Türkiye'nin en iyi haber sitesi
TUBA KALÇIK İLE GÜNDEME DAİR TUBA KALÇIK

Cemiyet hayatının ünlü ismi Derin Mermerci: Vatan sevgisiyle büyüdüm

Cemiyet hayatının ünlü ismi Derin Mermerci, “Dünyanın her yerini gördüm. Ülkemden başka bir yerde yaşamayı hayal dahi edemem” diyerek ekledi: “Vatan sevgisiyle büyüdüm. Burası bizim ülkemiz, başka Türkiye yok. Kızlarımı yurt dışında doğurmayı düşünmedim. Bırakın dışarıda doğum yapmayı, kızlarımın üniversiteyi bile burada okumasını istiyorum. Türkiye’de eğitim görüp ülkeye katkı sağlasınlar”

İş kadını ve cemiyet hayatının ünlü ismi Derin Mermerci, GÜNAYDIN'a konuştu. Pandemi sürecinde en önemli şeyin sağlık olduğunu söyleyen Mermerci, "Türkiye sağlıkta çok iyi, tedavide, hızlı müdahalede, yetkinlikte dünyanın en iyi sağlık sistemlerinden birine sahibiz" dedi.
Kendinize özgü stilinizle çok beğenilen bir isimsiniz. Yakın zamanda da yeni bir koleksiyona imza attınız.. Başkasını taklit etmeyen, cool bir tarz oluşturmaya çalıştım. DM X Boyner koleksiyonu hem rahat, hem şık, hem de fiyat olarak uygun parçalardan oluşuyor. Ben çok rahatlıkla kullanıyorum. Kendimin giymeyeceği hiçbir şeyi koleksiyona koymadım. İçinde bulunduğumuz sadeleşmiş dünyamızın tüm ihtiyaçlarını tek başına bile karşılayacak bir koleksiyon oldu.

ANNEMDEN ÇEKİNİRDİK

Sert bir anne (Ender Mermerci) tarafından büyütülmek sizi nasıl etkiledi?
Evet, annem çok sert ve disiplinli bir kadındı. Biz çok çekinirdik. Yeri geldiğinde bize öyle bir bakış atar ki, hepimiz hizaya girerdik. Hiçbir zaman kız arkadaşımızda yatılı kalamadık ama arkadaşlarımızın bizde kalması serbestti. Bu tip kurallarla büyüdük. Ama 40 yaşında 3 kız çocuğuyla dul kalmış bir kadın olarak normal bir durum bu. Bu kadar genç yaşta dul kalan bir kadının gelecekle ilgili korkularla başa çıkma yöntemi buydu. Bakmayın şimdi yumuşadı ama iyi ki de böyle olmuş. Annemizin sayesinde Tansa da, Yosun da, ben de ayağı yere basan haddini bilen, güçlü kadınlar olduk.
Küçüklüğünüzden beri basının takip ettiği birisiniz. Bu sizi yoruyor mu?
Gençken yormuyordu, zaten o zamanki farkındalığımla bunlar bana normal geliyordu. Zaman içinde bana ve aileme yapılan haksızlıkların ne kadar yorucu olduğunu anladım. Ama bir arkadaşımın çok güzel bir lafı vardır: "Ya iyi haberlere de sevinmeyeceksin, ya da kötü haberlere üzülmeyeceksin. Hele ki senin gibi dikkat çeken bir kızsan dimdik dur ve yoluna bak." Kendini bildikten sonra, doğru yolda olduğunun farkındaysan bunların çok da öneminin olmadığını görüyorsun. Ama tabii bu olgunluğa da erişmek zaman alıyor.

Çocuklarına çifte vatandaşlık almak için yurtdışına giden çok aile var. Ablanız Amerika'da yaşıyor. Sizin böyle bir imkanınız varken burada doğum yaptınız, öyle değil mi?
Ben vatan sevgisiyle büyüdüm. Çocuklarıma da bunu aşılıyorum. Burası bizim ülkemiz, başka Türkiye yok. Ben dünyanın birçok yerini gördüm. Ülkemden başka bir yerde yaşamayı hayal dahi edemem. Yabancı bir ülkede yaşamanın yanı sıra ülkemizi keşfetmeden, tarihini öğrenmeden, güzelliklerini görmeden yurt dışına seyahate gidenleri bile anlamıyorum. Önce ülkendeki güzellikleri görürsün, sonra dünyayı gezersin. Yosun'un eşi Olivier yabancı, geçen sene 4 günlüğüne gittikleri Kapadokya seyahatini 10 günde tamamladılar. Olivier hâlâ Kapadokya'nın büyüsünü anlatıyor. Sorunuza dönecek olursam; evet kızlarım burada, İstanbul'da doğdu. Kızlarımı yurt dışında doğurmayı hiç düşünmedim. Bırakın yurt dışında doğum yapmayı, kızlarımın üniversiteyi bile burada okumalarını istiyorum. Türkiye'de eğitim görsünler, ülkelerine katkı sağlasınlar. Adam olacak çocuk zaten her yerde adam oluyor.

KENDİMİ CEMİYETTEN GÖRÜYORUM AMA SOSYETE DEĞİLİM

Sizin için 'sosyetik' algısı var. Bunun için neler söylemek istersiniz?
Sosyete İngilizce'de cemiyet demek. Ama bizdeki sosyete algısı cemiyete karşılık gelmiyor. Ben kendimi cemiyetten görüyorum ama sosyete değilim. Zaten sosyete denilen o gruba dahil olmak da istemiyorum. Sahte ve hesaplı yaşayan insanlardan uzak duruyorum. İyilik perisi gibi ortada dolaşıp kapalı kapılar ardında çok farklı hayatlar yaşayan insanlara tahammülüm yok. Ben zamanında iyilik yaptığım insanlardan bile zarar gördüm. İnsanların ne kadar nankör olabileceklerini öğrendim. Bu sebeple artık çok az insanı evime ve hayatıma sokuyorum. Bu durumdan da çok mutluyum.

ARTIK LÜKS MARKALARA O KADAR PARA VERMİYORUM

"Giymediğim hiçbir şeyi koleksiyonuma koymadım" dediniz ama sizin için 'sadece lüks markalardan giyinir' gibi bir algı var...
Uzun zamandır tek tük alışveriş yapıyorum. Lüks segmentteki markalara karşı değilim ama artık o paraları vermek istemiyorum. Bunlar, bu zamanda insanların aylarca geçindiği büyük paralar... Kızlardan sonra önceliklerim değişti. Hele kendi paramı kazanmaya başlayınca, para kazanmanın ne kadar zor olduğunu gördüm. Dolayısıyla artık çok daha dikkatli harcıyorum. Kızlarıma da laf aralarında sıkça çalışmanın, üretmenin ne kadar önemli olduğunu vurguluyorum. Kendi emeğiyle para kazanmanın önemini anlatıyorum. Babam dönemin en çok kazanan işadamlarından biriydi ama çok tutumluydu. Sadece eğitim konusunda sınırsız bir olanak sundu bize. Onun dışında, şımartılmadan, makul imkanlarla büyüdük.

KENDİMİ ELEŞTİRDİĞİM TEK KONU GERÇEK KÜRK GİYMEM

Hayvan haklarını savunan bir isimsiniz ama size en çok gerçek kürk kullandığınız için eleştiriler yapılıyor. Ne demek istersiniz? Evet gerçek kürk giydim, maalesef bununla da övünemeyeceğim. Hatta kendimi çok sert eleştirdiğim tek ve yegane iki yüzlülüğüm budur. Yalnız burada bir şeyi de söylemek istiyorum; keşke herkesin hayvan sevgisi en az benimki kadar gerçek olsa. Ve yine keşke herkes benim yaptığım yardımları yapıyor olsa... O zaman bu hayvanlar çok daha iyi ve sağlıklı koşullarda yaşardı. Her gün hayvanlara yapılan korkunç işkence haberlerini okumazdık. Birisi geçen gün giydiğim bir deri botu eleştirmiş. Bu tip yorumlar gerçekten komik ve saçma. Ama o insanları da anlıyorum. Hayatları boyunca, tanımadıkları insanları eleştirmiş, kendi hayatlarını kayda değer görmeyip başkaları üstünden var olmaya çalışan yalnız ve mutsuz insanlar...

UYANDIĞIM
HER GÜNE ŞÜKREDEREK BAŞLIYORUM

Anneniz Ender Mermerci'nin çok inançlı bir kadın olduğunu biliyoruz. Siz kendinizi nasıl değerlendirirsiniz?
Evet, annem söylediğiniz gibi çok inançlı bir kadındır. Hatta bana da hep bu konuda el vermiştir. Hepimiz, arkadaşlarımız da dahil olmak üzere onun duaları üzerimizde büyüdük. Allah annemden razı olsun. Hâlâ birçok arkadaşımız annemi arayıp "Endom bugün kızım sınava giriyor, bir okusana" der. Ben de annem gibi duanın gücüne çok inanan biriyim. Böylece kendimi ve çocuklarımı tüm kötülüklerden koruduğuma inanıyorum. Yanımdan Kur'an'ı hiç eksik etmem. Eminim kızlarım da benim annemden aldığım gibi benden el alacaklar.
Siz kendi motivasyonunuzu nasıl sağlıyorsunuz?
Ben her günüme şükrederek başlıyorum. Aileme, sağlığımıza, sevdiklerimize, tüm canlılara, doğaya... Bir de haftada iki gün yoga ve sonrasında uzunca bir meditasyon yapıyorum. Herkese kendisiyle barışık olup hayata gönül gözüyle bakmayı tavsiye ederim.

AŞKTAN ÇOK HESAPSIZ SEVGİYE İNANİYORUM

Bir daha evlenmeyi düşünüyor musunuz?
Evliliği denedim bir kere, iki tane dünya güzeli evladım oldu. Büyük konuşmayı sevmiyorum ama bir daha evlenmeyi düşünmüyorum. Aşk çok kutsal bir şey ama ben aşktan çok dostluğa, karşılıksız ve hesapsız sevgiye inanıyorum. Cem'le (Aydın) ayrılmamız dostluğumuza zarar gelmesin diye oldu. Kızlarımın müthiş bir babaları var. Hem kızlarım, hem ben bu konuda çok şanslıyız. Ama şunu da söyleyeyim; evliliklerini büyük aşkla devam ettiren insanlara büyük saygı duyuyorum.

DÜNYANIN
EN İYİ SAĞLIK SİSTEMLERİNDEN BİRİNE SAHİBİZ

Dünyada büyük bir salgın var. İçinden geçtiğimiz dönemle ilgili neler söylemek istersiniz?
Öncelikle bu süreci ülkemde, ailemle birlikte sağlıklı bir şekilde geçirdiğim için şükrediyorum. Mart başındaki dünyayla bugünkü dünyanın bile ne kadar farklı olduğunu görüyorum. Her şeyin hızla değiştiği zamanların tanığıyız şu anda. Bu süreçte de gördük ki, en önemli şey sağlık ve biz bu konuda gerçekten çok iyiyiz. Yatıp kalkıp sağlıkçılarımıza dua edelim. Tedavide, hızlı müdahalede, yetkinlikte dünyanın en iyi sağlık sistemlerinden birine sahibiz. Gece-gündüz demeden ailelerini bile ikinci plana atarak bizler için çalışıyorlar. Allah hepsinden razı olsun, yardımcıları olsun. Umuyorum dünyamız bu zorlu süreçten bir an önce kurtulur. Ve yine umarım hepimiz bu süreçten her anlamda ders alıp akıllanmış olarak çıkarız.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA