Myanmar'da askeri darbe ve seçilmiş hükümet üyelerinin gözaltına alınmasına karşı düzenlenen protestolara güvenlik güçlerinin silahlı müdahalesi sonucu neredeyse her gün açıklanan can kayıpları, ülkedeki gerilimi giderek artırıyor.
Ülkede 1 Şubat darbesinden günler sonra başlayan ve 6 Şubat'tan itibaren pek çok kente yayılan protestolara, Myanmar ordusu gerçek mermilerle karşılık veriyor.
Toplam can kayıplarının tam olarak tespit edilemediği Myanmar'da sivil toplum örgütlerine göre, gösterilerde en az 459 kişi yaşamını yitirdi.
Protestocuların yanı sıra sivil itaatsizlik eylemi yapan darbe karşıtlarını da hedef alan ordu, ev baskınlarıyla darbeye karşı çıkanların özel mülklerini yağmalıyor.
Sivil halkı acımadan hedef alan, yaşlı, genç, kadın, erkek, çocuk demeksizin karşılarına çıkan herkesi katleden silahlı kuvvetler, geçtiğimiz cumartesi günü düzenlenen eylemler sırasında öldürülen demokrasi yanlısı bir eylemcinin cenaze törenine bile saldırdı.
Silahlı kuvvetler tarafından öldürülen 20 yaşındaki Thae Maung Maung isimli öğrencinin cenaze törenine askeri araçlarla gelen polisin gerçek mermilerle sivil halkın üzerine ateş açtıklarını dile getirildi.
Bir kadın katılımcı, polislerin müdahelesini "Bizi kuş gibi hedef alıyorlar. Hiç acımıyorlar. Üzerimize ateş açmaya başlayınca cenazeyi bırakıp ara sokaklara kaçtık. Oysa törende sadece şarkı söylüyorduk." şeklinde aktardı.
Ülke genelinde can kayıplarının giderek artmasıyla beraber, duygu dolu cenaze törenleri de yapılmaya devam ediliyor.
Pazartesi günü gerçekleştirilen cenaze törenlerinde, askeri kuvvetleri lanetleyen katılımcılar, ölülerinin törenlerini bile huzur içinde gerçekleştirememekten şikayet etti.
Bir aydan fazladır süregelen protestolara, güvenlik güçlerinin ölümcül şiddetinin sonuçları ise her geçen gün ağırlaşıyor.
Ülkede internet erişiminin kasıtlı olarak yavaşlatılması ve Myanmar ordusunun bazı bölgelerde öldürdüğü protestocuların cesetlerine el koyması nedeniyle toplam kaç protestocunun hayatını kaybettiği net olarak tespit edilemiyor.
Protestoları takip eden gruplardan Myanmar Siyasi Tutuklulara Yardım Kuruluşunun (AAPP) verilerine göre, toplam can kaybı sayısı en az 459'a ulaştı.
AAPP'nin raporuna göre, can kayıplarının 170'i Yangon'da, 84'ü Mandalay'da meydana gelirken; diğer ölümler Monywa, Myingyan, Bago, Pathein ve Aungban gibi şehirlerde tespit edildi.
Darbe karşıtı siyasetçiler, ülkedeki etnik gruplarla ittifak kurarak Myanmar ordusunun sivillere yönelik şiddetini durdurmaya ve ülkeye demokrasiyi geri getirmeye çalışıyor.
Muhalif milletvekillerince sivil hükümeti geri getirmek için kurulan Ulusal Meclisi Temsil Komitesi (CRPH), 9 Kasım 2020 seçimleri temel alınarak darbe karşıtı siyasi partilerle "sivil hükümet" kurabilmek için görüşmelerini sürdürüyor.
CRPH, halkı Myanmar ordusuna karşı koruyabilmek için darbeye karşı çıkan etnik silahlı grupların yardımıyla bir "federal ordu" kurmak istiyor.
Şimdiye kadar Kachin Bağımsızlık Ordusu ve Karen Ulusal Birliği, protestocuları koruyacaklarına dair açıklama yaparken; Arakan Ordusu başta olmak üzere diğer bazı etnik silahlı grupların da federal orduda yer alması bekleniyor.
Myanmar ordusu, 8 Kasım 2020 seçimlerinde hile yapıldığı iddialarının ortaya atılması ve ülkede siyasi gerilimin yükselmesinin ardından 1 Şubat'ta yönetime el koymuştu.
Ordu, ülkenin fiili lideri ve Dışişleri Bakanı Aung San Suu Çii başta olmak üzere pek çok yetkiliyi ve iktidar partisi yöneticisini gözaltına almış ve bir yıllığına olağanüstü hal ilan etmişti.
Myanmarlılar 6 Şubat'ta demokrasiye dönüş talebiyle gösterilere başlamıştı.
Ülkede geniş katılımlı gösteriler sürerken gözaltındaki üst düzey hükümet yetkililerinin askeri mahkemede yargılanmalarına devam ediliyor.
