Eski Türk filmlerinin tadını bilenler için Ekrem Bora bir efsanedir. Ve ne yazık ki, o da gitti.
Bu şöhretler dünyasında normal adam olunabileceğinin, dost kalınabileceğinin, aile kurulabileceğinin, yani bir başka hayatın mümkün olduğunu gösteren bu İstanbul beyefendisine ben de filmlerinden yüzlerce görüntü eşliğinde veda ediyorum.
Bu arada dikkatinizi çekerim; aynı dönemden çıkan, yani rakip olan onca insan ne güzel dostluklar kurmuşlar. O zaman 'ego' diye bir şey yok muydu acaba?