Edebiyatımızın en üretken usta kalemlerinden Selim İleri'yi ocak ayında kaybetmiştik. 2012 Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü sahibi İleri, 75 yaşında aramızdan ayrıldığında Türk edebiyatında büyük bir boşluk bıraktı. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İleri'yi özleyenlere, onun hayranlarına güzel bir hediye olarak, İleri'nin okurlarına veda ettiği eseri Sen Diye Biri, isimli kitabı okuyucularla buluşturdu. Bizi geçmişte bir yolculuğa çıkaran roman, 1971 yılına, Cüneyt Arkın ve Selim İleri'yi buluşturan Atıf Yılmaz imzalı "Günahsızlar" filminin çekimlerine dek uzanıyor. O dönemde Cüneyt Arkın ünlü bir sinema oyuncusu, Selim İleri ise düşlerinin peşinde, genç bir öykücüdür.
Film setinde "Neden yalnız oturuyorsunuz?" cümlesiyle başlayan arkadaşlıkları kısa sürede çok yakın bir dostluğa döner. Hatta Arkın, İleri'yi o kadar sever ki, sevgisinin ispatı için Selim İleri'nin kafasına koydurduğu bardağa elindeki yayla ok atar, tıpkı Yılmaz Güney'in Nebahat Çehre'nin kafasına koyduğu elmayı silahla vurması gibi... Bunun gibi anekdotlarla dolu kitapta İleri, bir nevi eski dostunun arkasından günah çıkarıyor adeta. Selim İleri'nin Cüneyt Arkın ve sinema hevesiyle Eskişehir'den İstanbul'a gelip Yeşilçam'da tutunmaya çalışan yeğeni Nurettin Erişen hakkında yazdığı incitici bir yazıyla bıçak gibi kesiliyor. İleri'nin keşke yazmasaydım dediği ve hayatı boyunca pişmanlık duyacağı bu yazının küslüğü tam 50 yıl sürer. 2017 yılında Selim İleri'nin yüksek tansiyona bağlı olarak kısmi felç geçirdiğini ve hastanede yattığını öğrenen Arkın, katıldığı bir televizyon programında eski arkadaşına ulaşmak istediğini ama ulaşamadığını söylemesiyle telefonla da olsa yeniden konuşmaya başlarlar. Sık sık eski günler anılır, edebiyattan, hayattan, sinemadan konuşurlar. Bunlar bir tür veda konuşmalarıdır aslında.
28 Haziran 2022'de televizyon ekranından geçen bir alt yazıdan Cüneyt Arkın'ın vefat haberini alır Selim İleri. "Öleceğini pek düşünmemiştim. Hele yeniden konuşmaya başladıktan sonra... Akşam haberlerinde birçok kanalda birinci haberdi: Cüneyt Arkın... Öyle baktım, donuk, kaskatı. Yarın sökün edecekti anılar" diye oturur yazı masasına. Cüneyt Arkın'a veda etmek için yazmaya başladığı, roman değil de sayıklamalar diye nitelendirdiği 'Sen Diye Biri' kendisinin de veda kitabı oldu aslında. İleri'nin Arkın'la uzun yıllara dayanan anılarını, bir dargın bir barışık geçen dostluklarını anlattığı kitap, bugün aramızda olmayan iki büyük ustayı güzel hatırlamamıza vesile oluyor. Bir anlamda onlara saygı duruşu gibi... İleri, bu eseriyle son bir kez daha hatırlıyor/hatırlatıyor insanlarını. Keskin, acımsı, acımasız içe bakışlar ve yinelemelerle gelen 'sayıklamalar' ile okurlarına veda ediyor.

YENİ ÇIKANLAR
TROÇKİ KÖŞKLERİNDE İŞLENEN CİNAYETLER
Gazeteci yazar Önay Yılmaz'ın son kitabı Troçki Evi ile ada polisiyelerine bir yenisini daha ekliyor. Kitap, Sovyet devriminin öncülerinden Troçki'nin sürgündeyken kaldığı İstanbul Büyükada'daki köşklerde işlenen cinayetleri konu alıyor. Adalar'daki köşklerin sahiplerini ve bu tarihi yapıların nasıl el değiştirdiklerini araştıran Rum asıllı mimar bir kadının, Büyükada'daki Troçki Evi'nin bahçesinde cinayete kurban gitmesiyle başlatılan soruşturma sonrasında yaşananları anlatan kitap dedektif maceralarını seven okuyucular için farklı bir pencere açıyor. Troçki Evi unutulmuş hesapların, gömülü sırların ve kapanmamış yaraların izinde soluksuz okunacak bir polisiye romanı.

EVRENSEL KUR'AN KÜLLİYATI
Uluslararası tecrübeye sahip bir kimya bilimci, sistem mühendisi ve yöneticilikten derin bir manevi yolculuğa uzanan sıra dışı hayat hikâyesiyle tanınan Hülya Kavuzlu, yıllar süren emek ve birikim ile hazırladığı Evrensel Kuran Külliyatı isimli eserini okuyucuyla buluşturdu. Yazar, Evrensel Kuran Külliyatı eserlerinde, yıllarca yaptığı Kuran açılım çalışmalarının kitaplaştırılmış hali olarak, geleneksel tefsir anlayışının ötesine geçmekte, ayetleri modern dünyanın kavramları ve insanın içsel yolculuğu ile bağlantısını gözler önüne sermektedir. Kuran'ın insana ulaştırmak istediği hakikati bilimsel olarak yorumlayan külliyatın yayınlanan eserleri, bu özgün yaklaşımın somut örneklerini sunuyor.
EĞİTİMİN KALBİNE YOLCULUK
Her öğretmenlik yolculuğu, kimi zaman durup düşünmeyi, nefes almayı ve mesleki pusulayı yeniden ayarlamayı gerektirir. Prof. Dr. Cem Balçıkanlı'nın yeni kitabı Derinleş – Bir Öğretmenin Kendisine Sorması Gereken Sorular, öğretmenliği dışarıdan değil, içeriden ve sahici bir gözle ele alıyor.
"Derinleşmek cesaret ister" diyen Balçıkanlı, öğretmenliğin yalnızca ders anlatmak ya da sınavlara hazırlamak olmadığını, insan olmanın tüm halleriyle iç içe bir dönüşüm süreci olduğunu vurguluyor. Kitap, öğretmenleri mesleki becerilerinin yanı sıra duygusal zekâlarını, entelektüel meraklarını ve içsel farkındalıklarını geliştirmeye davet ediyor. Sinemadan edebiyata, felsefeden yaratıcı sınıf uygulamalarına uzanan geniş içeriğiyle Derinleş, hem düşündürücü kavramlar hem de sınıfa taşınabilecek etkinlik önerileri sunuyor.