Sağlıksız beslenme, tip 2 diyabetin başlangıcının altında yatan problemler olan yüksek insülin seviyeleri ve insülin direncinin iyi bilinen bir nedenidir.
Sayısız araştırma, egzersizin insülin duyarlılığını artırmaya yardımcı olabileceğini ve fiziksel aktiviteyi diyabet kontrolü için gerekli kıldığını kanıtladı.
Ancak Dr. Mike Hansen, aralıklı oruç olarak bilinen popüler beslenme düzeninin, insülin duyarlılığı söz konusu olduğunda egzersizle karşılaştırılabilir olduğunu açıkladı.
Dr. Hansen şunları söyledi: "Aslında biyokimyaya, fizyolojiye ve egzersizin sağlık açısından yararlarına baktığınızda ve bunları aralıklı oruçla karşılaştırdığınızda, bunların neredeyse aynı olduğunu görürsünüz. Bunların her ikisi de hücrenin kendini onardığı otofajiyi uyarır."
"Ve bunların her ikisi de mitokondrinin yenilendiği mitofajiyi teşvik eder. İnsanlar egzersiz yaptığında ve aralıklı oruç tuttuğunda hücreler mitokondri sayısını ve boyutunu artırır. Her ikisinden biri, ama özellikle sinerjik olarak."
Araştırmanın birincil sonucu diyabetin azalmasıydı, bu nedenle araştırma ekibi bu popüler diyetin tüm diyabetik ilaçları bıraktıktan sonra diyabeti tersine çevirip çevirmeyeceğini görmek istedi. Ayrıca remisyonun devamını değerlendirmek için 12 aylık bir takip yaptılar.
Bulgular, kontrol grubundaki yalnızca bir kişiye kıyasla, oruç grubundaki 36 katılımcıdan 17'sinin diyabette iyileşme sağladığını ortaya çıkardı.
Çalışma hakkında yorum yapan Dr. Hansen ayrıca, anti-diyabet ilacı veya insülin kullananlar da dahil olmak üzere katılımcıların neredeyse yüzde 90'ının bu diyeti uyguladıktan sonra diyabet ilacı gereksinimlerinin azaldığını belirtti.