Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİHA OKUR

Kadın sorunu dayanışma istiyor!

Dün sabah gazeteden içeriye girince şaşırdım. Baktım, her masanın üstünde güzel güzel ambalajlanmış bir adet kırmızı karanfil duruyor. Alışkın değilim ya, hemen Kurumsal İlişkiler Grup Başkanı Fecir Alptekin'i aradım. "Bu güzel fikir için teşekkür ediyorum" deyince, "Fikir benim değil ki? Turkuvaz Medya Yönetim Kurulu Başkan Vekili Serhat Albayrak'a ait" dedi... Ben de emekçi kadın çalışanlar adına Albayrak'a teşekkür ediyorum. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne kırmızı karanfillerle başlamak güzel. Biz çalışan kadınları onore etti. Jest anlamlı...
Ancak bu yıl hiçbir etkinliğe katılmadım!.. Çünkü Türkiye'de siyasetteki dalgalanmanın önüne geçmek için kadınlar üzerinden yaratılmak istenen heyecan dalgasından rahatsızlık duyuyorum. Kadınların üretmesi önemli, çalışma hayatında karar verici konuma gelmeleri şart. Bunun için tek yol eğitim. Kız çocukları okumalı!..
Eğitimin önemini en çarpıcı yorumlayan kişi Kardelen Güleser Çelik oldu. Kendisini geçen hafta tanıdım. Birleşmiş Milletler'de örnek proje olarak devreye giren Kardelenler'i temsilen yaptığı konuşma çarpıcıydı; "Okumak, ablamın deyimiyle, 'Bu dünyadaki haksızlığa, yoksulluğa, adaletsizliğe ve baskıya karşı bir başkaldırı, bir mücadele.' Okumak, onurlu ve insanca bir yaşamın tek yolu bizim için." Diyarbakır'ın Ergani İlçesi'nden çıkıp gelen ve ODTÜ'de okuyan Çelik, fazla söze gerek bırakmadı!..

***
Fakat medyanın durumu sorgulamayı gerekli kılıyor. Türk medyasını erkek egemen anlayış yönetiyor. Kadın gazeteciler kariyer yapamıyor. Toplum genelde zaten kadın, erkek fark etmiyor, gazetecilere güvenmiyor. Açıkçası işimiz zor. Yeldeğirmenlerine karşı savaşıyoruz. "Etik," sorgulamamız gereken en temel konu. Hepimiz etrafımızı saran güç çemberlerine karşı durmaya çalışıyoruz. Kolay mı?
Tıpkı geçen hafta Birleşmiş Milletler'de olduğu gibi!.. Çünkü Türkiye olarak örnek bir eğitim projesini BM'ye "model" olarak sunduk. Aile ve Kadından sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, AK Parti Milletvekili Güldal Akşit başkanlığında CHP ve MHP temsilcilerinin de yer aldığı TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyeleri, Birleşmiş Milletler'deki Daimi Büyükelçimiz Ertuğrul Apakan, pek çok gazeteciyle birlikte bir de her yıl 10 bin Kardelen'i okutan Turkcell yöneticileri...
Herkes oradaydı. Nedense bir tek kurum, projenin sahibi olan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nden temsilci yoktu. Niye?

***
O yüzden döner dönmez Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Profesör Doktor Aysel Çeliker'i aradım. Davet edilip edilmediklerini sordum. Dedi ki:
"Projenin mimarı Türkan Saylan ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'dir. Öğrenci seçiminden mali yönetim sorumluluğuna kadar tek tek öğrencilerle biz uğraşıyoruz. Bize davetin yapılmamış olması hepimizi hayal kırıklığına uğrattı. Elbette bizim için önemli olan kız çocuklarının eğitimi. Çocuklarımızın eğitim alması bizi mutlu eder. Ancak Birleşmiş Milletler'e giden proje bizim projemiz. Anlıyorum ki, bu organizasyon devlet katında yapılmış. Devlet, Birleşmiş Milletler'e Türkiye'nin yüzakı bir projeyi sunmuş. Ne yazık ki devlet yok saydığı bir derneğin projesiyle Birleşmiş Milletler'e örnek bir proje sundu. Bizi yok saydı. Haksızlık bu..."
Diyecek sözü olan açık açık konuşmalı. Kaçak güreşmeyi tercih edenler ise açıklama yapmalı!..
Çünkü Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği yoluna devam ediyor.
Yürüttüğü 40 projeyle 40 bin öğrenciye burs veriyor. Yakında burslu öğrenci sayısını 100 bine ulaştırmayı hedefliyor.
Kadın sorunu kesinlikle dayanışma istiyor!..

***
Kardelen Güleser Çelik'in Diyarbakır Ergani'den BM'ye giden yolculuğunda eğitim en önemli etken oldu. ODTÜ'de Uluslararası İlişkiler okuyor. BM'de üç ay staj yapacak.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA