Beni ekran başında 'dehşete' düşüren haber, Bodrum'dan geldi. Her yaz olduğu gibi tekne kiralayıp 'haber avına' çıkan genç muhabir arkadaşlarımızı taşıyan motor, bir sürat teknesi tarafından resmen biçildi. Üç meslektaşım son anda tekneden atlayarak canlarını kurtardı. Ama kaptanları ağır yaralanmaktan kurtulamadı.
Gazeteci arkadaşlarımızın ifadesine göre, tekne büyük bir hızla direkt üzerlerine gelmişti. Son anda yön değiştireceğini beklemişlerdi ama öyle olmadı. Yani olayda habercilerin görüntü almasını engellemeye yönelik bir 'kasıt' olma ihtimali yüksek görünüyor. Eğer öyleyse, durum çok vahim demektir. Zira dünyanın bütün gözde tatil beldeleri, koyları yaz mevsiminde muhabir kaynar. Kimi teleobjektifleriyle tepelere konuşlanır, kimi tekne kiralayıp yatların arasında dolaşır. Onların işi de budur. Eğer ortada gerçekten de bir 'kasıt' varsa ve bu çirkin eylem bir alışkanlığa dönüşürse, vay oradaki kardeşlerimin haline... Bu nedenle olayın iyi soruşturulup varsa kastı olanların 'şiddetle' cezalandırılması gerektiğini düşünüyorum. Aksi halde tatil beldelerinde görev yapan muhabirlerin tümünün can güvenliği tehlikeye düşer.