Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NURULLAH GÜR

Yüksek teknoloji Kızılelma'mız

İnsansız savaş uçağımız Bayraktar Kızılelma, ilk uçuşunu gerçekleştirdi. Türkiye, gelişmeleri takip eden bir ülke olmaktan çıktı. İnsansız savaş uçağı da oyun değiştirici nitelikte bir adım

Bir ülke yüksek büyüme rakamlarını istikrarlı biçimde uzun vadeye yayarak 'yüksek gelirli ülkeler' seviyesine erişmeyi amaçlıyorsa, bunu sağlamanın yolu çok nettir: Teknoloji, üretkenlik ve ihracata dayalı bir büyüme modeli. Söylemesi kolay, uygulaması ise meşakkatli bir iş. Türkiye buna talip bir ülke. 2018 yılı bu yolda Türkiye için kritik bir dönüm noktası. Zira yerli ve milli teknoloji üretimi hususunda 2018 ile birlikte strateji ve politikalarımızda değişikliğe gittik. Genele verilen teşvikler yerine proje bazlı teşvik sistemi devreye girdi. 11. Kalkınma Planı dahilinde öncelikli sektörler (kimya, ilaç ve tıbbi cihaz, makine-elektronik teçhizat, otomotiv ve raylı sistemler) belirlendi. Bunlara ilaveten savunma sanayi, kalkınma planında öncelikli gelişme alanlarından biri olarak seçildi.
Bu süreçte başarılarıyla ağırlığını en çok savunma sanayi hissettirdi. Savunma sanayindeki gurur tablomuza bu hafta bir yenisi daha eklendi. İnsansız savaş uçağımız Bayraktar Kızılelma, ilk uçuşunu gerçekleştirdi. Türkiye, küresel savunma sektöründeki gelişmeleri geriden takip eden bir ülke olmaktan çıktı. Bazı yeni nesil savunma teknolojilerinde öncü ülke olma yolunda ilerliyoruz. İnsansız savaş uçağı da oyun değiştirici nitelikte bir gelişme. Teknoloji yoğun üretim, yavaş yavaş savunma sanayinden diğer sektörlere doğru yayılıyor. TOGG bunun en yakın örneklerinden biri.




POZİTİF AYRIŞMA
Türkiye, seçici sanayi politikalarının sağladığı faydaları hissetmeye başladı. Grafikten de görüleceği üzere, 2018'den sonra sanayi üretim endeksimizde yüksek teknolojili ürün imalatının gelişme çizgisi, diğerlerinden bariz biçimde pozitif ayrışıyor. Tamam artık bu işi bitirdik diyebileceğimiz bir noktada değiliz. Kat etmemiz gereken çok mesafe var. İmalat sanayi toplam ihracatı içerisinde yüksek teknolojili ürün gruplarının payı sadece yüzde 3.9. Üretimdeki ivmelenmeyi ihracat rakamlarına da yansıtmamız lazım. Bunun için hedef odaklı politika adımlarını karalı ve sabırlı biçimde uygulamaya devam etmeliyiz. Bu noktada 12. Kalkınma Planı'nın ortaya koyacağı vizyon çok önemli. 2024- 2028 dönemini kapsayacak 12. Kalkınma Planı için komisyon ve altyapı çalışmaları başladı. Umarız bu plan, Türkiye'nin yerli ve milli teknoloji hamlelerinde daha büyük bir sıçrama yaşamasına vesile olur.



ENFLASYONDA ZİRVEDEN İNİŞTE İLK ADIMLAR

Enflasyon son 1.5 yıldır ülkeleri fazlasıyla zorladı. Talep ve arz kaynaklı dengesizliklerin aynı anda tetiklediği enflasyon dalgasıyla mücadele etmek oldukça zordu. Başta para politikaları olmak üzere çeşitli politika araçlarıyla enflasyonun ateşi söndürülmeye çalışıldı. Henüz mücadele bitmiş değil. Hatta mücadelenin daha başlarındayız da denilebilir. Enflasyonu düşürme yolunda politika yapıcıları umutlandıran gelişmeler var. Petrol ve gıda fiyatlarındaki artış hızı yavaşladı. Petrolün varil fiyatı, bu yılki zirve noktasına kıyasla yüzde 27 geri çekildi. FAO'nun küresel ölçekte derlediği gıda fiyat endeksi ise yüzde 15 geriledi. Bu gevşemelere rağmen, petrol ve gıda fiyatları geçen seneye kıyasla halen yüksek seviyelerde. Yine de fiyat artış hızlarının yavaşlaması, enflasyonun seyri açısından umut verici. Bir başka olumlu gelişme küresel tedarik zinciri tarafında. Salgının başından bu yana sorun teşkil eden tedarik zincirlerindeki tıkanıklar kademeli olarak çözülüyor. Bu gelişmeler, kendini enflasyon rakamlarında da hissettirmeye başladı. ABD, Kanada, Meksika ve Brezilya gibi ülkelerin ardından enflasyonda zirveden iniş yaşayanlar kervanına Birleşik Krallık ve Avrupa Birliği de katıldı. Şu ana kadar enflasyonu düşürme yolunda en kayda değer performansı Brezilya gösterdi. İncelemeye değer bir vaka. Malumunuz olduğu üzere, Türkiye'de enflasyon kasım ayında yıllık bazda yüzde 85.51'den yüzde 84.39'a gerileyerek 1.5 yılın ardından ilk kez düşüşe geçmişti. Enflasyona yönelik riskler halen sıcaklığını koruyor. Özellikle de jeopolitik gelişmelere ve hava koşullarına bağlı olarak enerji fiyatlarını yakından takip etmek gerekiyor. Politika yapıcılar temkinli kalmaya devam etseler de, en kötünün geride kaldığına dair sinyaller bir nebze olsun rahat bir nefes almalarını sağlıyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA