Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Cenevre manevrası tutmadı. PKK'nın Suriye kolu PYD, görüşmelere davet edilmedi. Gelişmeler, Rusya, İran ve Esad rejimi açısından hayal kırıklığı oldu.
Aslında, temsil ve adalet açısından bakıldığında PYD'nin, Cenevre'de bulunmasının hiçbir anlamı yok. Çünkü temsil ediliyor zaten…
Toplantıya katılacak olan Demokratik Suriye Konseyi'nin içinde PYD de var. ABD, bu grubu 3-4 ay önce kurdurdu. Başkanı Heysem Menna. İçinde bazı Sünni aşiretlerle birlikte Ezidiler ile PYD'liler de yer alıyor. Hatta yüzde 70-80'ini PYD'lilerin oluştuğu değerlendirmesini yapmak mümkün.
Bir diğer grup da Suriye Ulusal Koalisyonu. Başkanı Halid Hoca. Başta Araplar, Türkmenler, Kürtler ve Ezidiler olmak üzere, Suriye'deki bütün kesimleri bünyesinde barındırıyor.
Rusya ve İran destekli PYD ise bastırıyor:
-Kürtleri ben temsil etmeliyim.
Tıpkı, Türkiye'deki gibi. PKK Terör Örgütü'nün de iddiası aynı değil mi? PKK da kendisini Kürtlerin temsilcisi gibi göstermeye çalışmıyor mu?
Dahası da var. PYD, Suriye'de silah zoruyla işgaller gerçekleştiriyor. ÖSO ile çatışıyor. Türkmenler ve Araplarla adeta bir savaş halinde. Yetmiyor, işgal ettiği yerlerdeki kendisinden olmayan Kürtleri de sürüyor. Sonra da ezip yok etmeye çalıştığı grupların temsilciliğine soyunmaya çalışıyor.
PKK da Türkiye'de aynısını yapmıyor mu? İnim inim inlettiği Kürtlerin temsilcisi olduğunu iddia etmiyor mu?
Türkiye'de de, Suriye'de de tablo aynı! Buna bir de PYD'nin zaman zaman Esad Rejimi ile giriştiği işbirliklerini eklemek lazım. Hem lazım olduğunda Esad'a taşeronluk yapıyor, hem de Esad karşıtı muhaliflerin arasında kendisine sandalye arıyor. PYD, bölgenin dansözü gibi… Kim alnına parayı yapıştırırsa, onun önünde kıvırıyor. ABD ile de Rusya ile de ilişkileri var; onlardan silah yardımı alıyor. İran'la dirsek temasında. Gerektiğinde Esad adına da taşeronluk yapıyor. PYD masaya oturmak istiyor istemesine de… Hangi sıfatla, ne olarak ve kimin adına bayrak sallamak için?
Emin Pazarcı/Akşam