Trendyol Süper Lig'in 25. haftası Galatasaray - Fenerbahçe derbisine sahne oldu.
RAMS Park'ta oynanan kritik mücadele 0-0 eşitlikle sona erdi.
Okan Buruk: "Mourinho içeride ağladı, hakem odasında ağladı, ağlamaya devam etsin" | Video
Karşılaşmanın ardından SABAH Spor yazarları Levent Tüzemen, ALi Gültiken, Bülent Timurlenk ve Ömer Üründül değerlendirmelerde bulundu. İşte yazarların sözleri...
BÜLENT TİMURLENK: "MOURINHO'NUN FİLMİ"
"Çeyrek asırdır Mourinho'nun kariyerini izleyenler, Portekizli'nin her şeyini kaybedeceği maçlardan çok şey kazanabilmek adına topuyla tüfeğiyle saldırmayacağını bilirler. Taraftarlar mutlaka 3 puan ister ama burada devreye işte duygusal zekâ girer. Akıl oyunlarından daha çok sinir harbi…
Galatasaray'ın dörtlü dizilen savunmasında Frankowski'nin Kostic ve Tadic karşısında zor durumlara düştüğü ilk yarıda, Fenerbahçe savunmasına arkasındaki boşlukta Sallai-Yusuf eşlemesinden genç stoper galip çıkıp, Barış da Oğuz Aydın-Çağlar'a üstünlük sağlamayınca Buruk'un tek çaresi, Sara'nın hat kıracak paslarıydı. O da zaten onları atamadı. "Mourinho bu derbide beraberliğe imza atardı" demek, tabelada geri düşmediği sürece bir hızlı hücum ya da duran top organizasyonuyla golü bulmak da demekti.
"MOMENTUM ALMIŞTI"
Buruk, kanatlarını değiştirmeyi tercih etmedi. Portekizli, kartlı Çağlar'ı alıp Amrabat ile de orta sahayı sertleştirdiğinde momentumu da almıştı. Okan Buruk yine geç kaldı ama kenardan getirdiği Yunus ve Mertens de bir katkı vermediler. Lemina hazır olmayan hali ile tek başına orta sahayı tutuyorsa, Buruk, kendi elinde hazır dediği futbolcularının haline bakmalı…
"YAZAN DA YÖNETEN DE MOU"
Galatasaray'ın sahasında bir isabetli şut atıp, korner bile kullanmadığı maçın senaryosunu yazan da yöneten de Jose Mourinho'dur. İstediğini alıp almadığını gelecek haftalar gösterecek ama bir futbol gerçeği Galatasaray'ın 2025 yılında derbi/büyük maç kazanacak kadar futbol oynamadığı… Derbinin en iyileri Lemina ve Fred"
ÖMER ÜRÜNDÜL: "MAÇI KİLİTLEDİR"
"Fenerbahçe'nin deplasmanda öncelikle takım savunmasına özen göstereceği doğal bir durumdu. Galatasaray da 6 puanlık farkla önde olduğunu düşünerek savunma güvencesini ön plana çıkarıp kendi evinde alışılmış dışı kontrol futbolu oynayınca ilk 45 dakika karşılıklı sıfır pozisyonla geçti.
"VARLIK GÖSTEREMEDİ"
İkinci yarıda biraz hareketlenme varsa da yine kısır döngü değişmedi. Akılda kalan iki pozisyon vardı. Biri Djiku'nun duran topta kafa vuruşunda Muslera'nın kurtarışı, diğeri de İrfan Can'ın kritik pozisyonda Osimhen'le girdiği topa başarılı müdahalesiydi. Tabii karşılıklı kilitleme maçı olunca 3 santrfor Dzeko, En-Nesyri ve Osimhen varlık gösteremediler.
"EN İYİ TRANSFER LEMINA"
G.Saray'ın sağ beki Frankowski'nin takıma gün geçtikçe faydalı olacağı görüşündeyim. Bana göre en iyi ara transfer Lemina. Gelelim F.Bahçe cephesine. Büyük kariyerine rağmen Mourinho kadar yaptığı yanlışta ısrar eden bir teknik adam görmedim. Defalarca vurguladım, bilhassa zorluk derecesi yüksek maçlarda çift santrforun biri 39 yaşında, onların arkasında fizik gücü çok yetersiz Tadic oynarsa başarılı sonuç sadece tesadüflere bağlıdır. Ve bu Tadic 90 dakika sahada kaldı.
"HAKEMİ KUTLAMAK GEREKİR"
Oğuz bir kanat forveti, dün iki çıkışı dışında adeta sağ bek oynadı. Bana göre takımın en iyileri 3'lü defans, kaleci İrfan ve büyük bir özveriyle yalnızları oynayan Fred. G.Saray bu neticeyle ligde çok büyük bir avantaj elde etti. Büyük tecrübesiyle tansiyonu çok iyi düşüren ve sahada bir hakem otoritesi olduğunu hissettiren Vincic'i de kutlamak lazım."
