Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, "Bizim en kalıcı ve sürdürülebilir sermayemiz olan beşeri sermayenin niteliğini artırmayla ilgili son 20 yıl gerçekten Türkiye eğitim tarihinde damgasını vurdu." dedi.
Bakan Özer, Ordu TOBB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin açılışında yaptığı konuşmada, bu okulun açılışını Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile birlikte yapmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.
TOBB ile geçen hafta da iş birliği protokolü imzaladıklarını anımsatan Özer, yeni dönemde 154 ilçeye 154 okulu kazandıracakları için Hisarcıklıoğlu'na teşekkür etti.
SON 20 YILDA MÜTHİŞ BİR EĞİTİM SEFERBERLİĞİ GERÇEKLEŞTİ
Özer, son 20 yılda Türkiye'de eğitimde çok önemli bir dönemi yaşadıklarını vurgulayarak, "Okul öncesinden yüksek öğretime kadar tüm alanlarda ülkemizde 81 ilde tüm ilçelerde müthiş bir eğitim seferberliği gerçekleşti. Bu seferberlik kapsamında tüm illerimizde çok sayıda okul, çok sayıda derslik eğitim sistemine kazandırıldı ve bu yapılan yatırımlar hızlı bir şekilde ülkemizin okullaşma oranlarının artmasına büyük katkı sağladı." diye konuştu.
Bakan Özer, 2000'li yıllarda 200 binler civarında olan derslik sayısının bugün 850 binlere ulaştığını belirterek, şöyle devam etti:
"Diğer taraftan okullaşma oranlarına bakarsak, okul öncesinde 200 binler civarında olan öğrenci sayılarımız 2 milyonlara ulaştı. Orta öğretimdeki okullaşma oranlarımız yüzde 44'lerden yüzde 90'lara ulaştı. Yüksek öğretimdeki net okullaşma oranları yüzde 14'lerden yüzde 45'lere ulaştı. Yani bizim en kalıcı ve sürdürülebilir sermayemiz olan beşeri sermayenin niteliğini artırmayla ilgili son 20 yıl gerçekten Türkiye eğitim tarihinde damgasını vurdu. Bu süreç, iddia edildiği gibi kaliteyi göz ardı eden bir süreç değil, tam tersine kalite odaklı bir süreç olarak gerçekleşti."
Son 19 yılda öğretmen sayısının 500 binlerden 1,2 milyon civarına geldiğini aktaran Özer, "Yani son 19 yıldaki eğitimdeki bu evrenselleşme süreci aynı zamanda öğretmen sayısının da en fazla arttığı ve mevcut öğretmenlerin yaklaşık yüzde 75'inin son 19 yılda atandığı bir döneme tanıklık ediyoruz. Eğitime son 19 yılda her zaman bütçeden en büyük payı ayıran, bu süreçlere liderlik eden Sayın Cumhurbaşkanımıza şahsım, tüm öğrenciler, tüm aileler ve Milli Eğitim Bakanlığı adına en içten şükranlarımı sunuyorum." diye konuştu.
"MESLEKİ EĞİTİMDE BİR PARADİGMA DEĞİŞİMİ YAŞANIYOR"
Özer, mesleki eğitimin ülkenin en kronik problemlerinden biri olduğunu kaydederek, şu değerlendirmede bulundu:
"Aslında tüm dünyanın sorunlarıyla boğuştuğu, çabaladığı, daha iyi noktaya getirmek için çırpındığı, iş gücü piyasasının ihtiyaç duymuş olduğu nitelikli insan kaynağını yetiştirmeye yönelik farklı yaklaşımların sürekli geliştirildiği bir alan. Zaten Türkiye dünyada sorunlu olan mesleki eğitim alanında maalesef ülkemizde anlamsız müdahalelerle çok daha travmatik bir alana dönüştürüldü. 1999 yılındaki kat sayı uygulamasıyla mesleki eğitimin yüksek öğretime erişimi kısıtlanırken, aynı zamanda mesleki eğitim artık başarısız öğrencilerin gittiği, öğretmenlerin öğrencilerden beklentilerinin olmadığı, azaldığı, iş gücü piyasasının bundan etkilendiği ve büyük maliyetler ödediği bir eğitim sistemine dönüştü ve o günlerin mirası olarak 'Aradığım elemanı bulamıyorum.' sözü artık kulaklarda çınlamaya başladı. Allah'a şükür Milli Eğitim Bakanlığımız, daha önceki bakanlarımız, bürokratlarımız mesleki eğitimi sürekli güçlendirmek için ellerinden gelen çabayı sarf ettiler ve bu süreçte en büyük katkıyı biz Milli Eğitim Bakanlığı olarak Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinden aldık."
Gelinen noktada artık mesleki eğitimde farklı şeyleri konuştuklarına işaret eden Özer, "Mesleki eğitimde artık eğitim, üretim, istihdam çevrimini çok daha güçlü noktalara taşıdık. Mesleki eğitimde bir paradigma değişimi yaşanıyor. Buradaki en önemli nokta işverenler artık mesleki eğitim mezunlarının kendilerine gelmesini beklemiyor, tam tersine eğitim süreçlerinin tamamını Milli Eğitim Bakanlığıyla birlikte yürütüyor. Müfredatı artık birlikte güncelliyoruz." ifadelerini kullandı.
Özer, TOBB ile "81 ilde 81 meslek lisesi" sloganıyla çıktıkları yolda bugün itibarıyla 116 Mesleki Teknik Anadolu Lisesine ulaştıklarına işaret ederek, mesleki eğitimin, üretim kapasitesiyle ülkedeki okulların ve toplumun ihtiyacını karşılamakta büyük bir performans sergilediğini anlattı.
"SALGINLA MÜCADELEDEKİ BAŞARIDA MESLEKİ EĞİTİMİN PAYI BÜYÜK"
Salgın sürecinin başında mesleki eğitim ordusunun üretim kapasitesini devreye soktuğunu vurgulayan Özer, bu süreçte toplumun ihtiyaç duyduğu tüm ürünleri üretebildiğini, salgınla mücadelede başarılı olunmasında mesleki eğitimin büyük payı olduğunu dile getirdi.
Bakan Özer, "28 Şubat sürecinin bu ülkeye miras bırakmış olduğu, 'Aradığım elamanı bulamıyorum.' retoriğini de el birliğiyle çöpe atacağız. Artık ülkemiz mesleki eğitimde sorunları konuşan değil, mesleki eğitimde paydaşlarıyla yeni açılımları konuşan yeni şeyler söyleyen bir eğitim türüne dönüşmüş olacak." dedi.
2022 yılında Uluslararası Mesleki Teknik Anadolu Lisesi kurma kararı aldıklarını aktaran Özer, "Artık gönül coğrafyamızdan Türkiye'nin güçlü ilişkileri olduğu ülkelerden de öğrencilerin geldiği, öğretmenlerimizin o ülkelere gittiği, öğrenci ve öğretmen mobilitesinin olduğu Uluslararası Mesleki Teknik Anadolu Liseleri kuracağız. 5 tane kuracaktık, 6'ncısı da bu okul olacak." ifadesini kullandı.
Konuşmaların ardından okul açılışının yapıldığı programa, Vali Tuncay Sonel, AK Parti Ordu Milletvekilleri Şenel Yediyıldız, Metin Gündoğdu ve Ergün Taşçı, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler, İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Fatih Vargeloğlu, AK Parti İl Başkanı Halit Tomakin, MHP İl Başkanı Naci Şanlıtürk ve TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu da katıldı.
