Van Cumhuriyet Başsavcılığı, 'Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi' bildirisine imza atan 4 akademisyen hakkında soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında akademisyenlerden biri Van Emniyet Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınırken, 3 akademisyen ise adreslerinde bulunamadı.
Abant İzzet Baysal Üniversitesi
"Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin yayımladığı bildiride imzası bulunan Abant İzzet Baysal Üniversitesinde (AİBÜ) görev yapan 3 akademisyen emniyetteki ifadesinin ardından serbest bırakıldı.
Bolu Cumhuriyet Başsavcılığının, yürüttüğü soruşturma doğrultusunda, Prof. Dr. Barış Kılıçbay, Doç. Dr. Selime Güzelsarı ile Dr. Ülkü Güney'in ikametlerinde arama yapıldı.
Aramanın ardından ifadesi alınmak üzere Bolu Emniyet Müdürlüğüne götürülen 3 akademisyen ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.
Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi adıyla bin 128 akademisyenin imzaladığı bildiride, güvenlik güçlerinin terörle mücadele çalışmaları ve sokağa çıkma yasakları bahane edilerek "kasıtlı ve planlı kıyım yapıldığı" öne sürülmüştü.
UŞAK Üniversitesi
UŞAK Üniversitesi Senatosu, yaptığı yazılı açıklamada terör ve terör destekçilerini kınadı.
Uşak Üniversitesi Senatosu yaptığı açıklamayla terörü ve destekçilerini kınadı. Küresel Güçler'in kalkınan Türkiye'nin önünü kesmek ve Ortadoğu'da istedikleri gibi tasarruf etmek amacıyla, PKK'yı tekrar maşa olarak ileri sürdüğünü belirten senatonun, yazılı açıklamasında şu ifadeler yer aldı: 'Tam bir taşeron ve piyon olan PKK üzerine düşen görevi yapmak için tekrar devletimizin hızlı kalkınmasını ve kardeşlik projelerini akamete uğratmak adına faaliyetlerine hız vermiştir. Ülkemizin demokrasi ve insan hakları alanında attığı önemli adımlara rağmen terör örgütü, Suriye'deki olayları da fırsat bilerek yeniden saldırıya geçmiştir. Okul binalarını ateşe vererek eğitime, tarihi camilerimizi yıkarak, yakarak dini hayatımıza ve halkımızın canına kastetmektedirler. Ayrıca devletten aldıkları araç ve gereçleri halkımıza karşı kullanarak, hendekler, tüneller açarak insanlarımızı huzursuz etmektedirler. Bazı akademisyenlerin 30 yılı aşkın bir süredir binlerce can ve mal kaybına yol açan PKK terörüne tek bir laf bile etmedikleri bildiriyi apaçık ihanet bildirisi olarak niteliyor, imza atan kişileri şiddetle kınıyoruz. Uşak Üniversitesi'nde bu ihanet bildirisine imza atan hiçbir öğretim elamanı bulunmamakla birlikte, bulundukları üniversiteler ve adaletin temsil edildiği mahkemeler tarafından hesap sorulacağına da inanıyoruz. Şunu çok iyi biliyoruz ki, birlik-beraberlik, dirlik ve düzenimize kasteden uluslararası şebekeler her defasında lider ülke olma yolunda emin adımlarla yürümekte olan ülkemizi, önce gezi kalkışması ile sonra da 17 ve 25 Aralık darbe girişimleriyle zaafa uğratmaya çalışmışlar, ancak başaramayınca PKK kartını tekrar devreye sokmuşlardır. Bilinmelidir ki, her defasında olduğu gibi güçlü devletimiz ve milletimiz küresel oyunları en iyi şekilde bozacaktır. Biz de Uşak Üniversitesi Senatosu olarak devletimizi ve güvenlik güçlerimizi destekliyor ve tekrar teröre kalemleri ile destek veren ve akademik camiayı hiçbir şekilde temsil etmeyen bu güruhu şiddetle kınıyoruz.'
Bingöl Üniversitesi
Bingöl Üniversitesinden, "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin yayımladığı bildiride imzası bulunan Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Eda Erdener hakkında idari soruşturma başlatıldığı bildirildi.
Üniversiteden yapılan açıklamada, Senato kararıyla, akademisyenlerin bildirisinin kınandığı belirtildi.
Gediz Üniversitesi
Gediz Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Zübeyit Gün, "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin bildirisinden desteğini çekti.
Avukat Mehmet Gün, yaptığı yazılı açıklamada, müvekkili Yrd. Doç. Dr. Gün'ün bildirideki imzasını geri çektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Her ne kadar bugün çeşitli basın yayın kuruluşlarında Gediz Üniversitesinde çalışan müvekkilim Yrd. Doç. Dr. Zübeyit Gün hakkında 'imzacı akademisyen' sıfatıyla çeşitli haberler yapılmış olsa da aslında müvekkilim 15.01.2016 tarihinde sabah saat 10.00'da imzasını geri çekmiştir"
Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi adıyla bin 128 akademisyenin imzaladığı bildiride, güvenlik güçlerinin terörle mücadele çalışmaları ve sokağa çıkma yasakları bahane edilerek "kasıtlı ve planlı kıyım yapıldığı" öne sürülmüştü.