Vücutta kırmızı beneklerle kendini gösteren deri döküntüleri, hemen hemen herkesin çocukluk döneminde yaşadığı rahatsızlıklardan biridir. Çocukluk döküntüleri yaygındır ve genellikle endişe nedeni değildir. Çoğu döküntü zararsızdır ve tedaviye gerek kalmadan kaybolur. Ancak cilt üzerindeki döküntüler basit bir alerji sonucu oluşabildiği gibi ciddi hastalıkların belirtisi de olabilir. Özellikle çocuklardaki leke ya da döküntüler anne ve babaların endişelenmesine sebep olmaktadır. Peki, çocuklarda döküntü nedenleri nelerdir? İşte Kızıl hastalığı ile ilgili bilinmesi gerekenler...
Çocuklarda görülen deri döküntülerinin en yaygın nedenleri:
- Suçiçeği
- Egzama
- İlaçlara karşı aşırı reaksiyon
- El ayak ve ağız hastalığı (10 yaş altı çocuklarda sık görülen bulaşıcı bir hastalık)
- İltihaplı isilik
- Keratoz pilaris (Tavuk derisi)
- Kızamık
- Molluscum Contagiosum (Ciltte, ağız içinde ve nadir olarak vajinada görülen bulaşıcı bir hastalık)
- Pityriasis rosea (Gül hastalığı)
- İsilik
- Sedef hastalığı
- Saçkıran
- Uyuz
- Kızıl
- Tokatlanmış yanak sendromu (Beşinci hastalık)
- Ürtiker (Kurdeşen)
- Uçuk
Kızıl, parlak kırmızı bir döküntüye neden olan akut bakteriyel bir enfeksiyondur . Kızıl hastalığına A grubu Streptococcusadlı bakteriler neden olur. Bu bakteriler parlak kırmızı renkte döküntülere neden olan toksin veya zehir üretir. Enfeksiyon, hastalık bulaşmış bir kişi öksürdüğünde veya hapşırdığında damlacıklar yoluyla kişiden kişiye yayılır. Kuluçka süresi genellikle iki ila dört gündür.
Hastalık genellikle ateş ve boğaz ağrısıyla başlar. Üşüme, kusma veya karın ağrısı da olabilir. Dil beyazımsı bir kaplamaya sahip olabilir ve şişmiş görünebilir. Ayrıca boğaz ve bademcikler çok kırmızı ve ağrılı, yutkunmada ise güçlük olabilir. Dilde beyazlaşmanın ardından çilek görünümlü kırmızılaşmada görülebilir. Diğer belirtilerden bazıları ise şunlardır:
– Yüz, koltuk altı ve kasık bölgelerinde döküntüler
– Genel halsizlik
– Deride kaşıntı, kabuklaşma ve soyulma
Kızıl hastalığında 10 gün boyunca antibiyotik ilaç tedavisi uygulanmaktadır. Ayrıca ateş düşürücüler sayesinde yüksek ateş kısa sürede kontrol altına alınarak iyileşme sağlanmaktadır.