Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BAŞYAZI MEHMET BARLAS

Geçmişinize geri dönmek ister miydiniz?

Amerika'da yapılan bir anketin sonuçlarına göre kendilerine "Hangi yaşınıza geri dönmek isterdiniz" diye sorulan 65 yaşın üzerindeki Amerikalıların çoğu "40'lı yaşlarımıza dönmek isterdik" diye cevap vermişlerdi. Meğer insan ömrü uzadığı için şimdiki zamanlarda 60'lı yaşlar "Orta yaş" sınırları içinde kalıyormuş. Dünün 40'lı yaşları da artık "Gençlik dönemi" kapsamına giriyormuş.

Olgunlaştık mı?

Bize gelirsek... Çoğumuz o şarkıdaki "Babamın öldüğü yaştayım" dizelerinde kendimizi de bulmaz mıyız? Ama bir de insanların olduğu gibi toplumların da, yaşlanırken aynı hızla olgunlaşamamaları meselesi var.
Şu anda bir anket bizde yapılsaydı ve 65 yaşın üzerindeki Türkiye insanına "Hangi yıllarınıza geri dönmek isterdiniz" diye sorulsaydı, acaba sonuç ne çıkardı? Eski yıllarda daha istikrarlı, daha müreffeh, daha şeffaf, daha demokratik bir sosyo-politik yapımız mı vardı? Çağdaş uygarlığın ve modern teknolojinin imkânlarından daha çok mu yararlanıyorduk?

Hangi devr-i saadet

Yaşadığımız geçmişin "Devr-i Saadet"i olarak niteleyebileceğimiz bir dönem acaba hangi yılları içerebilir ki? Yeniden okul yıllarınıza dönüp o sınavları yeniden yaşamak, hayata atılırken yediğiniz çelmeleri yeniden yemek ve tuttuğunuz parti seçim kazanamadığı için "Artık asker duruma müdahale etsin" diye beklemek ister miydiniz? Evinizdeki, işinizdeki küçük sorunlara çözüm üretemediğiniz zamanlarda, yurt ve dünya sorunlarını öfkeyle yorumlamak ve şöhretli kişilerin davranışlarını yermek, ruh sağlığınıza o dönemlerde olduğu gibi, şimdi de katkı sağlıyor mu?

Tek alet çekiç mi?

Psikolog Abraham Maslow'un (1908-70) ünlü kuramını hatırlarsınız... "Eğer sahip olduğunuz tek alet çekiç ise, bütün sorunları çivi gibi görmeye eğilimli olursunuz" der Maslow... Acaba farklı düşünenlerin kendilerini çivi konumunda görmeyecekleri bir hoşgörü ve özgürlük ortamı, ne zaman gelecek?
Ama bir başka teori daha var literatürde... Evrimci psikologların "Savanna Prensibi" diye bilinen bu teorisine göre insanların davranışlarını, bugün içinde bulundukları koşullardan çok geçmişteki çevreden aldıkları kültür daha fazla belirlermiş.
Kısacası yeni bir Anayasa'nın, daha şeffaf bir toplumun veya daha özgürlükçü bir yapının oluşturulmasından çok, bizden farklı düşünenlerden nefret etmemizi yeğ tutuyor bu eski kültürümüz... Bakalım ne zaman değişeceğiz ve gerçekten olgunlaşacağız?

Orta yaşlılık

Wisconsin Üniversitesi'nin "Yaşlılık Enstitüsü" uzmanlarına göre orta yaşlı olmanın kişiye eklediği nitelikler şunlarmış:
- Yaşanan deneyimler sonucu kendi kişiliğini doğru değerlendirebilmek/ - Çoğunluk farklı düşünse de kendi düşünceni doğru buluyorsan bunda direnmek/ - Yaşamının amacını hem bilmek hem de bu yaşamı kontrol edebilmek/- Sosyal ilişkileri geliştirmek.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA