MALUM, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abruhharman Yalçınkaya'nın AK Parti hakkında açtığı kapatma davasının en kritik yönünü, Anayasa'nın 10. ve 42. maddelerinde yapılan değişiklik oluşturdu. Hani Başbakan Erdoğan'ın "türban" için "Velek ki siyasi simge" sözüyle başlayan süreç...
Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan, üniversitelere başörtüsü ile girilmesine olanak sağlayan Anayasa değişikliğini başlatan İspanya'daki konuşma sırasında Başbakan Erdoğan'ın yanındaki birkaç isimden biriydi. Daha önce yazdık ama bugün yine anımsatmakta yarar var. Çünkü, toplumsal mutabakat sağlanmayan konuların, boş bulunulan bir anda önce siyasi taahhüde bağlanıp sonra anayasa dayatmasına dönüşmesi maalesef ülkeye pahalıya malodu. Çağlayan, İspanya'daki "O anı" şöyle yansıttı:
"Basın toplantısında yüzlerce gazeteci vardı. Oturum yöneticisi soruları topladı. 'Türban siyasi simge midir?' diye soruldu. Başbakan'ın gündeminde o an için öyle birşey yoktu. O saniye verilen bir cevaptı." AK Parti'de yıldızı giderek parlayan Çağlayan kapatma davası maratonunda şu iddialı açıklamayı da ihmal etmedi:
"Hiç kimse bizle laiklik yarışına girmesin. Kim Cumhuriyet'e ve laikliğe ne kadar bağlı ise AK Parti de o kadar bağlı. Bunu beni tanıyan insanlar olarak sizlere (gazetecilere) söylüyorum. Laiklik, Atatürk ilkelerine bağlılık konusunda (AK Parti'de ve Hükümet'te) farklı bir şey görmedim. Bu konuda haksızlık yapılıyor!"