İş dünyasının yoğun çalışma temposundan en çok etkilenen yöneticiler oluyor. Dolayısıyla üst düzey yöneticilerde, bu stresli yaşamın getirdiği sağlık sorunları kaçınılmaz oluyor.
İş dünyasında üst düzey yönetici olmak zorken o konumu korumak daha da zor oluyor. Bu nedenle bu konumdaki kişilerde stres ve yoğun iş hayatına bağlı olarak pek çok hastalık görülebiliyor.
İstanbul Florence Nightingale Hastanesinden, Sağlıklı Yaşam Merkezi Direktörü, Dr. Özgür Şamilgil CEO'larda en çok görülen 12 hastalığı sıraladı ve bu hastalıklardan koruyan çözüm önerileri sundu.
Kalp damar hastalıkları :
A tipi kişilik; zeki, yaratıcı, aceleci, mükemmeliyetçi, sabırsız, çabuk sinirlenen, kendi işini asla başkasına bırakmayan, ertelemeyen genel anlamda esneklikten uzak kişilerdir.
Bu kişilerde stresle kana karışan adrenalin gibi hormonlara bağlı ani tansiyon ve nabız yükselmeleri, kalp ritminde düzensizlikler ve bazen damar spazmlarına bağlı kalp krizi veya inme görülebilmektedir.
Ayrıca bu kişiler aşırı sigara, alkol tüketimi, uykusuzluk, obezite, depresyon gibi kalp damar hastalıkları riskini arttıran diğer risk faktörlerine de sıklıkla sahip olabilmektedirler.
Obezite:
Düzensiz ve abur cubur beslenme, egzersiz eksiliği, yetersiz uyku, strese bağlı kanda kortizon hormonu yüksekliği özellikle bel çevresinde yağlanmaya ve kilo artışına neden olmaktadır.
Bel çevresindeki yağlanma başta kalp damar hastalıkları olmak üzere birçok hastalığa yol açmaktadır.
Diyabet :
Stres iki şekilde diyabeti etkilemektedir.
Birincisi hem yeme davranış bozukluğuna yol açmakta hem de alkol tüketimini arttırarak kilo fazlalığına neden olarak şeker hastalığına zemin hazırlamaktadır.
İkincisi stres hormonlarının şekeri yükseltici etkisidir.
Baş ağrısı :
Uzun süren toplantılar nedeniyle aç kalınması şeker düşüklüğüne neden olabilmektedir. Bu durumda vücut alarma geçmekte, şeker depolarından kana şeker karışması için adrenalin salgılamakta bu da beyin damarlarında daralmaya neden olarak migren tipi baş ağılarını tetikleyebilmektedir.
Astım :
Ani stres, hava yollarında büzüşmeye neden olarak astım ataklarını sıklaştırmaktadır hava yollarında hassasiyet geliştirmektedir.
Strese bağlı sigara tüketiminin fazlalığı da bu riski arttırmaktadır.
Kas, kemik ağrıları ve kronik yorgunluk :
Masa başı uzun süreli hareketsiz çalışmak, yeterli su içmemek ve gerginlik, güneşlenmemek (D vitamini eksikliği) kas iskelet sisteminde aşırı spazma yol açarak eklem ve kas hastalıklarına neden olmaktadır.
Depresyon ve Kaygı :
Stres yönetiminde başarısız olan yöneticilerde depresyona yakalanma olasılığının yüzde 80'lere ulaştığı bilinmektedir.
Bu durum iş performansının daha da düşmesine yol açarak bir kısır döngüye neden olmaktadır.
Mide barsak sistemi hastalıkları :
Beyin sinir lifleri ağıyla sindirim sistemiyle doğrudan bağlantı halindedir. Mutluluk hormonu seratoninin yoğunluğu barsaklarda, beyindekinden daha yüksektir.
Her ikisindeki bozukluk da birbirini olumsuz şekilde etkilemektedir.
Mide ülserleri, yemek borusuna asit sızmasına bağlı göğüsde yanma hissi, şişkinlik, gaz, karın ağrıları, basur kanamaları, kabızlık ve ishal atakları düzensiz, dengesiz beslenme ve stresle doğrudan ilişkilidir.
Böbrek hastalıkları :
Uzun süren toplantılarda idrar söktürücü fazla çay, kahve tüketimi ve stres hormonlarının yüksekliği idrarla su kaybına yol açmakta ve böbrek taşı olasılığını arttırmaktadır.
Cilt hastalıkları :
Cilt hastalıklarının çoğunun stresle yakın ilintili olduğu eskiden beri bilinmektedir.
Özellikle sedef hastalığı, ürtiker, egzama en sık rastlananlarıdır.
Alzheimer :
Sık ve uzun seyahatler, egzersiz eksiliği, yoğun stres, düzensiz ve yetersiz uyku, beynin bilişsel fonksiyonlarını olumsuz etkilemektedir.
