BU yaşta birileri bana hem de okuması da, anlaması da, anlatması da zor olan bir ders kitabını baştan sona okutmaya kalkışsa, güler geçerdim!. Ama, o ders kitabının yazarı Sıfırcı, yani Kurthan Hoca, yani Kurthan Fişek olunca iş değişir!. 45 yılı aşkın bir arkadaşlık, meslektaşlık ve hepsinden de öte "ağabeykardeş" ilişkisine kadar uzanan bir dostluk köprüsünden beraberce geçmişseniz, değil bir, 10 ders kitabını da okursunuz!.
Hemen belirtmeliyim ki; iyi ki de okumuşum; zira "Yönetim" denen şeyin, ne menem bir şey olduğunu, yıllar yılı karşı olduğum bir düşüncenin, ideolojinin ve felsefenin penceresinden nasıl göründüğünü, o düşüncenin Türkiye'deki önemli ve yetkin kişilerinden birinin kaleminden çıkan 300 sayfalık "Yönetim" (Paragraf Yayınları-Tel: 0312 419 00 32) adlı kitapta bulmanın keyfini yaşadım!.
Prof. Dr. Kurthan Fişek kitabının ne olduğunu bakın nasıl anlatıyor:
"Bildiğiniz anlamda yönetsel örgütlenmenin ilk örneği, tunç çağıyla birlikte gelen ilkel süel (askeri) örgütlenmeydi. Bugünse, örgütlerin son derece karmaşık işbölümü, otorite ve hiyerarşi örüntüleri, devlet yönetiminde 'bürokrasi' ve işyeri yönetimine de 'dev şirket' olarak yansımaktadır.
Yönetim hangi somut gereksinmelerin sonucu doğmuş, bir başka deyişle, insanlar kendilerinden bağımsız yapay iradeyle neden bağımlılık ve hakimiyet ilişkisine girişmişlerdir? İşbölümü, otorite ve hiyerarşi arasındaki ilişkilerin yönetsel örgütlenmeye etkileri nelerdir? Yönetimin 'evrensel ve disiplinler arası' oluşu, yani değişik bilim dallarının bulgu ve yönetimlerinden yararlandığı genel çerçeve içinde işyeri yönetimden devlet yönetimine değişmeyen ilke ve araçlara dayanması, örgütlenmenin kuram ve uygulamasında hangi yansıma biçimlerini alır? Geleneksel, davranışçı, Simoncu ve katılmacı örgüt kuramları, yönetimin (özellikle büyük çaptaki örgütlerin) yapı ve işleyiş kurallarının saptanmasında neden yetersiz kalmışlardır? Yönetim bilimini çevreleyen tartışmaların aşılması için ne gibi düşünce çerçevesi benimsenebilir?"
Kitap biterken, kendi kendime dedim ki; "Allah öğrencilere kolaylık, Sıfırcı Hocamıza da dağıtacak bol not versin!."
"Son söz" olarak demiş ki, Kurthan Hoca..
"Yönetim biliminde buradan nereye gidilecektir? Kesin olarak bilinmez, ama, yine de, şu kadarını söyleyebiliriz; Tam anlamıyla 'bilim' olmanın koşulu, özel ve bağımsız bir matematik aygıtının geliştirilmesidir!"
İyi de hocam; "Özel ve bağımsız olmayan" ve daha da önemlisi "olamayacak olan" insan, "özel ve bağımsız bir matematik aygıtını nasıl yapacak?." Dev şirketleri ve devleti yönetmeye soyunanların okuması gereken bir kitap!..
Hocanın öğrencileri, yani yarının yönetici adayları ise zaten "zorunlu olarak okuyorlar"; okuyacaklar!.
Ocal.uluc@tg.com.tr
