1 Kasım seçimlerinden AK Parti zaferle çıktı. Ancak seçimi kaybedenler sadece siyasi partiler olmadı. Yazarlardan sanatçılara, sivil toplum temsilcilerinden gazetecilere kadar açıkça AK Parti karşıtlığı içinde bulunan ve algı operasyonu yaparak seçmeni yönlendirmeye çalışan cephe seçimlerde tam anlamıyla tarumar oldu. İşte seçimin kaybedenleri...
Ahmet ALTAN : FETÖ ile işbirliği yapan eski Taraf Gazetesi yayın yönetmeni ve gazeteci Ahmet Altan'da seçimin kaybedenlerinden. Koza İpek Grubu'na yönelik operasyonlarla ilgili FETÖ kanalına konuşan Ahmet Altan, program boyunca Erdoğan'ın adını ağzından düşürmeyip darbe tehditleri savurmuş ve program boyunca "Türkiye Erdoğan'ı başkan yapmayacak" cümlesini tekrarlamış.
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan Coşkun, 7 Haziran seçimleri öncesinde CNNTürk'e Selahattin Demirtaş'ı davet ederek saz çaldırmış ve halka sempatik göstermişti. Gazete yazılarında sürekli AK Parti ve Cumhurbaşkanı aleyhine yazılar yazıp HDP'ye destek çıkan Coşkun, ekran vasıtasıyla da PKK ve HDP'yi aklamayı tercih etmişti. Ama kaybetti...
Zaman'ın yazarı Ali Bulaç'ta İslami jargonları devreye sokarak AK Parti ve Erdoğan aleyhine karapropaganda yapmış ve FETÖ'nün değirmenine su taşımıştı. Seçim öncesi CHP liderini de ziyaret eden Bulaç, iktidarın devrilmesi gerektiğini sık sık dillendirmişti.
Algı operasyonu yazarlarından Milliyet yazarı Aslı Aydıntaşbaş'ta seçim sonuçları karşısında havlu atan isimlerin başında geldi. Milliyet yazarı Aydıntaşbaş, CNN Türk'teki yayına katılarak "Bu seçimin kazananı Tayyip Erdoğan olmuştur" dedi. Yazar twitter hesabından da "MHP, vekil sayısını yarıya düşürdü. CHP bütün sahilleri kaybetti. Liderler yine de istifayı düşünmüyor. Bu kafayla sonsuza dek AKP kalır..." yorumunda bulundu.
Ettiği küfür ve hakaretler nedeniyle FETÖ'ye bağlı Meydan Gazetesi'nde köşe sahibi olan magazin figürü Atilla Taş, seçim öncesinde AK Parti ve Cumhurbaşkanı Eroğan'a ağır hakaretler içeren yazılar yazmıştı. Seçim sonuçlarını içine sindiremeyen Taş, twitter hesabından "Birileri şunu kuş beyinlerine soksun! %99 la gelip diktatörlük kursanız bile, ülkeyi terketmeyiz, ahanda burdayız! Mücadele bitmez!" diyerek seçmene kuş beyinli nitelemesiyle hakaretler yağdırdı. Taş'a takipçileri yoğun tepki gösterdi.
Sahip olduğu medya gücünü AK Parti'nin güç kaybetmesi için harcayan ve teröre açıkça destek vererek Paralel Yapı ile kolkola görüntü sergileyen Doğan'ın algı operasyonları da ters tepti. Öncesinde AK Parti'ye demediğini bırakmayan Aydın Doğan medyası seçim sonuçlarının ardından u dönüşü yaparak zaferi kutsadı. Bu durum sosyal medyada alay konusu edilerek "Hürriyet'e kayyum mu atandı?' sorusunun sorulmasına neden oldu.
Halk en büyük faturayı MHP'ye kesti. MHP lideri Devlet Bahçeli'nin istifa ettiği çok yazılıp çizildi ama her şeye 'Hayır' diyen Bahçeli istifa için de 'hayır etmiyorum' dedi. MHP, aldığı oy oranıyla Türkiye haritasından adeta silindi.
FETÖ ile açıkça kolkola girerek desteklerini esirgemeyen CHP İstanbul milletvekili Barış Yarkadaş paralel tetikçi olarak görev yapmaktan çekinmedi. FETÖ ile aynı yalanların ardına sığınıp onların ağzından yalan yanlış bütün bilgileri servis eden Yarkadaş, FETÖ'ye aktif destek vererek onlarla birlikte eylemlere katılmıştı.
FETÖ'nün küfürbaz Today's Zaman Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş'te seçimin kaybedeni oldu. Her tür şer ittifakına açıkça destek verip, AK Partililere sürekli hakeret ederek küçümseyen Keneş, seçim sonuçlarının ardından da bu tavrını sürdürmeye devam etti.
FETÖ'nün yurtlarında yetişen ve ondan aldığı maddi destekle Sözcü Gazetesi'ni kuran Sözcü'nün sahibi Burak Akbay da kaybedenlerden oldu. Seçim günü manyetine bir beyin fotoğrafı koyup sandığa beyinle gitme çağrısı yaparak okurlarına alenen hakaret eden Sözcü, seçim sonuçlarını da hazmedemedi. Seçim öncesinde FETÖcülerle gazetesinden akıl almaz yalanlarla algı operasyonu yapan Akbay, bugün manşetinden "Terör arttı, döviz arttı, oylar arttı, saltanata devam"diye yazarak bildiği yoldan yürümeyi tercih etti.
FETÖ ile büyük bir işbirliğine giren Cumhuriyet Gazetesi'nin yayın yönetmeni Can Dündar da seçimin sonuçlarını hazmedemeyenlerden. "Ölümü gösterip sıtmaya razı ettiler" başlıklı bir yazı kalema alan Dündar, Erdoğan'ın ve iktidarın tehdit ve şantajla seçimleri münipüle ettiğini savunarak komik duruma düştü. Kendi korkusunu seçmenin korkusuna bağlayan Dündar, gazetesinin manşetiyle de 'Korkunun Zaferi' gibi seviyesiz bir başlık atarak iktidarı ve seçim sonucunu hazmedemediğini bir kere daha gösterdi.
Doğan medyasına bağlı gazeteci Cengiz Çandar, Radikal'deki köşesinde "Şimdi sıra, 7 Haziran'da olduğu gibi, hatta daha da ağır bir 'seçim başarısızlığı'nda. Türkiye'nin selameti 'tek adam' hülyalarının ve 'tek başına AKP iktidarı'nın son bulmasında…" diye yazarak temennisini dile getirmiş ve FETÖ grubuna büyük destek vermişti.
Gazeteci yazar Cüneyt Özdemir'de seçim sonuçlarının ardından ortalıkta görünmeyenlerden. Seçim öncesinde kirli ittifakla işbirliği yapan Özdemir, ekranlara çıkmak yerine seçim sonuçlarını twitter hesabından yorumlayacağın yazdı. Ancak sandıktan umduğu sonucun çıkmadığını gören Özdemir, seçime dair hiçbir şey yazmadı. Özdemir gelecek tepkilerden çekindiği için yorum yapmak yerine birbirinin gözlerini kapatan heykel fotoğrafı paylaşıp, halkın iradesini görmezden geldiğini gösterdi.
Zaman Gazetesi'nin bir telefonla görevden alınan eski yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı'da yazılarında sürekli olarak AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı suçlamış, ülkenin kaosa sürüklendiğini iddia etmişti. Ülkenin AK Parti'den kurtulacağını ümit eden Dumanlı'nın isteği ne yazık ki gerçekleşmedi.
Her twitinde ve konuşmasında milli iradeyi ve AK Parti'yi hedef alan Emre Kongar'da dün itibariyle havlu atan isimlerden oldu. Seçim sonuçlarını içine sindiremeyen Kongar "Türkiye rejim krizine 12 Eylül 2010'daki referanduma "yetmez ama evet" diyenler sayesinde (doğrusu 'yüzünden') girdi" diyerek takipçilerini güldürdü.
FETÖ'nün operasyoncu kalemlerinden olan ve yurtdışına kaçan Emre Uslu'da bu seçimde büyük hezimet yaşadı. Fuat Avni'den aldığı yalan yanlış bilgilerle aklınca operasyon yapmaya çalışan Uslu'nun ne öngörüleri tuttu ne de arzuladığı sonuç. Uslu AK Parti'nin seçim zaferinin ardından sessizliğe gömüldü.
FETÖ'ye bağlılığı ile bilinen basketbolcu Enes Kanter, seçim öncesinde de basketbolu bırakıp üzerine vazife olmayan siyaset alanında steps atmaya çalıştı. Her türlü kirli algı operasyonuna yoğun destek veren Kanter, seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından halkla dalga geçmeyi de ihmal etmedi. "Demokrasi eğitim işidir. Eğitimsiz kitlelerle demokrasiye geçilirse oligarşi olur. Sonra demagoglar türer. Demagoglardan da diktatörler türer." gibi hakaretvari yorumlarda bulunan Kanter, hocası Gülen'in yolunu takip ederek Polyannacılığa büründü. Kanter son olarak?"Tüm zorluklara, belalara, musibetlere, haksızlıklara, hukuksuzluklara, karşı omuz omuza Elif gibi dimdik." ve "Çay koy keçeli" Hizmet'e devam.! Allah'a şükür." mesajını paylaştı.
