Geçtiğimiz
hafta Yunanistan'ı sarsan üç olay yaşandı. Birincisi Atina Festivali'nin direktörlüğüne tayin edilen Belçikalı sanatçı Jan Fabre'un istifaya zorlanması oldu. İkincisi, Yunan Milli Futbol takımının uluslararası karşılaşmalardan men edilme tehlikesiyle karşı karşıya kalması ve son olarak IMF yetkilileri arasında yapılan telefon görüşmelerindeki telekulak skandalıydı. Ülkeyi kasıp kavuran ekonomik krizin eşiğinden bir türlü dönemeyen Yunanistan'da üstüne üstlük bir de mülteci krizinin patlak vermesi sebebiyle Yunan halkında zaten bir moral bozukluğu hakimdi. Bu üç olayın art arda meydana gelmesi, genç Başbakan Çipras'ın bu kez de beceriksizlikle suçlanmasına neden oldu.
FABRE'YE KARŞI GALİBİYET
Birinci olay Atina'da her yıl yaz aylarında düzenlenen festivalin aniden Belçikalı sanatçı Jan Fabre'ye teslim edilmesiyle patlak verdi. Fabre'nin festivali üstlendiğinin açıklaması Yunan sanat dünyasını ayaklandıracaktı. Çünkü Fabre, düzenlediği ilk basın toplantısında bu yılki Atina festivalinin bütünüyle Belçika'ya adanacağını üstelik vakit yetersizliğinden dolayı Yunan sanatçılara yer verilemeyeceğini açıklamıştı. Belçikalı sanatçının zaman zaman sahneye uyarladığı tartışmalı eserler ise tepkilere tuz biber oldu. Tepkiler o denli büyüdü ki Jan Fabre "Yunanlar her türlü sanatı sindirecek kadar henüz olgun değil" gerekçesiyle istifa ettiğini açıkladı. Bu istifa, Yunan sanatçıların zaferi olarak kabul edildi.
FUTBOLDA YENİLGİ
İkinci sansasyon Yunanların, aynı Türkler gibi futbol sevdası ile ilgiliydi. Yunan stadyumlarında bir türlü bastırılamayan şiddet olayları karşısında dize gelen spor bakanlığı, taşkın taraftarları cezalandırmak adına adları yolsuzluk, rüşvet ve tehdit olaylarına karışmış olan bazı kulüp yöneticilerine açılan davalar sonuçlanana kadar futbol karşılaşmalarını iptal etti. Ancak uluslararası futbol karşılaşmalarındaki kuralları belirleyen FIFA ile UEFA, spor bakanlığına ilettiği ültimatom gibi bir mektupla, kupa maçları 15 Nisan'a kadar tekrar başlatılmazsa, Yunan Milli Futbol Takımı'nın, hem Avrupa hem de Dünya kupası karşılaşmalarından men edileceğini bildirdi. Yunanistan, bu ültimatoma yine kulak asmazsa, Nijerya'dan sonra uluslararası karşılaşmalardan men edilen ikinci ülke olacak ve Yunan Futbol federasyonu milyonlarca euro kaybedecek. Bu durumda futbolseverler ayaklanacak ve Yunan futbolu tarihinin en en büyük yenilgisini almış olacak.
IMF İLE BERABERE KALINDI
Son sansasyonel olay ise Yunanistan'a maddi ve teknik yardımlarda bulunan IMF ile Yunan hükümeti arasındaki müzakerelerle ilgili. Müzakereler için Atina'da bulunan IMF temsilcilerinin merkezle yaptıkları telefon görüşmelerinin yasadışı yollardan dinlenerek basına sızdırılması ülkenin gündemine oturdu. IMF temsilcilerinin direniş halindeki Yunan hükümetine sunulan sert ekonomik şartları kabul ettirmek için ülkeyi iflas etmeye zorlanması Yunan hükümetini küplere bindirdi. Başbakan Çipras, AB ve ABD liderlerini telefonla arayarak IMF'nin yöntemlerini şikayet etti. Ancak aldığı yanıtlar pek tatmin edici olmadı... IMF temsilcilerinin Yunan MİT'i tarafından dinlendiğine dair çıkan söylentiler, IMF ile Yunan hükümeti arasındaki sürtüşmeleri berabere sonlandırmış oldu