Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Cumartesi notları: Sizi gidi yalancılar!

Anladım ki, günümüz insanı kamuoyu anketçisi gördü mü, "uydurmaya" başlıyor. Sanki fikri sorulmuyormuş da, kendisinden bir "toplum resmi" veya kendisinin bir "portre"sini çizmesi isteniyormuş gibi davranıyor. O zaman da gelsin, yalancıktan süslü cevaplar... Geçen gün The Chapman University'nin 2019 yılında yaptığı bir "korkularımız" anketinin sonuçları gözüme çarptı. En tepede "siyasetçi ve bürokratların yozlaşması" var. Oran yüzde 74. İkinci ve üçüncü sıralarda "nehirlerin, doğanın ve içme suyunun kirlenmesi" var. Peki "hastalıktan korku" kaçıncı sırada? 21. sırada. Her yüz kişiden sadece 44'ü hasta olmaktan korkuyormuş. Eh, işte! Hayat da yalancıyla böyle dalgasını geçer! Bir yıl geçti ve korona korkusu ankete cevap verenleri susta durduruyor.

***

Pandemiyi piyasaya sürenler, "yeni dünya düzeni" konusunda kararlı olduklarını açıkça ortaya koymaya başladılar. Gevşeyeni ikinci, üçüncü dalgalarla terbiye edecekler. "Yeni normal" denilen durum bir geçiş aşaması. Toplumlara ölmemeleri için bildikleri gibi "yaşamak"tan vazgeçmeleri öğretiliyor, öğretilecek sanırım.

***

Marttan bu yana İstanbul dışına çıkmamıştım. Biraz da kırgın bir inatla kendimi kapatmıştım. Sonunda Bursa'ya gidip geldim. Bursa demek, 6 yaş öncesi çocukluğum demek. Şehrin tarihi semtleri benim için terapi seansı işlevi görüyor. Çocukluğuma gidip onu sırtı bana dönükken sobeliyor, sonra geri dönüyorum... Ah, hele Yeşil Cami benim için bambaşka bir anlam taşıyor! Öğle namazına bir saat kala girdim. Avluda kuşlardan başka kimse yoktu, içerde sadece dört kişiydik. Dışarıda 35 derece sıcak varmış, şuymuş buymuş, zihnimden uzaklaşıp gitti hepsi. Öyle bir sekinet, öyle bir huzur ki, hislerimi anlatmaya kalksam, kelimeler çok derme çatma kalacak...

***

Depresyonu, gündelik hayatta "ruhsal çökkünlük hali" olarak tanımlayıp anlamak yanıltıcı olabiliyor. Depresyon, bazen umutlu bir "bekleyiş" halidir. Bir kurtarıcı beklenir. Yarı mahmur, battaniyeler altında, işleri tatil ederek "gelip kurtaracak" biri beklenir. Gelir mi? Gelmez ve bekleyiş kendi mızmız hazlarını ve yaşam kültürünü üretmeye başlar.

***

Böceklerin dünyası için kaynak kitap soranlar oldu. Kaynak kitap bilemem ama okuması keyifli bir kitap var. Norveçli Biyolog Anne Sverdrup-Thygeson'un "Böcekler Gezegeni"ni çok sevdim. (Koç Üniversitesi Yayınları)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA