Emekli olma şartları nelerdir? Tazminat ve işsizlik maaşı nasıl alınır? Hangi şartları karşılamak gerekiyor? Milyonlarca çalışına ilgilendiren soruların cevapları Sabah Memurlar'da... Sabah Memurlar'a gelen soruları sizler için cevapladık...
Soru: 1976 doğumluyum. 20 yıldır bilfiil aynı şirkette çalışıyorum. 7000 günü tamamladım. 7000 günü dolduranlar istifasını verip tazminatını alabiliyor mu? MUSTAFA ERDEM
Cevap: 7 bin günü dolduranlar değil 3600 günü dolduranlar 9 Eylül 1999 öncesinde işe başlamak kaydıyla tazminatlarını alabilirler. Bu tarihten sonrasında ise 4500 gün ve 25 yıl gerekiyor.
Soru: Bağkur'dan emekli olurken, ilk sigortalı hizmetim olan yedek subaylık 4c emekli sandığı primi sigorta başlangıç tarihi olarak kabul edilir mi? Murat KARAKLI
Cevap: Evet ilk sigorta olduğunuz tarih yedek subaylıkta yatırılan primin başladığı tarih olarak kabul edilir. Hatta yedek subaylıkta her yıl için 3 aylık yıpranma hakkınızda olduğu için 3 ay öne de alınır. Burada hizmet birleştirmesi yaptırmanız gerekiyor. Son 3.5 yıllık priminiz hangi kurumdan yatırılmışsa ona göre de emeklilik tarihiniz hesaplanır. Bu konuda bu köşede uzun yazılarımız yer aldı. İnternetten bularak okuyabilirsiniz.
Soru: Sigorta başlangıcım 1987 prim 4150. Vergi indiriminden %57 engelli raporu aldım. Emekli olmak istiyorum bana bilgi verebilir misiniz? Nasıl bir yol izlemeliyim? Mehmet ALİ KILIÇ
Cevap: Eğer yüzde 57 oranında vergi indiriminiz varsa, yani sadece rapor değil, vergi dairesine müracaat edip bu oranı onaylattıysanız 15 yıl 3600 gün şartlarınız var. Dolayısıyla vergi indirimi hakkınızla emekliliğe müracaat ederek emekli olabilirsiniz. Bunun için SGK'ya emeklilik dilekçesi vermeniz gerekir. Dilekçenize vergi indirimi ile ilgili belgeleri de ekleyin.
Soru: Bir tekstil atölyesinde çalışıyordum ve emekli olmak için 22.07.2019 tarihinde işten ayrıldım. SGK 'ya yaşlılık aylığı bağlanması için başvuru yaptım, ancak henüz işverenimin işten çıkışımı bildirmediği için aylık bağlanamayacağını söylediler. Ancak ben aylığımın bir an önce bağlanmasını istiyorum, çünkü bu aylıktan başka bir gelirim yok. İzleyen ayın başına kadar çıkışım bildirilirse, aylığım da bu aydan itibaren başlayacakmış. Ben zaman kaybetmeden aylığım bağlansın istiyorum. Bu çıkış bildirilmeden işlem yapılamaz mı? M. YILMAZ
Cevap: Özel sektöre ait işyerlerinde geçen çalışmaları nedeniyle sigortalılara yaşlılık sigortasından aylık bağlanabilmesi için, sigortalıların çalıştığı işten ayrıldıktan sonra tahsis talebinde bulunmaları gerekir. Aylık başvurusunda bulunan sigortalının çalıştığı son aya ait aylık prim ve hizmet belgesi henüz kuruma verilmemiş olsa bile, işten ayrılış bildirgesinin verilmiş olması gerekir ve işveren tarafından bu belgenin kuruma gönderilmesinden sonra aylık bağlama işlemi sonuçlandırılır. Aylığa hak kazanılmış ve aynı ay içinde olmak kaydıyla, aylık bağlanması talep tarihinden sonra işinden ayrılan sigortalıların talepleri de geçerli sayılır.
Sigortalıların aylıkları, genel kural olarak tahsis talebini takip eden ay başından başlatılır. (özel sektör için ayın 1'i, kamu sektörü için 15'i). Bunun için de başvurunun SGK'ya intikal tarihi önemlidir.
