Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Kabadayı - Mafya farkı

atv dizisi Kehribar, ilerledikçe istim tutan dizilerden. Öyle görünüyor ki, senaryo hızlanıp hikaye dallanıp budaklandıkça ekran karşısındaki tiryakileri de artacak.
İkinci bölümde 'tövbekar' kabadayı Orhan Yarımcalı'nın, kaderin mecbur kılması yüzünden yeniden bıçkın bir adam haline gelişini izledik. Şimdi Yarımcalı'nın, ölümsüz aşkına arka çıkmak ve ailesini ortadan kaldırmaya kararlı mafyayı alt etmek için vereceği mücadeleye tanık olacağız.
Yarımcalı'ya özellikle 'kabadayı' dedim, rakiplerine de altını çize çize 'mafya.' Neden? Çünkü ikisinin arasında önemli farklar olduğuna inanıyorum.
Eskiden 'külhan' denilirdi, mahallenin 'ağır' ağabeylerine... Mahalle kültüründen gelirlerdi, etrafındaki insanların sevgi, saygı ve güveninden alırlardı güçlerini. Sonra 'kabadayı' denilmeye başlandı onlara...
Son yıllarda terminolojiye 'mafya' da katıldı. Hepsine birden 'mafya' demeye başladık. Ama ikisi birbirinden farklı. Bir kere kabadayı ya da külhan, içinde çokça merhamet ve vicdan barındırır. Her şeyden önce Allah'ın adaletine inanır. Affettikçe yücelir, yüceldikçe affeder. Zayıfı, fakiri, fukarayı korur, kollar, her daim yardımına koşar.
Mafyanın ise dini imanı paradır. Bu amaç etrafında 'profesyonelce' örgütlenir. Merhameti menfaatiyle, vicdanı cüzdanıyla sınırlıdır. Zayıfa yardımcı olmak şöyle dursun, kendi dışındaki herkesi zayıflatmaya çalışır. Altı boş olduğu için de kendini, iliştirme 'raconlarla' ifade etmeye çalışır. Gücünü külhan gibi sevgi, saygı ve güvenden değil, 'korkudan' alır.
Şimdi bir de bu gözle izleyin bakalım Kehribar'daki 'kabadayı' ile 'mafya' çatışmasını...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA