UEFA Avrupa Ligi play-off turunda temsilcimiz Beşiktaş, deplasmanda İsviçre ekibi Lugano'ya konuk oldu. Karşılaşma 3-3 berabere biterken, siyah beyazlılar, avantajı cebine koydu. SABAH Spor yazarları Ali Gültiken, Murat Özbostan ve Fatih Doğan da karşılaşmayı detaylıca değerlendiren yazılar kaleme aldı. İşte usta isimlerin o yazıları...
ALİ GÜLTİKEN: HÜCUM YÖNÜNÜ İZLEMEK KEYİFLİ!
Bir yanda kaymaklı ekmek kadayıfı, diğer yanda son derece ekşi bir limon. Beşiktaş'ın Lugano karşısında oyunu bu iki tat arasındaki lezzet gibi gitti geldi. Hücum tarafında Beşiktaş'ı izlemek çok keyifli. Öndeki oyuncular çok becerikli ve üretken. Beşiktaş'ın bu sezon her maçta pozisyon ve goller olarak yüksek üretkenlikte olacağını Lugano karşısında da gördük.
Oyunun bu tarafı, izleyenlerde güzel bir tat bıraktı. Fakat diğer tarafta takım savunmasına baktığımızda alınması gereken mesafeler var. Kolay pozisyon verip bu kadar fazla gol yemek de Beşiktaş taraftarında güzel bir tat bırakmadı. Sezonun başı, takımın inşası doğal olarak devam ediyor. Bu süreçte oyun içinde de git gellerin yaşandığını görüyoruz.
Bu maçta iki yeni oyuncu Emirhan ve Ndour ile maça başlama tercihi takım içerisindeki rekabeti de daha net ortaya koydu. Gedson'un forvet arkasında aldığı görevin hakkını verdiğini gördük. Kendi yeteneklerini doğru kullanabildiği zaman Gedson'un nasıl bir fark yarattığını Lugano maçında da gördük.
İster 8 ister 10 numara pozisyonunda oynasın, Gedson'un oyun içinde bu şekilde kendini konumlandırması gerekir. Bu oyun tarzı, hem kendi kalitesini hem de Beşiktaş'ın oyundaki etkinliğini arttıracaktır. Beşiktaş, kazanabilme ihtimali olan bir maçı beraberlikle bitirmiş olsa da tur için avantajı aldı. Ve bu turu geçebileceğini de her şeye rağmen ortaya koydu.
MURAT ÖZBOSTAN: İKİ BEK VE SOL STOPER LAZIM!
Lugano son iki sezonda Beşiktaş'a 2, Fenerbahçe'ye bir kez rakip oldu. Geçen sene Beşiktaş'a 3 gol atan İsviçre takımı bu sezon da Fenerbahçe'ye 3 gol kaydetmişti. Dün de sahasında siyah-beyazlı takıma 3 gol atmayı başardılar. "Neden Lugano'nun attığı gollerle başladınız?" derseniz bizim takımlarımızın transferde sürekli yıldız golcüler, klas orta sahalar ararken defansı ne kadar boşladığımızın göstergesidir bu...
Önceki gece Galatasaray, Young Boys'tan 3 gol yedi. Eski kurala göre deplasmanda 3 gollü bir beraberlik size evinizde 0-0, 1-1 -2-2 ile turu getiriyordu. Şimdi her maç bir final.. İstanbul'da da öyle olacak... Gelelim Beşiktaş'ın savunmasının sınıfta kaldığı maçta hücumcuların performansına.
Rafa Silva döktürmeye devam ediyor. Ligde olduğu gibi adamı durdurmak için sürekli dövdüler. İkinci golde Gedson'a attığı makas pas muhteşemdi. Immobile sürekli oyunun içindeydi, yeri geldi savunmaya yardım etti. Hücuma yakın bölgede oynayan Gedson da attığı gollerle tabelaya etki etmeye başladı.
Semih'i yedek bırakan Hollandalı teknik adam orta sahayı Ndour ile ikileyip deplasmanda nasıl oynayacağının da işaretini verdi. Beşiktaş bu hücum hattıyla bol gol atar ancak iki beki ve sol stoperinin performansı sürekli rakiplerini maçın içinde tutar.
Zaten hocası ve yönetimi de bu bölgelere adam arıyor. Biraz acele etmeleri gerekiyor. Sonuçta Beşiktaş tur biletini alıp geleceği bir maçı hatalarıyla beraberliğe getirdi. Rövanş maçında aynı şeyleri tekrarlamazsa turu geçer.
FATİH DOĞAN: GOLLER GÜZEL DE...
İsviçre Ligi'nde 11. sırada, sondan ikinci durumda olan Young Boys'un son şampiyon Galatasaray'ı yendiğini bir gün önce izleyince Lugano'nun da özellikle fiziksel açıdan Beşiktaş'ı zorlayabileceğini tahmin etmiştik. Ancak sentetik çime rağmen Beşiktaş'ın Rafa Silva gibi orjinal yıldızlarıyla 'Maçı ve turu alır' düşüncesindeydim.
Tribünlerin hâkimiyetini alan ve ev sahibi gibi oynayan Beşiktaş, mücadeleyi 3-3 değil de 3-1 bitirse İstanbul için daha kolay bir tur kapısı olurdu. Beşiktaş'ta Rafa Silva'nın gelişi ve pozisyon bilgisi en çok Gedson'a yaradı. 21 ve 52'de Gedson, iki güzel golü ve 55'te Al Musrati'nin skoru 3-1'e getirmesi geceyi aydınlatmıştı.
Maçtan önce "10 dakikada 3 tane attık" diye tweet atan Lugano'ya 3 dakikada 2 tane atmak güzel bir ironiydi ancak ev sahibinden 5 dakikada 2 gol yemek ve skorun bir anda 3-3'e gelmesine izin vermek de bir o kadar çok düşündürücü bir tabloya dönüştü.
Beşiktaş tecrübesindeki bir takımın 2 gole vermemesi gerekirdi. Özellikle gollerin Beşiktaş'ın sol çaprazdan gelmesi şahsen beni şaşırtmadı. Colley'ın sakatlanması, Emirhan Topçu ve Masuaku'nun uyumsuzluğu, Paulista dahil defansı dengesinin bozdu.