SERKAN KORKMAZ - CENGİZ VE TERİM
Emin Bayram adına çok umutluyum. Deneyimleniyor ve birkaç sene içinde iyi bir kariyere başlayacağının sinyalini veriyor. Galatasaray'daki bunca olumsuzluk içinde, ligin en güçlü küme düşme adayına hak ederek yenilen dün akşamki takımda, en son onun yaptığı hatayı konuşmak lazım.
Aynı gün Ömer Faruk'un da Kadıköy'de ilk 11'de sahne alması önemliydi. Emin'i ilk 11 soyundurmak en çok Ahmet Çalık için mesaj barındıran bir tercih kuşkusuz. Gel gör ki; aynı Ahmet 'gol umudu' olarak oyuna girdi. Buna her ne derseniz deyin altı dolar; kafa karışıklığı, panik, plansızlık, kötü transfer politikası vs...
Düşünün ki, en önemli oyuncusunu da (Gerson Rodrigues) bu denli kritik bir haftada, disiplinsizlik nedeniyle kadro dışı bırakmıştı İbrahim Hoca... Helal olsun Ankaragücü'ne; 'büyüklük', maç kazanmak, kümede kalmak, şampiyon olmak değil, bu tip densizliklere prim vermemektir.
"CAMİADA SU YÜZÜNE ÇIKAN BİR SEÇİM HAZIRLIĞI VAR"
Galatasaray için bu sezon kayıp. Camiada su yüzüne çıkan bir seçim hazırlığı var. Hem de; sürpriz bir şekilde başkanlık koltuğuna oturup, sarı-kırmızılı camianın çok kritik bir döneminde önemli işlere imza atan Başkan Mustafa Cengiz sağlık sorunlularıyla boğuşmakta iken. Abdurrahim Albayrak'ın iki gün önce A Spor'da Mustafa Mandev'e açıklamaları, Terim'in maç sonu beyanları, futbol takımının gidişatı...
"KULÜP İÇİN TEK KURTULUŞ YOLU..."
Özetle; pek çok Galatasaraylı hayli karamsar. 'Camianın önde gelenleri' de diyebileceğimiz, kimilerinin 'derin Galatasaray' diye adlandırdığı 'ortak akıl' henüz toparlanıp bir yol haritası belirleyemedi. Terim ve Cengiz'in söz sahibi olacağı bir projeksiyon kulüp için tek kurtuluş yolu.
"BU İKİLİ ÖNCÜLÜĞÜNDE ACİLEN KRİZ MASASI KURULMALI"
Bu ikilinin öncülüğünde acilen kriz masası kurulmalı. İkisinden birinin yokluğunda yürütülecek herhangi bir seçeneğin, bu ikiliden herhangi birinin içine sinmeyecek bir yolun, Galatasaray'da sorunları çözemeyeceği görülmeli. Aksi halde, buna sebebiyet verecek olanlar, sarı-kırmızılı camiada, sonsuza dek kötü insanlar olarak anılacak.
LEVENT TÜZEMEN - HALİN NEDİR!
Trabzonspor ve Alanyaspor maçlarında yenilen 7 golden sonra Galatasaraylı oyuncuların Ankaragücü maçına çıkarken "3 maçta 9 puan alalım" zihniyetinde olacaklarını bekledim. Ruhunu, ciddiyetini kaybeden oyuncular grubunun sahadaki görüntüsü 'acemi'ler gibiydi.
"FUTBOLU UNUTMUŞ GİBİ OYNADI"
Sağ ayaklarını sadece yürüme ayağı olarak kullanan Saracchi, Ömer Bayram ve Emre Akbaba üçlüsünün mücadelelerine, çalım becerilerine ve pas kullanma kalitelerine baktığımızda toplasan kaliteli bir solak bile etmedi. Yazık; Emre Akbaba futbolu unutmuş gibi oynadı. Taylan çalışkandı.
Galatasaray'ın oyun lideri Seri ağırlığını koyamadığı gibi hızlı hücuma çıkışlarda hep ağır hareket etti, hantal bir görüntü sergiledi. Galatasaray'ın en kaliteli ayağı gibi görünen Belhanda, sorumluluk almadığı gibi arka direkte net golü atamadı.
Galatasaray'ın yaptığı top kayıplarına, pas hatalarına rağmen Fatih Terim'in kulübeden müdahale etmemesi bana şaşırtıcı geldi. Oysa Terim vücut diliyle bile oyuncularına çok şey anlatır. Terim de sanki bir küskünlük, oyuncularda da bir isteksizlik var. Özellikle tanıdığım Terim, Belhanda'ya bağırmaz onu oyundan alırdı.
"TERİM'İN KÖTÜ GİDİŞE DUR DİYEMEMESİNE AKIL SIR ERMİYOR"
Deve misali, pandemi sonrası Galatasaray'a 'Halin nedir?' diye sorsalar, cevap, 'Nerem doğru ki' olur. İsabetli orta yapamayan, kanat oyuncusu olmayan, elinde derinlemesine top atacak orta saha oyuncusu bulunmayan, en kötüsü Adem Büyük gibi bir golcüye sığınmak zorunda kalan Galatasaray'ın düştüğü aciz durum bana şaşırtıcı gelmiyor. Terim'in bu kötü gidişe de dur diyememesine akıl sır ermiyor.
Ayrıca hocanın 'Rakip ne oynarsa oynasın, ben istediğim oyunu oynarım' anlayışından geri adım atması gerekir. Topu rakibe verip oynamak ayıp değildir. Fatih hoca, elindeki kadronun kalitesi futbol anlayışına yetmiyorsa, o oyuncuların oynayabileceği oyunu seçmeli. (Fotomaç)