Liderler "vizyon" sözcüğünü sever ama "revizyon" deyince tüyleri diken diken olur.
Çünkü bunu kararlarına dış müdahale ya da tercihlerini, hatta iradelerini saptırma girişimi olarak algılarlar.
Özal'dan bu yana en güçlü konumdaki Başbakan olan Erdoğan'ın da bu kaygıları taşıması doğal.
O nedenle "Cin şişeden çıktı" yorumlarına, "Eli kulağında" iddialarına ve "Tüm bakanların yazılı istifalarını cebine koydu" söylentilerine rağmen, hükümette revizyon beklentilerini uzattıkça uzatıyor.
Erdoğan'ın dün Çankaya'ya çıkması ve Cumhurbaşkanı Sezer'le görüşmesinin alışılmıştan uzun sürmesi başkent kulislerini epey dalgalandırdı. Ama gideceklergelecekler ve yer değiştirecekler totosu oynayanların elleri yine böğürlerinde kaldı.
Anlaşılan Erdoğan kafasındaki takvimi değiştirmeye zerrece niyetli değil. Ya da AB ile müzakereleri yürütecek heyetin oluşumuyla ilgili çalışmaların tamamlanmasını bekliyor. Sabırla.
Takdir onun. Ancak revizyon uzayacaksa, zaten dertli olduğubürokrasinin "Ya bizim bakan da giderse" mazeretini kalkan yaparak dosyaları sümen altında biriktirmesini önlemenin bir yolunu bulmalı.