Ramazan aylarında nohut mayasından yapılan Taban Simidi, bu Ramazan ayında da susatmadığı ve tok tuttuğu için en çok tercih ürünlerden biri oldu.
Taban simidi Manisalılarla buluşturan İsmail Gültekin, "Bizim Manisa'nın Taban Simidi 1977'de Kelleci Simit Fırından bugüne kadar devam eden bir geleneğimiz. Manisa Simit Dünyası olarak taban simidin coğrafi işaretini aldık. Hamdolsun o gündür bugündür yürüyoruz. Manisa'ya bunu kazandırdık" dedi.
TABAN SİMİDİNİN PÜF NOKTASI MAYASI
Simidin özenli bir şekilde üretilmesi gerektiğine dikkat çeken İsmail Gültekin "Taban simidi özel bir mayadan oluşur. Maya 12 saatte meydana geliyor. Herkes zor olduğu için bu mayayla uğraşmıyor. Ben, çocuklarımla birlikte bunu sürdürüyoruz. İzmir taban simidini 1965'te bıraktı. Biz devam ediyoruz. Coğrafi işaretini alarak bunu Manisa'ya kazandırdık. Rahat yenilen bir simittir. Her simide benzemez" dedi.
İsmail Gültekin, "İçinde katkı maddesi yok. Doğal mayadan yapılıyor. İçinde tuz ve şeker yok. Nohut mayası su kaynatılarak yapılır, ardından nohutlar kırılır. Bir şişenin içinde mayalanması beklenir. Ardından hamur haline getirilir ve bu hamurlar 2 saatte bir tazelenir. Yapım süreci neredeyse 24 saat sürüyor. Taban simidi diğer simitlerin aksine pekmezde değil, suda kaynatılır. Ortamı çok sıcak olmak zorunda. Nohut mayasından yapılan taban simidi çok çaba isteyen bir ürün. Biz bu geleneği, kaliteyi kaybetmek istemiyoruz. O yüzden coğrafi işareti aldık" diye konuştu.
TÜRKİYE'DE COĞRAFİ İŞARET SIRALAMASINDA İSE 383. SIRADA YER ALIYOR
Babası sayesinde bu işi öğrendiğini söyleyen Ruşan Gültekin, "Taban simit sadece Manisa'da değil Türkiye genelinde 10 yerde çıkıyor ama Manisa ile özdeşleşmiş Manisa'nın bir ürünü. Ayırt edici özelliği Manisa'nın kır nohudundan yapılmış, mayalama süreci olan bir ürün. 10 yıllık bir çalışmanın sonucunda 5 yıl da patent enstitüsüne başvurduktan sonra Manisa'ya 2018 yılında Manisa Simit Dünyası olarak biz bunu Manisa'ya tescilledik. Yani bu Manisa'nın coğrafi işaretli bir ürünü oldu. Hatta 5 asırlık bir geleneğe sahip olan Mesir Macunundan önce bunun coğrafi işareti alınmış oldu. Manisa neden bir gastronomi şehri olmasın. Kültür mirasına Kültür Müdürlüğüyle birlikte Manisa Taban Simidini de ekledik. Manisa'nın tescilli, Türkiye'de ise coğrafi işaret sıralamasında ise 383. Sırada yer alıyor. Biz bunu tescil ettiğimizde yaz mevsimiydi. Taban simidi susatmaz, hatta tok tutar diye ağzımızdan bir kelime çıkınca bütün dükkanlarda satışlar arttı. Manisa'nın coğrafi işaretli bu ürünün mutluluğunu özellikle her Ramazan ayında yaşıyoruz. 80'li yıllarda Manisa'da geceleri simit çıkmıyor. Babam da sokaklarda simit satılsın diyor. Böylece o gelenek başlıyor. Ramazan ayında Manisa dışında hiçbir ilde geceleri taban simidi satışı yok. İftardan 5 dakika sonra taban simidi çıktı mı diye gelenler var Bu Manisa'nın bir geleneği biz de bunu yaşatmak adına yapıyoruz. Rabbim bu geleneğin devam etmesini nasip etsin. Manisa'da bu tür ürünlerinde çoğalmasını nasip etsin" diye konuştu.
Çocuğuyla birlikte Taban simit almaya gelen Prof. Dr. Ahmet Ataç, "Evimize simit almak üzere geldik. Burayı yaklaşık 20 yıldır biliyoruz, tanıyoruz. Taban simitlerini ve normal simitlerini sahurda tercih ediyoruz. Gerçekten ilk 20 yıldaki lezzet neyse bugün de aynı o lezzet. Ben emeği geçenlere bu coğrafi işaretli taban simidi Manisa'ya kazandıranları da yürekten kutluyorum. Bu tür istikrarlı işletmelerimizin Manisa'mızda devam etmesini ümit ediyorum. Bu vesileyle şu an bizi duyan tüm kardeşlerimize, tüm Müslümanlara ramazanın hayırlı ve mübarek olmasını temenni ediyorum. İnşallah tüm dünyada savaşların olmadığı, barışların olduğu güzel günleri hayırlı bayramları da hep beraber idrak ederiz istiyorum" dedi.
