Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YAVUZ DONAT

Avrupalı'nın "içini ısıtan adam"

Almanya'da, Giesen kentindeydik. Nihat Üzen "akşama bizim eve gidelim" dedi:
- Bizde Digiturk var... Maçı izleriz. Gittik. Nihat Üzen "Çanakkale-Biga'dan, bir bisiklet tamircisinin, 5 çocu- ğundan biri." Babası, 45 yaşında ölmüş. Nihat "İktisat" okumuş. "Mastır" yapmış. Ardından Almanya'da "doktora."
- Ya sonra?
- 20 yıldır Almanya'da, kendi işimin başındayım.

O ŞİMDİ TEMSİLCİ

Nihat Üzen'in işi "temsilcilik." Türkiye, Yunanistan, Hırvatistan, Fransa ve daha pek çok ülkeden "temsilcilik" almış. Oralardan "gıda maddesi" getiriyor. Almanya'da pazarlıyor. "Neler getirip, satıyor" diyecek olursanız...
- Son zamanlarda sirke iyi gidiyor.
- Ne sirkesi?
- Elma ve üzüm sirkesi. Ayrıca limon suyu ve Şalgam.
- Müşteriler Alman mı?
- Türkiye'ye giden Almanlar, dönüşte bu ürünleri arıyor... Ama asıl müşteri etnik pazar.
- Yani?
- Türk, İranlı, Arap, Bulgar, Romen, Rus, Tunuslu, Cezayirli... Türk sirkesine bayılıyorlar.

ELMA ÇAYI, KEKİK SUYU

- Başka, "iyi giden" ürün var mı?
- Elma çayı.
- Müşteri kitlesi?
- En büyük müşteri Almanlar... Türkiye'ye giden Almanlar, elma çayına alışıyorlar... Soğuk da içiliyor, sıcak da... Yine Türkiye'ye giden Almanların alıştığı bir başka ürün kekik suyu.
- Çok mu seviyorlar?
- Hazım için bire bir... Yemeği çok yiyip, birayı içiyor ve şişiyorlar... Kekik suyu hemen şişkinliği alıyor.
CHP Tokat Milletvekili Orhan Diren aynı zamanda "meyve suları üreten bir firmanın" sahibi. Onun Avrupa'daki temsilcisi ise Nihat Üzen.
- Orhan beyin fabrikasından neler alıyorsunuz?
- Elmadan şeftaliye, domatesten kayısıya kadar aklınıza ne gelirse... Ancak en çok satılan vişne suyu.
- Neden?
- Avrupa'da vişne suyu yok.
- Hiç mi?
- Avrupa, vişne suyunu iki ülkeden alır. Türkiye ve İran. Ama en iyisi Türkiye'den gelen.
1 litre vişne suyunun "Türkiye'den çıkış fiyatı 43 cent." Almanya'daki fiyatı "1 Euro."
- Daha, daha başka?
- İzmir'den turşu getiriyorum... Satışı iyi.
- Müşteri kitlesi?
- Türk, İranlı, Arap, Balkan halkları, Ruslar. Yani etnik pazar. Bu 12 milyonluk tüketici kitlesi demek.
Nihat Üzen'in Türkiye'den getirdiği bir başka gıda maddesi de "makarna."
- Sadece Almanya'ya değil, Belçika, Hollanda, Fransa'ya da pazarlıyorum... Makarnada çok iddialıyız.
- Rakibiniz kim?
- Tek rakip kaldı... İtalya... Onlarla da baş edeceğiz.

"HAYDİ BASTIR"
"Siz AB'ye girmişsiniz"
diye takıldık. Nihat Üzen "Avrupa'da 3 kesim var" dedi.
- Hangi kesimler?
- Birincisi Avrupa iş dünyası... Bu kesim, Türkiye'nin AB'ye girmesinden yana.
- İkinci kesim?
- Batılı siyasetçiler. Yanar, dönerler. Nabza göre şerbet veriyorlar. Bastırmamız lazım.
- Ya üçüncü?
- Halk... Alman halkında Türklere karşı yüksek oranda bir kucaklama yok. Ama eskisi gibi de itmiyorlar. Giderek ısınıyorlar.
Ve sözünü gülerek bağladı: - Bizim sirke, kekik suyu, elma çayı, kuşburnu Avrupalı'nın içini ısıtıyor. İçi ısınan Avrupalı da, Türkiye'nin AB üyeliğine ısınıyor.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA