Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta astım hastalarının gebelik dönemlerinde yaşadıkları sorunlar ile ilgili sorularımızı yanıtladı...
Gebelik, astımı nasıl etkiler?
Hastaların, gebelik veya doğum sırasında astım krizine girmek, kullanılan ilaçların gebeliği olumsuz etkilemesi ve çocukta sakatlıklara neden olması, çocuklarının da astımlı olması gibi endişeleri var. Birçok astımlı hasta bu nedenle gebe kalmaktan korkar ama gerçekte durum böyle değil. Tüm astımlı kadınlar diğer kadınlar gibi hamile kalıp çocuk sahibi olabilirler.
ÜÇ-ALTI AY ARASI RİSKLİ
Gebelik astımı en çok hangi dönemlerde ortaya çıkıyor?
Astım gebelerin yarısında gebelikten önceki seyrini korur. Yani ne hastalığın şiddetinde ve ne de ilaç ihtiyacında bir değişiklik olmaz. Hastaların yüzde 25’inde astım krizleri sıklaşabilir, krizlerin şiddeti artabilir.
Gebelik sırasında astım krizleri en çok üç ile altıncı aylar arasında ortaya çıkar. Birçok hasta gebeliğin ilk dört haftasında iyilik dönemine girer. Doğum sancıları sırasında ciddi astım krizi oldukça seyrek rastlanan bir durum. Her dört hastadan birinde ise astım, gebelik süresince iyilik dönemine girer.
E VE D VİTAMİNİ
Gebe bir kadının astım ilaçlarını kullanması bir sorun yaratır mı?
Astımlı bir gebenin astım atakları mutlaka en iyi şekilde tedavi edilmelidir. Çünkü olay sadece annenin çektiği sıkıntılarla sınırlı değil. Ağır astım krizlerinde olduğu gibi annenin kanında oksijen basıncının düşmesi bebek için de çok zararlıdır. Zira bebek, gelişimi için gereken oksijeni annesinin kanından almaktadır.
Astımlı gebelere ne gibi önerilerde bulunuyorsunuz?
Astımlı anne adayları gebelikleri boyunca bir göğüs hastalıkları uzmanının kontrolü altında olmalılar. Astım krizlerini tetikleyebilecek alerjen, duman, koku ve irritanlardan uzak kalmalılar, sigara içmemeliler, düzenli egzersiz yapmalılar...
Doktorların önerdikleri ilaçları aksatmadan kullanmalılar, asla kendiliklerinden ilaç almamalılar. Gebelik diyeti de çok önemli. Mesela gebelik döneminde Omega-3’ten zengin balık yiyen annelerin bebeklerinde astım riski daha az. Gebelikte alınan E ve D vitaminlerinin de astıma karşı koruyucu etkisi olduğunu gösteren pek çok araştırma var.
REGL VE MENOPOZ DÖNEMİ ATAKLARI TETİKLİYOR
Kadınların regl dönemi öncesi yaşadıkları premenstrüel astım nedir?
Astımlı kadınların yüzde 40’ında regliden önceki günlerde astım ataklarının ortaya çıkması veya mevcut şikayetlerin şiddetlenmesi, ilaç ihtiyacının artması premenstrüel astım olarak adlandırılır. Buna ağır astımlı hastalarda daha çok rastlanır. Daha seyrek olarak da bazı kadınların astım şikayetleri regl günlerinde artar ki, buna da menstrüel astım denir. Regl öncesi astımın kesin mekanizmaları belli değildir.
Burada hormon salgılarında meydana gelen değişikliklerin rolü olduğuna dair bazı bulgular vardır. Kadınlık hormonları veya doğum kontrol hapları verilen bazı astımlılarda regl öncesi astım önlenebilmektedir. Ancak menopoz sonrası dönemde bu tedaviyle astımlıların şikayetleri arttığı gibi, astımı olmayanlarda astım da başlayabilmektedir.
Elbette tıbbi zorunluluk varsa sezaryen yapılır, ama günümüzde moda olduğu gibi buna keyfi karar verilmemelidir. Bir de sezaryenle dünyaya gelen bebeklerde astım riskinin çok daha yüksek olduğu unutulmamalı.
EVİNDE KEDİ OLAN ÇOCUK ASTIM OLMAZ!
Evlerinde kedi beslenen çocuklarda astım ve alerjinin daha az görüldüğü doğru mu?
Eğer çocuk dünyaya geldiği günden itibaren kedi, köpek gibi hayvanlarla beraber ise veya çiftlikte büyüyorsa, astım daha az görülüyor. Çünkü bu tür hayvanlarda bulunan birtakım bakterilere ait ‘endotoksin’lerin çocuğun bağışıklık sistemini enfeksiyonlarla savaşacak şekilde kuvvetlendirdiği ve bu yüzden de bu çocuklarda astım ve diğer alerjilerin daha az görüldüğü ileri sürülüyor. Ancak bir kişide bir kere kedi veya köpek alerjisi geliştikten sonra bu insanın artık bir daha bu hayvanlarla aynı ortamda yaşamaması lazım.
Astımlılar için en uygun evcil hayvan nedir?
Astımlılara balık, su kaplumbağası gibi suda yaşayan ve etrafa alerjen saçmayan hayvanları daha çok öneriyorum. Ama unutulmamalıdır ki az rastlansa da balık alerjisi bile vardır. Madrid’de gerçekleştirilen bir çalışmada, balık alerjisi olanların balık pazarlarına gittiklerinde solunumla ilgili şikayetlerinin ortaya çıktığı saptanmıştır. Araştırıldığında, açık balık pazarlarının havasında, duyarlı olanlarda şikayete yol açabilecek miktarda balıklara ait aeroalerjenlerin bulunabileceği anlaşılmıştır.
KÖPEĞİN TÜYÜ DEĞİL TER BEZİ ALERJİ YAPAR
Evde beslediğimiz evcil hayvanların içinden astım bakımından en tehlikelisi hangisi?
Alerjilerden en çok sorumlu olan hayvanlar kedi ve köpektir. Bunlar hem en çok beslenen hayvanlardır hem alerjeniteleri yüksektir hem de bu hayvanlara ait alerjenler havada küçük tanecikler halinde uzun süre kalabilirler. Alerjenler sanıldığının aksine kedi veya köpeğin tüyleri değil, derilerindeki yağ ve ter bezleri, tükürüğü veya idrarındaki proteinlerdir.
Başka hangi hayvanlara karşı alerji olabilir?
Mesela at alerjisi var. Ata alerjisi olanlarda eşek, katır, zebra, midilli gibi hayvanlara çapraz alerjiler de olabilir. Alerjik hastalıklara neden olan hayvanlar tüylü hayvanlardır ancak son yıllarda hamamböceklerinden kaynaklanan alerjenlerin de görülmektedir.