Dün hayal gibi gördüklerimiz, bugün artık gerçek oluyor. Mesud Barzani ve Şivan Perwer'in Diyarbakır'a gelmesi, kalabalık bir topluluk önünde birlikte kardeşlik türkülerinin söylenmesi, hiç de küçümsenmeyecek bir adım.
Barış sürecini, tabii ki elinde silâh olanlarla konuşuyor hükümet. Ama Güneydoğu'da cumartesi ve pazar günü düzenlenen büyük toplantılar, bu düşüncenin toplumda kök salmasını sağlıyor. Bundan böyle silâhlara sarılmak daha da anlamsız hale gelecek. Uzatılan ele yumrukla cevap vermeye kimse cesaret edemeyecek. Özellikle, dağdakilerin indiği, hapishanelerin boşaldığı bir Türkiye vaadi, Güneydoğu'da olumlu beklentiler yaratmıştır. Ben şahsen Habur sürecini alkışlayanlar arasındaydım. Halkın sınıra koşması, barışa duyulan özlemi yansıtıyordu. O tarihte bu durum istismar edildi ve Erdoğan caymak zorunda kaldı. Umut ediyorum ki affı çağrıştıran sözleri sadece ağızlara bir parmak bal çalmak için sarf edilmiş olmasın.