Almanya’da sekizi Türk dokuz küçük esnafı öldüren ırkçı Neo-Nazi katillerin cinayetleri harfiyen uyguladıkları “üç adımda” işledikleri tespit edildi. Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) örgütü olarak 8 Türk’ü katleden Uwe Böhnhardt, Uwe Mundlos ve Beate Zschaepe’nin önce kendilerine bir isim listesi oluşturdukları, ardından o bölgede keşif yaptıkları ve planlayıp cinayetleri işledikleri ortaya çıkarıldı.\n\n
CAMİLER DE VARDI\n\nAlman Der Tagesspiegel gazetesinin hazırlanan iddianameye dayanarak verdiği haberine göre, Neo- Nazi katiller önce yaklaşık 10 bin ismin bulunduğu bir adres kaydı oluşturdu. Adres kayıtlarında Türk kültür dernekleri, camiler ve işyerlerinin de bilgileri yer alıyor. İkinci adımda ise ırkçı katiller Almanya’nın birçok kentinin haritasını temin etti. Bunların bir çoğu piyasada satılan şehir haritaları olduğu gibi bazıları da internetten basılan haritalardı. Bazı şehirlerde ise bazı semtlerin büyütülmüş planları basıldı.\n\n
SARI İŞARET\n\nŞehir haritalarının üzerine Neo-Nazi katiller seçtikleri isimleri yazdı. Siyasilerin büroları kırmızı bir yıldız ile Türk ve Müslüman kuruluşlar, sarı bir yıldızla işaretlendi. Yahudilere ait yerlere ise güneş gözlüklü bir smiley yerleştirildi. Üçüncü adımda ise katiller cinayetleri işledikleri şehirlerde araştırma yaptı. Nürnberg, Münih ve Dortmund’da işlenen cinayetlerle ilgili olarak teröristlerin evinde notlar bulunduğu öğrenildi. Burada katiller 6 cinayet işledi. Ancak sadece birinde, sonradan gerçekten de öldürülen bir kurbanın işyeri işaretli idi. Daha çok yaşları 21-50 arasında değişen kurbanlar aradılar.\n\n
“ALİ GİTMELİ”\n\nNOTU Yeni ortaya çıkan bir video görüntüsünde, “Ali gitmeli” diyor katiller. İddianameye göre, amaçları cinayetlerle Alman soyunu “temiz” tutmak. Özellikle göçmenlerin yoğun yaşadığı Dortmund’un kuzeyinde sıkı araştırmalar yapan katiller, 22 Eylül 2005’te tuttukları bir notta, “Kişi iyi. Ama yaşlı” derken, bir başka işyeri hakkında da “mekan iyi, sahibi uygun” ifadesini kullanmışlar. Ancak notta yer aldığı gibi o işyerinin sahibi değil, 500 metre ilerde Mehmet Kubaşık’a işlettiği büfeye saldırı düzenlendi.\n\n
KAPI AÇIKTI\n\nNürnberg’de işleyecekleri cinayetler için Haziran 2005’te bazı notlar tutulmuş. Buna göre bir mülteci yurdu, “Mülteci yurdu, kapı açık, kilit yok. Bodrum kata giriş mümkün” şeklinde tanıtılıyor. Bir başka hedef hakkında ise “Sorun şu: Hemen yanında benzinci var. Benzincideki Türk her fırsatta konuşmaya geliyor” notu bulunuyor. Onca nota rağmen katiller, 26 Mayıs 2005’te not aldıkları mekanlara gitmedi. Bu kez katiller İsmail Yaşar’ı döner büfesinde katletti.\n\n
O gün ne oldu?\n\nARAŞTIRMALARA göre, 4 Kasım 2011’de olaylar şu şekilde gelişti: Böhnhardt ve Mundlos, Eisenach’ta saat 09.15’te bir bankayı soyup 72 bin euro ile bisikletleri ile karavanlarına kaçtı. Bir tanık, karavana bisikletlerini koyup kaçan ikiliyi polise ihbar etti. Soygundan neredeyse üç saat sonra, saat 12.00’ye doğru polis, karavanı buldu. Karavana yaklaşın polisler, içerden iki el ateş edildikten saniyeler sonra 3. kez silah patladı. Ardından ise karavanda yangın çıktı. Polis, iki katilin cesedini buldu. Şimdi polis, başarılı bir soygundan sonra ikilinin neden kaçmadığını sorguluyor. Burada üzerinde durulan konu, ikilinin bir arkadaşlarını beklediği.\n\n
İNTERNETE GİRDİ\n\nZschaepe’nin bilgisayar kayıtlarını inceleyen polis, kadının o gün saat 10.34’te bilgisayarını açıp, internete girdiğini belirledi. Saat 12.43’e kadar bir çok gazete ve radyonun internet sitesine girdi. Bir gün öncesinin trafik kazalarını araştırdı. Bu da, “Son soygundan haberi yok muydu” sorusunu gündeme getirdi. Saat 13.05’te ise Zschaepe internette “Mide bulantısına karşı doğal yöntemler”, ardından “Greenpeace” ve sonra “Kürke karşı” terimlerini arattı. Son aramasını ise 13.26’da yapan Zschaepe, “Zwickau’da organik tarımcılar” diye yazdı. Saat 14.20’de ise kadın bilgisayarı kapattı, saat 15.00’e doğru da evi büyük bir telaşla terk etti. Kadının yanında evden çıkarken çanta da bulunmaması, içinde cinayetlerin itiraf edildiği videoların bulunduğu CD’lerin yer aldığı A4 büyüklüğündeki zarfların başkası tarafından gönderildiği ihtimalini ortaya çıkarttı. Buna göre polis, zarfların daha önceden birine teslim edildiğinden hareket ediyor. Zschaepe, kaçtıktan sonra 20 dakika içinde tam üç kez Andre E. ile telefonlaştı.\n\n