LEVENT TÜZEMEN: "STRESİNİ DAĞITTI"
"G.Saray-F.Bahçe derbisi, prangalı bir düelloya dönüştü. İki hoca da savunma güvenliğini ön plana çıkardı, temponun yükselmesine izin vermediler. G.Saray için kazanmak çok değerliydi, ama kaybetmemek aranın kapanmaması ve ikili averajı korumak adına önemliydi. Futbolda kazanamıyorsan kaybetme kuralı her zaman geçerlidir.
"NE ŞİŞ YANSIN NE KEBAP"
G.Saray taraftarını kutluyorum, sahaya yabancı madde atmadılar, rakibe kafayı takmayıp tamamen kendi oyuncularını desteklediler. G.Saray yönetimi, taraftarlarını taşkınlık yapmaması konusunda uyarırken maç sonu oluşabilecek iki takım arasındaki sataşmaları önlemek adına mükemmel bir güvenlik önlemi sağlandı. Kıran kırana bir mücadele izledik. Maçın hakemi Vincic, Şampiyonlar Ligi standartlarında bir maç yönetmedi, çok fazla faulleri çaldı, 'ne şiş yansın ne de kebap' zihniyeti ile derbiyi yönetti.
"KALESİNDE BÜYÜDÜ"
G.Saray topa daha fazla hakim oldu ama gol yollarında yeterli pozisyonları üretemedi. Çünkü Osimhen kenardan etkili ortalar alamadığı gibi hücumda yalnız kaldı. Lemina, G.Saray adına maçın en iyisiydi. Arkadaşlarını bir maestro gibi yönetti, savunmaya yardıma gelip tehlike yaratabilecek F.Bahçe ataklarını çabukluğu ile önledi. Bazı maçların hikâyesi vardır. 33. kez F.Bahçe derbisine çıkan kaptan Muslera, kalesinde büyüdü, üç tane net pozisyonu önledi.
"KALEDE ÇOK DİKKATLİYDİ"
Bu arada İrfan Can Eğribayat'ı da kutluyorum, o da F.Bahçe adına kalesinde çok dikkatliydi. Tehlike olabilecek pozisyonları erken davranıp engelledi. G.Saray şampiyonluk yolunda yara almadı, elindeki avantajı devam ettirdi, bu beraberlik takım üzerindeki stresi aldığı gibi Okan hoca ve öğrencilerinin önlerine daha güvenli bakmalarını sağlayacaktır.
ALİ GÜLTİKEN: "İKİ TAKIM OYUNU KİLİTLEDİ"
"Muazzam bir denge maçı oldu. Bol pozisyon ve gol bekleyenler açısından hayal kırıklığı olarak da görülebilir. Ama sonucun her türlüsünün şampiyonluk yarışını belirleyeceği bu süreçleri makul görmek lazım. Durum böyle olunca öncelik her zaman savunma oluyor. Bu açıdan baktığımızda iki takım da oyunun bu tarafını çok iyi oynadı.
Karşılıklı olarak oyunu kilitlediler de diyebiliriz. İlk yarıda sıfır korner, sıfır isabetli şutla biten bir derbi herhalde yoktu, bu açıdan da tarihe geçtiler. İki takımın savunma oyuncuları mükemmel oynadı. Fenerbahçe'de Yusuf, çıkana kadar Çağlar, Skriniar; Galatasaray'da Sanchez, Abdülkerim'in oyunun ve skorun bu şekilde kalmasında büyük payı vardı. Ev sahibi olarak G.Saray'ın Mertens yerine Sara tercihi orta alanda Lemina ve Torreira ile seçtiği oyun şekli, zaten maçı tarif eder nitelikteydi.
"DAHA ÇOK İHTİYACI VARDI"
Fenerbahçe kazanmaya daha çok ihtiyacı olan taraf olarak oyunu dönem dönem ciddi şekilde zorladı ama belli bir noktaya kadar getirebildi. F.Bahçe'de Dzeko'nun muazzam performansına Fred'in eşlik ettiği bölümler gördük ama bunlar da istenen hücum zenginliğine dönüşmedi. Galatasaray zaten 6 puan farkla maça başladı.
"BUNU NORMAL KARŞILAMAK LAZIM"
Bu maçın berabere bitmesiyle beraber ikili averajda da öne geçti. Bu da 7 puan demek. O yüzden G.Saray'da Okan Hoca'nın seçtiği bu oyunu normal karşılamak lazım. Şampiyonluktaki en önemli rakiple puan farkına bir de averaj üstünlüğünü ilave ettiğinde gecenin kazananı olarak devam etti. F.Bahçe açısından da kaybetmeden hâlâ yarışın içinde olması önemliydi."