Röportajlar hep aynı, konuşulanlar hep aynı... 'Çok güzel bir iş oldu', 'Duyar duymaz kabul ettim', 'Tam bana göre yazılmış bir senaryo', 'Çekimlerde çok eğlendik', 'Aile gibi olduk', 'Harika bir iş...'
Anladık; hepiniz ailesiniz anasını satayım! Hepiniz kusursuz, hepiniz yüzde 100 memnuniyet sahibi, hepiniz mutlu; sinema ve dizi dünyamızda bir eğlencedir, bir huzur ortamıdır gidiyor yani. Ama biliyor musunuz çok sıkıcısınız, samimiyeti ıskalıyorsunuz ve gerçek gelmiyorsunuz. Biz seyirci olarak ünlülerin, özellikle oyuncuların bu kasılmış, tedirgin, ağzından çıkacak cümlelerden korkan hallerinden ve klişe cümlelerinden sıkıldık.
Demiyoruz ki özel hayatınızı anlatın, beklemiyoruz ki kendinizi dökün ama hiç mi moraliniz bozulmuyor, hiç mi başınıza bi' şey gelmiyor, hiç mi korktuğunuz anlar yok, hiç mi anlaşmazlığa düşmüyorsunuz, hiç mi tadınız kaçmıyor, hiç mi 'başaramayacağım' kaygısına kapılmıyorsunuz? Siz insan değil misiniz? Oyuncu dünyası pespembe mi? Bir de röportajlara başlarında PR danışmanlarıyla gelmiyorlar mı...
Profesyonel olayım derken duyguyu, eğlenceyi, samimiyeti es geçiyorlar. Neyse yani, ben de tam bundan sebep ne röportaj yapmak istiyorum ne de yapılan röportajları iştahla okuyup izliyorum. Biraz kendiniz olun, biraz cesur olun Allah aşkına!