MİLLİ Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Hollanda Savunma Bakanı Jeanine Hennis-Plasschaert ve Almanya Savunma Bakanı Thomas de Maiziere, Türkiye’nin NATO’dan talebi üzerine İncirlik ve Kahramanmaraş’taki patriot savunma sisteminde görevli Hollandalı ve Alman askerleri ziyaret etti. İncirlik’teki ziyaret sırasında, Hollanda birliğinde görev yapan Türkler Vahap Gündoğan ve Murat Çevik gazetecilerin ilgi odağı oldu. Hava Kuvvetleri’nde görev yapan askerlerden Trabzonlu Vahap Gündoğan, savaş uçağı teknisyeni olduğunu, ancak burada tercüman olarak görev aldığını kaydetti. Gündoğan, “İki oğlum ve üç kızım var. Burada her iki ülke adına yardımcı oluyoruz. Adana’ya birkaç yıl önce de uçaklarla ilgili olarak gelmiştim. Türkiye’de doğdum ve ilkokul 5’inci sınıftan sonra Hollanda’ya gittim. 35 yıldır Hollanda’dayım” diye konuştu. Sivaslı Murat Çevik de daha önce Afganistan görevinden dönerken Adana’ya geldiğini anlattı.Hollanda birliğiyle Türkiye topraklarını korumak için gelmekten gurur duyduğunu ifade eden Çevik, “Türk olmak ve Hollanda ordusunda görev yaparak tekrar vatan topraklarına gelip görev yapmak gurur verici bir konu” dedi.\n\n
ASTSUBAY EDA\n\nDaha sonra Kahramanmaraş’a geçen 3 bakan, incelemelerine Almanya Başbakanı Angela Merkel’in de ziyaret edeceği Gazi Kışlası’nda devam etti. Alman Savunma Bakanı Thomas de Maiziere, burada Türk asıllı Alman askeri Astsubay Eda’yla karşılaşınca memnuniyetini gizleyemedi. Alman ordusunda görev yapan Türk askerlerinin sayısının artması karşısında mutlu olduklarını dile getiren Maiziere, “Daha önceki bir ziyaretimde de yanımda 2 Türk askerim vardı. Ben ordumuzda çok az Türk askeri olduğunu düşünüyordum. Ama artık o kadar fazla Türk kökenli askerimiz var ki, bundan çok mutlu oldum” dedi.\n
PATRİOT HAVA SAVUNMA SİSTEMLERİNİN MALİYETİ
\n
Bir gazetecinin patriot hava savunma sisteminin maliyeti ile ilgili sorusu üzerine, Milli Savunma Bakanı Yılmaz, ''Genel olarak baktığımız zaman adil bir yük paylaşımı var. Burada altyapıyı hazırlamak bize sonraki masraflar katılımcı ülkelere aittir. Dolayısıyla adil eşit bir paylaşım olduğunu düşünüyorum. Rakam olarak 4 birimin birini biz karşılıyoruz. Ancak TL olarak bizim bir yıl içerisinde beklediğimiz rakam 15 milyon TL gibi rakam düşünüyoruz'' dedi.\n\nAynı soruya Hollanda Savunma Bakanı Jeanine Hennis-Plasschaert ise ''NATO'nun ilkesi söz konusu. Burada ev sahibi ülkeye düşen bir masraf var. Türkiye Cumhuriyeti bunu karşılamakta. Ama NATO prensipleri gereği katılımcı ülkeleri de maliyetleri kendileri karşılamakta. Hollanda için bu maliyet 40 milyon Avro tutarında'' cevabını verdi.\n\nBir basın mensubunun ''NATO'nun önümüzdeki günlerde Suriye'den gelecek tehdide karşı yeni bir güvenlik sistemi devreye sokması söz konusu olabilir mi ve şu andaki bulunduğumuz yerde güvenlik tehdit durumu nedir?'' sorusuna ise Yılmaz, ''Şu anki riski düşük görüyorum. Risk var ancak risk seviyesi düşük seviyededir. İlave güvenlik gerekçesi olursa o da NATO tarafından alınır mı? Genel bir ilke vardır güvenlik parçalanamaz. Eğer güvenlik için gerekiyorsa ilave tedbirler alır. Şu anda buna ihtiyaç var mı? Şu anda ilave tedbir alınmasına ihtiyaç yoktur'' karşılığını verdi.\n\nAlmanya Savunma Bakanı Thomas de Maiziere de tehdit durumunun düşük olduğuna dikkati çekerek, ''Ama neden düşük olduğunu da tam olarak bilmiyorum. Caydırıcı önlemler aldığınız zaman bunun sonucunda elbette tehdit durumu da düşük olur. Biliyorsunuz daha önce üzücü kaza oldu. Türk uçağına yönelik saldırı oldu. Böyle bir durumun tekrarlanmasını hiç bir şekilde istememekteyiz. Caydırıcı önlem almaktayız. Bundan dolayı tehdit durumu düşüktür'' ifadelerini kullandı.\n\nHalep'te Scud füzeleri kullanılması ile ilgili soruya ise Almanya Savunma Bakanı Thomas de Maiziere, ''Kuşkusuz orada olup bitenleri yakından takip ediyoruz. Patriot bataryaları ile görev tanımımız savunma amaçlı. Türk halkını ve toprağını korumaktır. Teknik nedenlerle bakıldığında Suriye içerisindeki bu roketleri indirmemiz vurmamız mümkün olmayacaktır'' dedi.\n\nBasın açıklamasının ardından konuk bakanlar ve Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, uçakla Adana'ya gitti.