CHP İstanbul milletvekili Eren Erdem hem partisinin yenilgisi hem de destek verdiği FETÖ'nün yenilgisiyle büyük kayba uğradı. FETÖ'nün yasadışı faaliyetleri hakkında açılan davalarda kendisini Fetullah Gülen'e siper eden CHP milletvekili Eren Erdem iki yıl önce Halk Tv'de yaptığı bir konuşmada "Gülencilik insanlığın en büyük belasıdır. Maske takmış salgın bir hastalıktır" demişti. "Nurjuvazi" isimli bir kitap yazarak Gülen örgütünün kirli işlerini deşifre eden Erdem, sonrasında FETÖ tarafından finanse edilen Karşı Gazetesi'ni kurmuştu. Erdem, FETÖ'nün tüm kirli eylemlerinde ve kara propaganda faaliyetlerinde en ön safta yer almıştı.
Bir dönem küfür ettiği Fetullahçılarla birlikte yürüme kararı alan ve sahip oldukları Millat Gazetesi'nde kendisine bir de köşe verilen gazeteci Ergun Babahan, yazılarında sürekli hakaret etmeyi kendisine şiar edinmişti. Oyunu HDP'ye vereceğini açıklayan ve herkesi HDP'ye oy vermeye çağıran FETÖ tetiçkisi Babahan, kapağı en son T24 sitesine atmıştı. Babahan seçim sonuçlarının ardından seviyesiz üslubunu ve seçmene hakaretini sürdürerek "Seçim için son yorumum şu: Göbeğini kaşıyan bidon kafalı seçmen, sadece gazete okuyup kendini aydın sanan seçmenin a...na koydu:))" diye twit attı. Babahan'ın bir mesajı da CHP'ye: "CHP'liler çoğunlukta olduğu yerlerde hendek kazıp özyönetim ilan etsin yoksa önümüzdeki seçim denize dökülecekler:))"
Her fırsatta FETÖ medyasına konuşup milli irade kavramının tedavülden çıktığını iddia eden anayasa hukukçusu Ergun Özbudun da kaybedenlerden oldu. Özbudun daha önce de FETÖ üyelerinin gözaltına alınmasına tepki göstererek "Cebinde elma çakısı olmayan insanlar, yönetimi değiştirmeye çalışmakla suçlanıyor." ifadelerini kullanmıştı.
Hürriyet'in eski yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök'te bu seçimin kaybedenleri arasına girdi. Seçmene "Sabır, bir dönem kapanıyor' başlıklı yazılar yazıp 2 Kasım sabahı tarihimizin bir döneminin kapanacağını muştulayan Özkök, sıklıkla yazılarında Türkiye'nin diktatörlükle yönetildiğini ve halkın buna gereken cevabı vereceğini belirtti. Ve halkta Özkök'e gereken cevabı sandıkta verdi.
FETÖ medyasına bağlı Zaman Gazetesi'nde analizler ve sosyal içerikli çıkarımlar yapan yazar Eser Karakaş'ın öngörüleri de tutmadı. Zaman Gazetesi'ndeki yazılarından açıkça iktidarı tehdit eden Karakaş, seçim öncesinde de twitter hesabından "Ortada artık AKP diye bir parti yok, hukuk dışı, güdümlü bir yapı var." twitiyle tepki çekmişti. Karakaş AK Parti'nin seçim saferinin ardından ise siyasi ve ekonomik istikrarır asla olmayacağını savunup, FETÖ'nün kurumları lehine hukuk işletilmesi istğeinde bulundu.
Fox TV'de seçim öncesinde sürekli AK Parti iktidarını ve seçim hükümetini hedef alan yayınlar yapan iki sunucunun halleri dün görülmeye değerdi. Seçim öncesinde keyifli pozlar vererek sosyal medyadan bunu servis eden ikili seçim akşamı adeta bozuguna uğradı. Suratları düyen ve AK Parti'nin zaferi karşısında şaşkına dönen ikili yapmacık gülümsemelerle kendilerini kamufle etmeye çalıştılar.
Habertürk yazarı Fehmi Koru yazılarında sürekli olarak AK Parti'yi dizayn etmeye ve karıştırmaya yönelik yazılar yazarak algı operasyonu yaptı. AK Parti'nin eski haline dönmesini arzulayan Koru, AK Parti'nin tek başına seçim kazanamayacağı yönünde tereddütlerini beyan ederek algı operasyonuna destek çıkmıştı.
FETÖ'nün Pensilvanya'da yaşayan lideri Fetullah Gülen bu seçimin hiç şüphesiz en büyük kaybedeni oldu. AK Parti'nin güç kaybetmesi için bütün kirli ağlarla işbirliğine gören ve örgüt mensuplarıyla sahip olduğu medyadan algı operasyonu yapan Gülen'in tansiyonu seçim sonuçlarından sonra iyice yükselmiş olacak ki, sesi kesildi. Örgütün bu kadar çabaya rağmen hiçbir varlığının ve gücünün olmadığı bir kere daha tescillenmiş oldu.