Başkan Recep Tayyip Erdoğan dün, ABD New York'ta düzenlenecek Birleşmiş Milletler 78. Genel Kurulu genel görüşmelerine katılmak üzere ABD'ye hareketi öncesinde Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi.
Avrupa Parlamentosu'nun raporuyla ilgili yöneltilen soruya ise Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle cevap verdi:
"Benim değerlendirmemi çok açık net öğrenmek istiyorsanız, Avrupa Birliği (AB) Türkiye'den kopmanın gayreti içerisinde. Avrupa Birliği'nin Türkiye'den kopuş hamlelerini yaptığı bu dönem içerisinde biz de bu gelişmeler karşısında değerlendirmemizi yaparız ve bu değerlendirmelerden sonra Avrupa Birliği ile gerekirse yolları ayırabiliriz."
Başkan Erdoğan'ın bu sözleri dünyada geniş yankı uyandırdı. Reuters haber ajansı "Erdoğan, gerekirse Türkiye'nin AB ile yolları ayırabileceğini söyledi" ifadelerine yer verdi.
Barron's da yaşanan gelişmeyi manşetine taşıyan gazeteler arasında oldu. Erdoğan'ın açıklamalarına yer veren gazete, kendisinin Avrupa'yı Türkiye'den uzaklaşmakla suçladığının altını çizdi.
Indıa Today ise Erdoğan'ın Avrupa'ya sert ifadelerle "Gerekirse yolları ayırırız" dediğinden bahsetti.
İsrail'in gündeminde de Başkan Erdoğan'ın açıklamaları vardı. The Times of Israel, söz konusu gelişmeden bahseden Erdoğan'ın resti çektiğini söyledi.
Arap medyası da Başkan Erdoğan'ın açıklamalarına yer verdi. Başkan Erdoğan'ın Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye hakkındaki raporuna oldukça sert çıktığını da sözlerine ekledi.
Associated Press (AP), haberi ilk duyuran gazeteler arasında oldu. Haberde Erdoğan'ın "AB, Türkiye ile bağları koparmak için çaba gösteriyor" dediğinden bahsedildi.
Fransız gazetesi Le Figaro da aynı şekilde Erdoğan'ın açıklamalaırna yer verdi. Gazete, Başkan Erdoğan'ın AB'yi suçladığından bahsetti.
Elbette ki Yunan gazeteleri de söz konusu gelişmeye yer verdi. Capital "Türkiye AB'siz bir yol izleyebilir" dedi.
CNN Greece ise söz konusu gelişmeden bahsederek Başkan Erdoğan'ın Avrupa'yı 'uyardığına' dikkat çekti.
Dışişleri Bakanlığınca Avrupa Parlamentosu'nun (AP) 2022 Türkiye Raporuna tepki gösterilerek, "Türkiye karşıtı çevrelerin dezenformasyonuna dayalı haksız itham ve önyargılarla dolu bu rapor, AP'nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek Avrupa Birliği'nin (AB) geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansımasıdır." ifadesi kullanılmıştı.
Raporun AP üyelerinin gündelik popülist siyasetin esiri olduklarını, hem AB'ye hem bölgeye yönelik doğru stratejik yaklaşım geliştirmekten ne kadar uzak kaldıklarını da gösterdiği belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verilmişti:
"Türkiye karşıtı çevrelerin dezenformasyonuna dayalı haksız itham ve önyargılarla dolu bu rapor, AP'nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek AB'nin geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansımasıdır. Türkiye-AB ilişkilerinin yeniden canlandırılması için bir fırsat penceresinin açıldığı, kıtamızın istikrarı ve güvenliği açısından böylesi kritik bir dönemde, AP'nin ilişkilerimizin belkemiği olan katılım müzakereleri yerine farklı arayışları gündeme getirmesini akıl dışı buluyoruz. Ayrıca AP'nin rapora dahil ettiği Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs konularında belirli çevrelerin tek taraflı görüşlerini yansıtan, tarihi ve hukuki gerçekliklerden kopuk iddialarının, bizim için hiçbir hükmü bulunmamaktadır."
Gelecek dönemde Gümrük Birliği'nin güncellenmesi ile vize serbestisi diyaloğunun hızla tamamlanması Türkiye'nin AB ile ortak hedefi olduğuna dikkati çekilen açıklamada, bu konularda atılacak karşılıklı adımların Türkiye-AB ilişkilerini ve Türkiye'nin birliğe katılım sürecini yeni ve dinamik bir düzleme taşıyacağına işaret edimişti.
Türkiye'nin güvenlik, enerji, iklim değişikliği, göç, ticaret sapması ve ekonomik güçlükler başta olmak üzere mevcut tüm sınamalar karşısında AB'yi küresel güç haline getirecek potansiyele sahip olduğu vurgulanan açıklamada, "Bu gerçeğin tespiti, bazı çevrelerin günlük çıkarlarına teslim olmayan vizyoner bir bakış açısıyla mümkündür." değerlendirmesi yapılmıştı.
Açıklamada, gelecek yıl AP seçimleri sonrasında oluşacak yeni Parlamentonun tarafsız, rasyonel ve yapıcı bakış açısıyla hareket edeceğinin ümit edildiği kaydedilmişti.