Otobüs bileti alırken; "Tekerlek üstü olmasın" deriz. Uçağa bineceksek, "Çıkış kapısı sırası var mı acaba?" diye sorarız. Yarışma ve şov programlarını stüdyodan izleyeceklerin tercihi ise 'jüri arkası' oluyor genellikle.
Ama bu bölüme oturmak öyle herkese nasip olmuyor. Malum, jüri ya da sunucunun arkasındaki kişileri tüm Türkiye saatler boyunca izleyecek.
O nedenle güzel bir kadın olmak, iyi giyinmek, saçının yapılı, makyajının tam olması gerekiyor. (Hatta bazen burada oturacakların makyajı kuliste yapılıyor.)
Stüdyo amiri, yayın öncesinde seyirciler arasında bu vasıflara uygun olanları alıp bu 'özel yerlere' oturtuyor. Eğer seyirci potansiyeli yetersizse, bir kast ajansından 'izleyici mankenleri' sipariş ediliyor.
Özetle diyeceğim şu ki, televizyonculuk hiçbir şeyin tesadüflere bırakılamayacağı kadar 'ciddi' bir iş!