Efendim askeriyenin "burasına" gelmiş de... Daha fazla üstlerine gelinirse, sokağa çıkacakmış da...
Bu tarz konuşmalar, vesayetçi propagandadan başka bir şey değil...
Ulusalcılar, Ergenekoncular, Balyozcular, darbe heveslileri, Silahlı Kuvvetler'in bir "bütün" olduğu sanısını yaymaya uğraşıyor. Sanki tüm apoletliler aynı fikirdeymiş gibi...
Balyoz-Ergenekon soruşturma ve davalarının kendilerine kadar uzanmasından korkanların, Genelkurmay Başkanı Org. Işık Koşaner'e baskı yaptığı doğrudur.
Bu davalara karışmış olanların aileleri ve samimi arkadaşları da Koşaner'e "harekete geçin" diyor.
1942'den itibaren Silahlı Kuvvetler içinde her zaman darbe heveslileri oldu... Ulusalcılar, Baas kafalılar... Ebette bunlar da GK Başkanı'nı kışkırtmaya çalışıyor.
Demokrasiye bağlı, hukuk devletinden yana olanlar.
ABD'yi ve NATO'yu önemseyerek, dünya konjonktürüne bakarak, darbeciliği "maceracılık" olarak görenler. (Başkan Obama, "Mısır'da ne yaparız" diye danıştığı sürece, Başbakan Erdoğan'a dokunamazsın!)
Silah arkadaşlarını içeri atmayı, sürgüne göndermeyi planladıkları için Balyozcuları sevmeyenler.
En önemlisi: Aksatmadan, yalpalamadan, riske atmadan, askeri kariyerlerine devam etmek isteyenler. 