Bu yağmurlar beni kış havasına döndürdü sevgili okurlar. Canım film izlemek, kitap okumak, sinemaya gitmek, evde takılmak istiyor.
Hal böyleyken; Tom Cruise'un dünyayı uzaylılardan kurtaran adam konulu yeni filmi 'Yarının Sınırında'yı acilen izledim.
Filmin esas kızı Emily Blunt'ın zaten hastasıyız. Film de, tam 'popcorn filmi' tabir ettiğimiz cinsten. İzle, kafanı dağıt, çık git.
Bir de kafaya taktığı soru var tabii; 'Eğer her günü tekrardan yaşayıp hatalarımızı düzeltme şansımız olsaydı hayatımız nasıl olurdu?' Ya da şu versiyondan da gidebiliriz: 'Hatalarımızdan ders almayı gerçekten becerebilmek ve onları tekrar etmemek neden bu kadar zor?' Bir de şuradan da vurabiliriz: 'Yapamayacağımızı sandığımız şeyleri öyle bir yapabiliriz ki; çalışmamak, inat etmemek, kaçmak, zora gelememek en büyük eksiğimiz.' Film güzel yani.
Ancak üç boyutlu film izleyince gözleri ve başı ağrıyan tek ben miyim? Yine üç saat kendime gelemedim.