İsrail'deki siyonist rejim, Gazze'deki barbar soykırımı bölgesel savaşa dönüştürme ve diğer ülkeleri de bu kaosun içine çekme projesini adım adım gerçekleştiriyor.
Önceki gün Beyrut'a düzenlediği bombardımanda Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ı öldüren İsrail bir bakıma Lübnan cephesini fiilen açmış oldu.
Siyonist rejimin bölgesel savaş planlarına ilk günden beri dikkat çeken Sayın Erdoğan, dünkü açıklamasında dünyayı yine uyardı.
Oysa bu işgal, soykırım, ilhak ve bölgesel savaş planları ABD ve Avrupa ülkeleri tarafından da destekleniyor. Zaten İsrail'e Gazze'deki soykırımda bir yıldır verdikleri siyasi, ekonomik ve askeri yardımlar da bunun açık göstergesi.
Bunu bilen ve gören İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, içeride ve dışarıda sıkışmasına rağmen pes etmiyor. 'Kişisel savaşı' ile bütünleştirdiği siyonist işgal ve ilhak projelerini diğer ülkelere de yayıyor.
Ve hedeflerini adım adım da gerçekleştiriyor. Özellikle ABD'yi Gazze'den çok daha önemli bir şekilde içine çekecek olan bölgesel savaş senaryosunun ilk ayağını, Nasrallah'ı öldürerek Lübnan'da hayata geçirdi.
Çünkü İsrail'in hedeflerini gerçekleştirmesi kaosu ve savaşı diğer bölge ülkelerine yaymasına bağlı. Zira İsrail kesin zafer istiyor. Bölge ülkelerinden tam teslimiyet bekliyor. Askeri hegemonyasını bölgede yeniden tesis etmeyi planlıyor.
Hamas'ın, Husilerin ve Hizbullah'ın askeri ve siyasi olarak yok edilmesinin ötesinde, İsrail'in daha geniş bölgesel hedeflerini beş başlıkta şöyle toparlayabiliriz...
1) Gazze'yi ilhak ettikten sonra Batı Şeria'daki direnişi ortadan kaldırıp bölgenin bazı kısımlarını yöneten Filistin Yönetimi'ni tamamen dağıtmak. Gazze ve Şeria'daki Filistinlileri ise Mısır ve Ürdün'e sürmek.
3) Sadece Hizbullah'ı değil aynı zamanda Irak ve Suriye'deki gruplarla Yemen'deki Husi isyancıları da kapsayacak şekilde Süveyş Kanalı'na giden Kızıldeniz'deki gemi trafiğini engelleyen İsrail karşıtı 'Direniş Ekseni'ndeki İran nüfuzunu yok etmek.
4) Böylece Türkiye'nin liderliğini yaptığı, başkenti Doğu Kudüs olan Filistin'e Gazze Şeridi ve Batı Şeria üzerinde egemenlik tanıyan 'iki devletli çözüm' formülünü rafa kaldırarak tarihe gömmek.