasıyla birlikte hızlı bir ivmeyle büyümeye başladığını kaydetti. O yıllardan bu zamana kadar yakalanan bu büyüme ivmesinin başarıyla sürdürülerek sektörün her yıl ülke ekonomisinin birkaç katı hızla büyümeye devam ettiğini dile getiren Özerkan, organize perakendenin ekonomiye ve istihdama büyük katkı sağlayarak büyümeye devam edeceğini ifade etti. Özerkan, "Sektörün 2023 'te perakende pazarının 500 milyar dolar ve organize perakende pazarının 200 milyar dolara ulaşma hedefi var" diye konuştu.
EKONOMININ 2 KATI BÜYÜYOR
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, perakende sektörünün 2016 yılı ciro büyüklüğünün yaklaşık 830 milyar TL civarında olduğu bilgisini veren Özerkan, organize perakendenin tüm perakende içinde yüzde 33'lük payı ile 2016 ciro rakamlarının yaklaşık 270 milyar TL olduğunu söyledi. Değişen dinamiklere rağmen perakende sektörünün her yıl ülke ekonomisinin ortalama 2 - 2.5 katı büyüdüğünün altını çizen Özerkan, "Bunların dışında perakende sektörünün çarpan etkisi önemini katlıyor. Sektörün çarpan etkisine daha yakından bakıldığında gıda perakendesinde 1.3 perakendenin diğer kollarını da buna dahil ettiğimizde bu çarpan etkisi 2 civarına çıkıyor" diye konuştu. Bu durumun yani perakendenin 1 birim büyümesinin genel ekonomiye 1.5 - 2 kat olarak yansıdığını gösterdiğinin altını çizen Özerkan, "Gelecek yıllarda artan hacmi ve ilerleyen büyüme ivmesiyle sektörün daha da genişleyeceğini öngörüyoruz" ifadesini kullandı.
HEDEF 3 DÜNYA MARKASI
Federasyon olarak 2023 hedeflerinin 10 dünya markasından 3'ünün Türk firması olması olduğunu belirten Özerkan, "Geçtiğimiz yıllara bakacak olursak firmalarımız yurtdışı mağaza sayısını arttırmış ve artırmak içinde bir çok girişimde bulunmaktadır. Özellikle Turquality ve özel teşvikler ile firmalarımız yurtdışına açılım konusunda oldukça ivme kazanmasını sağlamaktadır. Bununla birlikte gıda alanında coğrafi işaretli ürünlerle de markalaşma anlamında büyük yol kat ediliyor" dedi. Dünyada yükselen e-ticaret ve dijitalleşmeye markaların uyum sağlamasıyla hem ülkede hem de yurtdışında büyümelerine devam ettiklerini vurguladı. Özerkan, "Firmalarımız sektörümüzün oluşturduğu Sivil Toplum Kuruluşları aracılığıyla bilgi birikimlerini paylaşarak hedef pazarlarda hızlı büyümek için birbirlerine destek oluyorlar" diye konuştu.
YURTDIŞINDA 4 BİN MAĞAZA HEDEFİ
Türk hazır giyimcilerin 2018 sonunda yurtdışında 4 bin mağazaya ulaşacaklarını belirten BMD Başkanı Öncel, "25-30 bin kişiye de ek istihdam sağlayacağız" dedi
Türk hazır giyimciler 33 yılda fason üretici kimliklerinden çıkmayı başardı. Önce yakın coğrafya ardından da lojistik olarak yakın ülkelerde gerek kendi açtıkları mağazalarla gerek franchise'larla gerekse kornırlarla kendi ürünlerini satmaya başlayan Türk markaları bugün pek çok yabancı AVM tarafından da yatırım için davet alıyor. Hazır giyim markalarının çatı örgütü Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, halen BMD üyesi 410 markanın yurtiçinde AVM ve caddelerde yaklaşık 70 bin mağazası olduğunu, 2017'de yaklaşık 25 bin kişiye istihdam imkânı sağlayarak toplam çalışan sayısını 400 bine çıkardıklarını söyledi. 2018 sonuna kadar 25 - 30 bin kişiyi daha BMD markaları çatısı altında istihdama katacaklarını belirten Öncel, 2018'e başlarken 100 BMD markasının 108 ülkede 3 bin 150 mağazası ve 11 bin 500'e yakın satış noktası olduğunu dile getirdi. Öncel, "2017'de 650 yeni mağaza açtığımız yurtdışındaki büyüme stratejimizi bu yıl da sürdürüyoruz. Yurtdışında her gün ortalama iki yeni mağaza açıyoruz. Yılsonunda yurtdışı mağaza sayımızın 4 bine, 2020'de ise 6 bin sınırına yaklaşacağını öngörüyoruz" ifadelerini kullandı.
TEKNOLOJİYİ ETKİN KULLANMAK ÖNEMLİ
Hedef pazarın yerel dokusu, ülkenin teknolojik ve ekonomik gelişimi, büyüme hızı, tüketici davranışlarının öncelik verilen analiz konuları arasında yer aldığını dile getiren Özerkan, mağaza açılan ülkelerde öncelikle ülkenin tüketicisine en doğru ürünü, en doğru fiyat ve zengin çeşitle sunma çabasının öne çıktığını ifade etti. Özerkan, "Hem ülkeler hem de sektörümüz için global bir marka olma noktasında, müşteri memnuniyeti, pazarı tanımak ve teknolojinin etkin kullanımı önemli etkenler" ifadelerini kullandı.
4 YILDA 33 MİLYAR $ İHRACATA ULAŞACAĞIZ
İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe, "2020'ye kadar 'Dört Dörtlük Plan' ile hazır giyime 16 milyar dolar artı yazdırıp 33 milyar dolar ihracata ulaşacağız" dedi
Toplam istihdamın yüzde 4.2'sini, sanayi istihdamının yüzde 14'ünü karşılayan tekstil ve hazır giyim sektörü hem know-how'ı hem nitelikli işgücü hem de ihracat tecrübesiyle 33 yılda dünyayla yarışır bir sektör haline geldi. Sadece üretimde yarısı kadın olmak üzere yaklaşık 500 bin kişiye istihdam sağlayan sektörün önde gelen sivil toplum kuruluşlarından İstanbul Hazır giyim ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe, 4 yıllık yol haritasını oluşturan eylemleri gerçekleştirmek için kolları sıvadıklarını söyledi. Gültepe, plandaki hedeflerin tutturulması halinde halen 17 milyar dolar olan hazır giyim ihracatının 33 milyar dolara çıkacağını kaydetti. Hazır giyim ihracatını orta vadede 60 milyar dolara çıkarabilmek için oyun planında değişikliğe gittiklerini anlatan Gültepe, "Hazır giyim ihracatında 2018'e iyi bir başlangıç yaptık. İlk çeyrekte elde edilen yüzde 11.4'lük artış geleceğe dair umutlarını arttırıyor. Türkiye'de ve dünyada olağanüstü bir durum yaşanmaması durumunda, olumlu trendin devam edeceğini ve 4 yılın sonunda hazır giyim ihracatında ciddi bir sıçrama yakalayacağımızı öngörüyoruz" ifadelerini kullandı.