Atmosferi üstünde en çok hisseden Serdar Dursun oldu. Gol krallığı ihtimalinin ortaya çıkması, taraftarın ilgisi, format içinde Serdar'ı "hedef" haline getirdi. Gaziantep takımı da bu dikkat içinde, Serdar Dursun üstünde oyun kurma opsiyonlarını engellemek için kurgusunu yaptı. Dikkatli oyun, etkili ataklar, kötü kararlar, kaçan fırsatlar içinde ilk yarı biterken Antep'in tek şutu 36'daydı.
Beş ilk 11 oyuncusu maç listesinde yoktu ama İsmail Kartal'ın "makinası" bunları hissettirmeden sahadaydı. Son dakikalarda üst üste yedinci galibiyetin sevincini, taraftarla da paylaştı. Beşiktaş derbisi öncesinde Serdar Aziz'in cezalı duruma düşmesi, Tisserand'ın sarsaklığı göz önüne alındığında en büyük kayıp. Szalai de yok çünkü. Gustavo'nun maç eksiği de çok göze battı. Sezonun son derbisi öncesinde yine ince hesaplar yapılacak.
Maç bitimindeki buluşma, Başkan Ali Koç'u düşündüren bir fotoğraf olmalı. Bu takım ve seyirci dört-beş sezon sonra, ilk kez böyle sıcak kucaklaşıyor, birbirine saygı duyuyor. Bu binanın temeli atıldı, tuğlaları yerleşiyor, mimarı da İsmail Kartal. Başkan, vereceği nihai kararın neleri yıkacağını çok iyi düşünmeli…
AHMET ÇAKAR - HAKEM MÜKEMMEL BİR MAÇ YÖNETTİ
Fenerbahçe haftalardır çok iyi gidiyor. İsmail Kartal göreve geldikten sonra lig başlamış olsaydı herhalde şu anda Fenerbahçe uzak ara liderdi. Gerçekten de bu takım fizik olarak ligin sonuna gelinmiş olmasına rağmen mükemmel durumda. Böyle olunca da rakibe basıyorlar, ikili mücadele üstünlüğü kuruyorlar ve tempo yapıyorlar. Fenerbahçe ilk yarıda iyiydi.
Maçın hemen başında da Nazım Sangare'nin akıllı bir pasıyla Rossi fırladı ve golü yaptı. Fakat ilk yarıda Fenerbahçe bazen hatta çoğu zaman aceleci davrandı. 'Çabuk oynayalım, kontra oynayalım' derken zaman zaman hatalar yaptılar. Biraz pas oyununa geçseler belki daha çok pozisyon bulabilirlerdi. İkinci yarıda da Fenerbahçe 60'a kadar iyiydi.