Festivalin son durağı Antalya
Dünyanın en büyük festivali Türkiye Kültür Yolu Festivali 2025 yolculuğunu tamamlıyor. 5 Nisan'da Adana'da başlayan ve 8 ay boyunca konserlerden sergilere, söyleşilerden atölyelere, tiyatrolardan, bale ve opera gösterilerine kadar pek çok etkinliği sanatseverlerle buluşturan Türkiye Kültür Yolu Festivali 1-9 Kasım tarihleri arasında 2025'teki son durağı Antalya'da düzenleniyor. Tarihin, güneşin ve sanatın iç içe geçtiği bu eşsiz şehir 67 farklı noktada gerçekleşecek 517 etkinliğe ev sahipliği yapacak.
Bu akşam Bengü konseriyle başlayacak festivalde Antalya Devlet Senfoni Orkestrası Atatürk'ü Anma Konseri ve Umut Akyürek'in Atatürk'ün Sevdiği Şarkılar konseriyle Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ölüm yıl dönümü haftasında sanatın ışığında anılacak. Devlet Opera ve Balesi ile Devlet Tiyatroları'nın güçlü yapımların yanı sıra Antalya Kültür Sanat Sergi Salonu'nda dünyaca ünlü sanatçı René Magritte'in orijinal eserlerinin yer aldığı Sürrealist Kıvılcım sergisi başta olmak üzere bir çok sergi sanatseverlerle buluşacak. Ayrıca, tarih ve kültür meraklıları için Phaselis, Patara, Olympos, Aspendos, Perge, Side, Termessos gibi kazı alanları ile Alanya Müzesine geziler düzenlenecek; Kaleiçi'ndeki atölye ve geziler de arkeoloji tutkunlarını ağırlayacak.

Yeni sezon Büke ile açılıyor
ENKA Sanat, yeni sezonu 4 Kasım Salı akşamı konser piyanisti Burçin Büke'nin "Klasikten Caza: Bir Müzikal Yolculuk" adlı projesinin prömiyeriyle açacak. Konser, klasik müzikten caz tınılarına uzanan yorumlarıyla izleyicilere çok yönlü bir müzikal deneyim sunarken, sanatçının uzun süredir üzerinde çalıştığı Piyano Sonatı adlı eseri ilk kez seslendirilecek. Burçin Büke'ye sahnede Eylem Pelit (bas gitar) ve Volkan Öktem (davul) eşlik edecek.

Müzikal yolculuk
Türk müziği ekolünün ülkemizdeki en başarılı temsilcilerinden Dilek Türkan'ın zarif yorumları ve Elif Sanchez'in etkileyici vokali, geleneksel Türk müziği ile cazın özgür tınıları ile bir araya geliyor. 4 Kasım'da CSO Ada Ankara Ziraat Bankası Ana Salon'da sahne alacak iki güçlü ses, müzikseverleri İspanya'dan Türkiye'ye, türkülerden bolerolara, tangolardan orijinal şarkılara müzik dolu bir yolculuğa çıkaracak.

Kuğu Gölü sahnede
Yüzyılı aşkın süredir dünya bale repertuvarının zirvesinde yer alan, Çaykovski'nin ölümsüz eseri Kuğu Gölü, İstanbul Devlet Opera ve Balesi (İDOB) tarafından sanatseverlerle buluşuyor. Dört perdelik bu destansı peri masalı, kötü kalpli büyücü Baron von Rothbart tarafından kuğuya dönüştürülen Prenses Odette'e aşık olan genç prens Siegfried'in hikayesini merkeze alıyor. Marius Petipa ve Lev Ivanov'un özgün versiyonundan hareketle, İDOB'un yeni yapımının koreografisini Ricardo Amarante üstleniyor. Görkemli müziğe orkestra şefi İbrahim Yazıcı liderliğindeki orkestra eşlik ediyor. Kuğu Gölü bu akşam, 12 ve 13 Kasım'da Atatürk Kültür Merkezi'nde sahneleniyor.

Palamut Zamanı perde diyor
Çağan Irmak'ın yazıp yönettiği ilk tiyatro oyunu Palamut Zamanı, perdelerini açıyor. Başrollerini Ayda Aksel ve Alina Boz'un paylaştığı oyun, iki kadının kesişen hayatlarını anlatırken, sosyal medyanın linç kültüründen yalnızlığa uzanan hikayesiyle derin bir yüzleşme sunuyor. Sezon boyunca Zorlu PSM'de sahnelenecek Palamut Zamanı, hem dram hem komedi unsurlarıyla güçlü bir kadın hikayesini ilk kez 6 Kasım akşamı Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi'ne taşımaya hazırlanıyor.
Demirkubuz'un objektifinden
CerModern, Art On iş birliğiyle, 1–30 Kasım 2025 tarihleri arasında Türk sinemasının usta yönetmenlerinden Zeki Demirkubuz'un Hayatta ve Fotoğrafta En İyi Pozu Yalnızlar Verir başlıklı solo sergisine ev sahipliği yapıyor. Sanatçının farklı coğrafyalarda çektiği karelerden oluşan seçki, yalnızlık temasını yalın, müdahalesiz ve sahici bir bakışla ele alıyor. Küratörlüğünü Ebru Yılmaz'ın yaptığı sergi, yönetmenin sinemasında iz bırakan içe dönük ve sahici anlatım dilini bu kez fotoğraf kareleri üzerinden görünür kılıyor.
Osmanlı'ya ait eserler satışa çıkıyor
Arthill Müzecilik, yarın "Osmanlı Sultanları ile Saray Yüksek Erkânı"na ait saray işi, paha biçilmez ve nadir eserlerden oluşan özel bir müzayedeye imza atıyor. Müzayedede, emsallerine Müze ve Saray Koleksiyonları'nda rastlanabilecek 125 adet eser, 1 Amerikan Doları başlangıç fiyatı ile teklif usulü satışa sunulacak. Venedikli ressam Paolo Veronese'nin Çelebi Sultan Mehmed'e ait yağlıboya tablosu ile Sultan Vahdettin Han için özel yapım, altın inisiyalli Gülebdan öne çıkıyor.