Bu
yıl, tüm Türkiye'de kışı oldukça sert yaşadık. Çamur, kar, yağmur derken çok yorulduk, bunaldık, hastalandık. Güney sahil hattı bile, yağmurun despresif ve hırçın modunu yeni yeni üzerinden atabildi. 19 Mayıs'ın salı gününe denk gelmesini fırsat bilenler, pazartesi günü izin alıp dört gün denizin ve havanın hâlâ soğuk olmasına aldırış etmeden kendilerini güneye bıraktı. Güneyde en sıcak deniz, 22 derece ile Fethiye'deydi. Tatilciler bölgeye resmen akın etti. Yüzlerce yat turkuvaz denize ilk seferlerini yaptı. Fethiye'deki tekne tatilime, koylarda gezinen birbirinden lüks, havalı teknelere dalıp gitmeden ve kumanya alışverişinden önce minik bir yürüyüşe çıkarak başladım. Çarşı Caddesi'ndeki rengarenk şemsiyeleri tente gibi kullanmak caddeye bambaşka ruh ve enerji vermişti. Biraz soluklanmak için Oranje Cafe'de mola verdim. Hol benzeri bir girişe sahip kafede, rengarek limonata sunumlarının arasından geçip, masal tadında bir bahçeye çıktım. Fethiye'nin enfes portakallarından esinlenildiğini düşündüğüm bu kafede, tabii ki dekorasyonda turuncunun her tonu kullanılmıştı. Mekan sahibi Meryem Hanım ile tanıştığımda ise taşlar yerine oturdu. Sevimli, enerjik, hep gülen Meryem Hanım, portakal rengi saçları ile sizi şımartmadan kafesinden uğurlamıyor. Fellah köftesi ise doyumsuz lezzette... Balık Pazarı, çarşının merkezi. Balığın en tazesi; sebzenin, meyvenin en renklisini buradan temin etmek çok pratik. Tüm siparişleriniz itina ile hazırlanıp konakladığınız tekneye kadar teslim ediliyor. Zeytinyağı, köy yumurtası, Fethiye'nin doğal balının yanına köy kaymağı da eklemenizde fayda var. Böylece her sabah, saray kahvaltısı sofranızda olacak.
KAHVALTININ EN LEZZETLİSİ
Kaptan limandan ayrılma hazırlığı yaparken cildinizi güneşe hazırlamak isterseniz marinanın otelinde yer alan hamam doğru adres. Tamamı yerli terapistlerden alacağınız kese köpük hizmeti ile tatiliniz başladı bile. Sonra mı? Mayonuzu giyin, gözlüğünüzü takın, kitabınızı elinize alıp uzanın... Tatilin tadını çıkarın... Fethiye'yi çevreleyen zincir adalar tekne ile gezmeyi keyifli, farklı ve güzel bir hale getiriyor. Bir adanın etrafından dolaşırken açık bir denize doğru açılacağınızı düşlüyorsunuz. Ancak bir anda antik bir kentin kalıntılarına açılan bambaşka bir ada ile karşılaşabiliyorsunuz. Her bir koyun kendine ait güzelliği, özelliği ve hikayesi var. Benim favori adam Kleopatra hamamı... Adada yer alan tarihi kalıntılar hakkındaki söylentiler, buranın Kleopatra'nın Roma ziyareti sırasında yaptırdığı hamam olduğu... Tekneyle yolculuk yapmanın en güzel yanı, canınızın istediğini, canınız istediğinde hiçbir yere bağlı kalmadan yapmak. Yeşilin çeşitliliği, denizdeki mavinin huzuru ile birleşince teninize değen rüzgarın dinginliği hücrelerinize işliyor.
TEKNE UZMANI OLUYORSUNUZ
Teknenizde huzur içinde dinlenirken yan tarafa yanaşan teknenin motor sesi ile gözünüzü araladığınızda modern dünyadaki rekabetin Fethiye'ye de geldiğini fark ediyorsunuz. 35 metre uzunluğundaki üç katlı motoryatın personel kıyafetindeki titizlik ve uyum sizi şaşırtabilir. Bu süper lüks yat hakkında merak ettiğiniz ne varsa kaptana sorun. Size teknik ve teknik olmayan her konuda bilgi verecektir. Zaten, tatilin sonunda birçok tekne modeli hakkında bilginiz olacak.