Ünlü organizatör ve menajer Erkan Özerman, adeta yaşayan bir tarih... Çünkü yarım asrı aşan bir meslek hayatı var ve şov dünyasının en önemli aktörleri arasında gösteriliyor. Üstelik onun meslek hayatı hiçbir zaman için Türkiye ile sınırlı kalmadı. Başta Fransa olmak üzere birçok ülkede, dünya starlarıyla yolu kesişti ve onlarla çok özel anları paylaştı.
Erkan Özerman’ın gerek dünya starlarıyla gerekse Türkiye’nin en ünlü isimleriyle yaşadığı o özel anlar fotoğraf karelerinde ölümsüzleşti. Özerman, ünlülerle o kadar çok şey yaşadı ki, 10 bine yakın fotoğraftan oluşan bir arşivi oluştu. Erkan Özerman, işte bu hazine değerindeki arşivinden çok özel kareleri, hikayeleriyle birlikte Şamdan Plus ile paylaştı.
İLK BEST MODELİM UĞUR DÜNDAR!
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin karşısında, İsmet İnönü’nü döneminde Devlet Bakanı ve Maliye Bakanlığı görevlerinde bulunan, Sümerbank’ın kurucusu Nurullah Sümer’in villasını
aldım. Bu villada Türkiye’nin ilk Drug Store’unu açtım ve Başkent çok görkemli bir mekana kavuştu. Drug Store’un bahçesinde yaptığım ilk defile, Ankara’nın yüksek sosyetesini bir araya getiren yılın en büyük gösteri olayıydı.
Patricia Cas’a inanılmayacak derecede benzeyen o devrin en en ünlü pop şarkıcılarından biri olan Lale Akat, bu defilede mankenlik yaptı. Defilenin zirve yapmasının sebebi ise, bütün kadınların hayran olduğu genç bir televizyon şöhretinin podyuma çıkmasıydı; Uğur Dündar... Fotoğrafta; en ön sıralarda oturan Ajda Pekkan’ı, Uğur Dündar’ı hayranlıkla alkışlarken görüyorsunuz. Her zaman zarif, kibar, terbiyeli genç bir arkadaşım olarak gördüğüm Uğur Dündar’ı her akşam izlerken şu cümleyi söylüyorum: İnsan bu kadar mı güzel yaşlanır Uğur. Hep böyle kal...
Keriman Halis, 1932’de Belçika’da Miss Universe seçildi. 60 sene fotoğrafını saklayıp, kendisine götürüp, yarım asırdır röportaj yapmayı kabul etmeyen bu ünlü hanımefendi ile söyleşim Şamdan Plus’ta yayınlanmıştı. Anne tarafından Ubuh, baba soyu ise Çizemua olan Keriman Halis hanımefendi modern Türk kadının güzelliğini dünyaya ilk kez tescil ettiren asil bir Çerkez kızıdır.
1979 yılında, başkanlığını yaptığım Birinci Uluslararası İstanbul Film ve Popüler Müzik Festivali’nin onuruna verilen, şimdiki "The Marmara" olan oteldeki davette, dünyanın beş kıtasından yarışmaya katılan uluslarası sanatçılar ve Türk şarkıcılar bir araya geldi.Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyan bu resepsiyonda bakın kimler vardı? Ön sırada Neco, hemen arkasında Barış Manço, onun arkasında Nilüfer, Seyyal Taner, Gönül Yazar, Ayla Algan, Lily İvanova, lale Oraloğlu, Japon makyajı ve kıyafetleri ile Şenay Yüzbaşı-oğlu, en arka sırada Tanju Okan ve yanında Jean Manson. Bu müzik ailesinin fotoğrafı hayali cihana değer, hey gidi günler hey...
1968 yılında, Paris Champs – Eleysees’te pişti olan iki ünlü Türk; Esin Afşar ve Leyla Tuncel... Parislilerin şaşkın şaşkın onlara bakışı olağanüstü bir anıdır.
İstanbul 1974, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği konser turnesini bitirip ülkeye döndük ve Ayla Algan’ın doğum günündeyiz. Nurhayat Özerman, Gülyüz Mafyan, Erkan Özerman ve Erkan Zenger.