Üç
özel kadın, üç farklı hikaye... Italya'nın en güçlü modaevinin kraliçesi, modanın entelektüel ismi Miuccia Prada; uçsuz bucaksız çiftlik alanlarının bulundugu malikaneden çıkıp New York'ta kendi basına bir imparatorluk kuran seyyah ruhlu Tory Burch ve Belçika'dan bir prenses olarak hayata atılan, yıllardır harika elbise tasarımlarıyla kadınları sarıp sarmalayan Diane von Furstenberg. Modanın bu üç harika ismini bir araya getiren ise, ne bir moda haftası ne de özel bir proje.
Forbes dergisinin Dünyanın En Güçlü 100 Kadını listesinde birbiri ardına sıralanan isimleriyle, onlar sadece podyumlara degil aynı zamanda sektöre de hükmettiklerini ilan eden üç basarılı kadın.
PRADA HARİKASI
Listenin 79'uncu sırasında karsımıza çıkan Miuccia Prada, moda dünyasının asillerinden. Prada ve arkadaslarının ona seslendikleri sekliyle adını verdigi Miu Miu markaları ile lüksün yeniden tanımını yapan özel bir tasarımcı ve is kadınından bahsediyoruz. Bir aile meslegini devralıp Italyan zanaatkarlıgını teknolojiyle bulusturdugu tasarımlara imza atan, sektörün gerçek anlamda en güçlü isimlerinden birinden. Miuccia Prada'nın gücü nereden geliyor diye sorarsanız, cevap onun sanat ile modaya olan askında gizli. Yaratım sürecinden reklam kampanyalarına koleksiyonlarının her asamasında titizlikle hazır bulundugu biliniyor. Sanat onu en çok besleyen alan ve bu konudaki engin birikimini moda dünyasına da yansıtan sofistike bir ruha sahip. Hollywood aktörlerini erkek koleksiyonlarının kampanyalarında modellige ikna eden o. Aynı sekilde
Büyük Budapeste Oteli filmiyle geçen sene Oscar'a aday olan yönetmen Wes Anderson'a, Venedik'te kanala nazır kurdugu sanat merkezinin barını dekore etmesi için emanet eden de Miuccia Prada'dan baskası degil. Her sezon Prada defilesi için Milano Moda Haftası'na, Miu Miu'daki genç ruha tanık olmak içinse Paris Moda Haftası'na heyecanla gitmemizi saglayan bu özel kadının üstlendigi sorumluluklar sonucu ciddi biri oldugunu düsünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Dünyanın en güçlü 79. kadınının, Milano'nun merkezinde yer alan ofisinin üst katından avluya kestirmeden ulasmak için kocaman bir kaydıraktan indigini biliyor muydunuz?
MODANIN KRALİÇESİ
Diane von Furstenberg, New York'ta yasıyor; hevesli moda stajyerlerinden tasarımcı yaratmaya çalıstıgı reality sovunu
(House of DVF) ve tabii ki dev markasını buradan yönetiyor.
Forbes tarafından dünyanın en güçlü kadınları listesinde 75. sırada olan bu isimle Paris'te, Seine Nehri'ne açılan harika sokaklardan birindeki evinde tanısıyorum oysa. Ilk görüste biraz mesafeli, belki biraz da snob oldugunu söyleyebiliriz. Ama gerçek olan su ki, moda dünyasının en önemli buluslarından biri sayılan anvelop elbisenin mucidiyle karsı karsıyayız. Yine de hikaye aslında yıllar yıllar önce ekonomi egitimi görürken Isviçre'de tanıstıgı Alman prensiyle evlenip prenses olmasıyla baslıyor. Hırslı ve özgür ruhlu bir kadın olarak iki çocuk sahibi olduktan hemen sonra tüm asalet unvanlarını ardında bırakıp moda dünyasının kraliçesi olmaya karar veriyor. Bugün DVF markasının basında medya patronu ikinci esi Barry Diller ile aynı koltugu paylasıyor. O sadece tasarımlarıyla dünyanın dört bir yanındaki hayranlarını degil, Michelle Obama'dan Madonna'ya dünyanın en özel kadınlarını da giydiren bir isim.
GÜÇLÜ VE ZARİF
Ve listenin üst basamaklarına dogru yaklasırken sadece birkaç basamak yukarıda, 73. sırada Tory Burch bize göz kırpıyor. Tory Burch, varlıklı ve renkli bir ailenin üyesi. Üç erkek kardesi ile dev bir çiftlikte büyüyor. Babası gençliginde Grace Kelly, annesi ise Marlon Brando ile macera yasasa da, birbirlerini bulduktan sonra uzun yıllar süren nese dolu bir evlilikleri oluyor. At binen, tenis takımının kaptanı olan sportif, doga asıgı Tory Burch, sanat tarihi egitimi alıyor. Bugün dünyanın dört bir yanından ilhamla yarattıgı ve her biri bizi baska diyarlara, anılara sürükleyen koleksiyonlarının kaynagı ise süphesiz çocuk yasından itibaren çıktıgı uzun seyahatler. Egzotik yolculuklarını ve tüm ilham kaynaklarını bir kitapta da bir araya getiren bu isim sadece tasarımcı degil gerçek bir is kadını aynı zamanda. Üç erkek çocuguyla bekar bir anne olarak New York'ta yasayan bu zarif isim, kariyerinin ilk yıllarında Oprah Winfrey'nin programına çıktıgında, 'moda dünyasında gelecegin ismi' diye tanımlanmıstı. Oprah hiçbir zaman yanılmıyor ne de olsa. Tory Burch bugün emin adımlarla çıktıgı basarı basamaklarının üst sıralarında, moda dünyasının diger iki etkileyici ismiyle en güçlü 100 kadın arasında. Modada kadın gücü, süphesiz gurur ve heyecan verici.