Sadece
Cunda'da yaşayanların değil, tatilcilerin bile önünden geçerken üzülerek baktığı yıkık dökük bir yapı vardı. Geniş bir bahçenin içinde bir zamanlar görkemli şekilde ziyaretçilerini kabul ettiği belli olan ama artık her an yıkılacakmış gibi duran bu bina, Rum Ortodoks cemaati tarafından 1873'te Anakent (Metropol) Kilisesi olarak yapılmıştı. Göçler, mübadele derken Cunda'da yaşayan Rum nüfus da azalınca önemini kaybeden kilise, kaderine terk edilerek yıllarca görenleri üzmeye devam etti. Bir zamanlar adanın en önemli anıtsal yapısı olan ve döneminde yaygın olan neo klasik şekilde inşa edilen Taksiyarhis Kilisesi'nin binası, 2011 yılında Vakıflar Meclisi'nin kararıyla müze haline getirilmek üzere Rahmi M. Koç Müzecilik ve Kültür Vakfı'na tahsis edildi. Harap haldeki bina, uzman restoratörlerle sanatçıların ince işçiliği ve çağdaş mühendislik teknikleriyle yeniden eski görkemli günlerine döndü. Kısa bir süre önce ziyarete açılan müzeye özellikle tatilciler ve Yunanistan'dan büyük ilgi var. İlk iki katı ziyarete açık olan müzede yer alan koleksiyon Rahmi M. Koç Müzesi İstanbul ve Ankara müzelerinin benzeri şeklinde oluşturuldu. İçinde teneke oyuncaklardan buharlı modellere, bebek arabalarından zaman ölçüm aletlerine kadar birçok eser yer alıyor. Pazartesi günleri kapalı olan müzenin arka bahçesinde denizcilik objeleriyle dekore edilen bir de kafe var.