Sigortalılarca adi posta yolu veya kargo ile veya kuruma doğrudan yapılan yazılı başvurularda, aylık bağlanması talep tarihi olarak dilekçenin kurum kayıtlarına intikal ettiği tarih, taahhütlü, iadeli taahhütlü, acele posta servisi, PTT Alo Post veya PTT Kargo ile gönderilen taleplerinde ise dilekçenin postaya verildiği tarih, kuruma intikal tarihi olarak kabul edilir.
Bu nedenle, örneğin tahsis talebi SGK'ya 31 Temmuz'da intikal edenlerin aylıkları 1 Ağustos'tan itibaren başlarken, talebi 1 ağustosta intikal edenlerin aylıkları 1 eylülden itibaren başlatılır. Dolayısıyla, emekli olmak isteyenlerin, emeklilik koşullarını yerine getirir getirmez aylık talebinde bulunmaları yararlarına olacaktır. Zira, 1 günlük gecikmenin 1 aylık maaşa mal olabileceğini hatırlatalım.
Aylık talebinde bulunabilmek için sigortalının işten ayrılması ve bu durumun SGK'ya bildirilmesi gerektiğini söylemiştik. SGK bu bildirimin işten ayrılış bildirgesi ile yapılmasını yeterli kabul etmektedir. Ancak işverenin bu bildirimi yapmak için 10 günlük süresinin olduğunu düşünmesi nedeniyle zaman zaman aylık başvurusunda bulunacak kişiler açısından mağduriyetler yaşanabilmektedir. Bu nedenle, emeklilik nedeniyle işten ayrılmanız halinde, adınıza düzenlenecek olan işten ayrılış bildirgesinin, 10 günlük süre beklenmeden, bir an önce verilmesini işvereninizden talep etmeniz gerekmektedir. Bu bildirgeyi verirken, işten çıkış kodunun da "emeklilik" olması gerektiğini de hatırlatınız. Bildirgenin SGK kayıtlarına düşmesiyle aylık bağlanması işlemlerinize başlanacaktır.
Soru: Ben 1983 doğumluyum. Sigorta girişim 17.03.2005, ayrıca 1996 'da çıraklık okulundan girişim var, etkisi olur mu? Ne zaman emekli olurum? Hayati SUNAR
Cevap: 1996 yılındaki çıraklık okulundan aldığınız giriş emekliliğinize faydası olmaz. Yine bu süreleri borçlanma gibi bir durum şu anda söz konusu değildir. Ancak aynı sigorta sicil numarasını ömür boyu kullanabilirsiniz. Ayrıca bayanlarda doğum borçlanması yapacaklar için aranan ve birinci şart olan doğumdan önce kapsamında tescili yapılmış olmak şartının oluşmasında işe yaramaktadır. Yani stajyerlikten dolayı girişi yapılmış olan bayanlar bu girişten sonra doğum yapmışlarsa doğum borçlanması hakları bulunmaktadır. Siz 2005 yılındaki girişinizden dolayı 60 yaş ve 7000 prim günden tam emeklilik, en az 4500 prim gün, 25 yıl ve 60 yaştan kısmi emeklilik şartlarına tabisiniz.
Soru: Özel sektörde çalışmaktayım. İş yeri tarafından tarafıma tahsis edilen araba şirketin özel işlerinde kullanmaktayım. Trafik cezası yersem bu cezayı kim ödemeli? Bu tip ceza nedeniyle işveren beni işten çıkartabilir mi? (İSMİ SAKLI)
Cevap: İş Kanunu'na göre, işçinin işini özenle yapma yükümlülüğü bulunmaktadır. Sizin şahsi bir hatanızdan dolayı şirket zarara uğramış ise uğranılan bu zarar size rucu edilebilir. Ancak bu gerekçe ile işveren sizi tazminatsız işten çıkaramaz. Ama sürekli hata yapıyor iseniz ve bu durum da yaptığınız işi etkiliyor ise bu konuda yazılı olarak uyarıldığınız halde hata yapmaya devam ediyorsanız işveren haklı nedenle sizi işten çıkartabilir. Bu durumda da tazminat ödemez.
Soru: Babamın, amcamın birlikte ortak oldukları bir limited şirketleri vardı ve inşaat-taahhüt işleri ile uğraşıyorlardı. Amcam vefat edince babam şirketin tek ortağı haline geldi. Geçen yıl babam da vefat etti. Ben devlet memuru olduğum için babamın işine devam etmedim ve şirketin işleri babamın vefatı ile sona ermiş oldu. Yani işe devam eden kimse olmadı. Miras işlemleri sırasında araştırma yaparken bu şirketin SGK'ya yüklü bir tutarda para cezası olduğunu öğrendim. Bu cezayı benden tahsil edebilirler mi? Yusuf ÇAKICI
Cevap: Anayasamızın 38. maddesine göre "ceza sorumluluğu şahsidir." Yani şahısların işledikleri idari veya adli suçlara istinaden gerek adli, gerekse idari merciler tarafından verilen cezalar yalnızca o kişiye yönelik olarak infaz edilebilir. Ayrıca 5237 sayılı Türk Ceza Kanunumuza göre de ceza sorumluluğu şahsidir ve kimse başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz.
Bu nedenle gerçek kişi işverenin ölümü halinde kesilmiş ve tahakkuk etmiş idari para cezaları terkin edilir veya kesilerek tahakkuk edecek ise kesilmez. Dolayısıyla, gerçek kişi işverenlerin ölümü halinde, daha önce işlemiş oldukları fiillerden dolayı uygulanmış olan idari para cezaları iptal edilir.
Tüzel kişi işverenler bakımından ise işverenlik tüzel kişiye aittir ve ortaklar ve/veya kanuni temsilcilerin ölümü halinde tahakkuk etmemiş idari para cezaları bakımından tüzel kişilik adına idari para cezası uygulanır. Ancak tüzel kişilere yönelik olarak verilen idari para cezalarının tüzel kişiliğin mal varlığından tahsil edilememiş olması nedeniyle, 6183 sayılı kanun hükümlerine göre takibe geçilen sorumlu tutulan ortaklar ve/veya kanuni temsilcilerin ölümü halinde, mirasçılarından idari para cezası tahsil edilmez.
Bu açıklamalar doğrultusunda, bir sermaye şirketi olan ve tüzel kişiliği bulunan babanıza ait şirketin SGK'ya olan idari para cezası borçlarının, şirketin mal varlığından tahsil edilmesi gerekir. Mal varlığından tahsil mümkün olmasa veya mal varlığı bu borçları ödemeye yetmese bile, babanızın vefat etmiş olması nedeniyle, mirasçısı olarak sizden bu cezaların tahsil edilmesi mümkün değildir.
Soru: Bir iş yerinde 8 aydır çalıştım. İş yerim hiçbir mazeret göstermeden beni işten çıkarttı. Bir yılı doldurmadığımdan tazminat alamadım. Bir arkadaşım ihbar edip tazminat alabileceği mi belirtti. Böyle bir hakkım var mı? KAAN SUBAŞI
Cevap: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 17 maddesi gereğince iş sözleşmesini fesih etmek isteyen taraf; feshi yazılı olarak ve çalışma süresinin gerektirdiği bildirim süresine bağlı kalarak diğer tarafa iletmekle yükümlüdür. Yani işçisine işten çıkarmadan önce gerekli süre içerisinde ihbar etmek şartıyla sözleşmesini fesih edeceğini bildirmek zorundadır. Aynı durum işçi içinde geçerlidir. İşten ayrılmadan önce yine gerekli süre içinde işçi, işten ayrılacağını bildirmek zorundadır. Bu şartlara uymayan işçi veya işveren ihbar tazminatı öder. İş sözleşmeleri;
* İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak iki hafta sonra,
* İşi altı aydan bir buçuk yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak dört hafta sonra,
* İşi bir buçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak altı hafta sonra,
* İşi üç yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz hafta sonra feshedilmiş sayılır. iş sözleşmesini belirlenen bildirim sürelerine uymaksızın fesih eden taraf, söz konusu sürenin ücretini ihbar tazminatı olarak diğer tarafa ödemek durumundadır.
Bildirim süreleri bölünemez, kısmen uygulanamaz. Böylesi bir uygulama halinde, tüm bildirim süresi esas alınarak ihbar tazminatı ödenmesi gerekecektir.
Soru: 1998 yılında okul staji ile sigorta başlangıcı oldu hizmet süresi hesaplanırken ilk sigorta girişimi baz alınır?değilse 2000 yılında süreli olarak ise başladım bu mu geçerli sayılacaktır? Meltem Duman
Cevap: Sizin için emeklilik hesabı 2000 yılındaki girişinize göre yapılacak ve buna görede 58 yaşında 7 bin gün prim ödeyerek emekli olabileceksiniz.