Salgın hastalığın dünyayı eve kapanmak zorunda bırakmasından sonra, tabiatın dengesi de değişmeye başladı. Hava kirliliği azaldı, doğa kendisini çok daha hızlı yenilemeye başladı. Ancak bu arada, leş ve çöp yemeleri ile bilinen ve uğursuz olarak nitelendirilen akbaba kuşları, bazı ülkelerde sıkça görülür hale geldi.
Sağlık siteminin iflas etmesi üzerine ABD, koronavirüsten ölenleri saklayacak yer bulamak için, cesetleri soğutuculu TIR'ları morg gibi kullanmaya başladı.
NewYork'ta çoğu yerde bu da yeterli olmadı, rastgele dizilen cesetler kokmaya başladı. Ardından, ilk akbaba haberleri de buradan geldi.
Son haber ise, bir Güney Amerika ülkesi olan Şili'den geldi. Şili'de vaka sayısı henüz 12 bin 306 ve ölüm sayısı ise 174.
New York'taki akbaba şokunun etkisi bitmeden Şili'de akbabalar pencerelere kadar geldi. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, bir çatı katındaki pencerenin önüne konan akbabaların içerideki köpeklere baktığı görülüyor.
Vahşi hayvanlar yalnızca ABD ve Şili'de değil, artık birçok ülkede de sokaklarda görünüyor.
İngiltere'de geyikler insanların arasına karışıyor. Güney Amerika ülkesi Bolivya'da lamalar karantina günlerinde bomboş olan bir otoyolda yürüyor.
Türkiye de, sokağa çıkma kısıtlaması sebebiyle yaşanan durumdan nasibini alıyor. Boğaz trafiğinde gözle görülür bir şekilde düşüş yaşanırken, yunuslar İstanbul Boğazı'nda daha sık görülmeye başladı. Gün boyu mavi sularda dolaşan yunuslar havadan görüntülendi.
Koronavirüs salgını nedeniyle gemi trafiğinde de gözle görülür şekilde azalma oldu. İstanbul Boğazı, transit gemi geçişi dışında neredeyse hiç deniz trafiği olmaması nedeniyle en sakin günlerini yaşıyor. Boğaz trafiğindeki sakinlik nedeniyle yunuslar daha da sık görülüyor.
Domuzların mahalle aralarına inmemeleri için Çırkan, Konacık ve Cumhuriyet mahallelerinin kırsalına yerleştirilen yemliklerin dışında, domuzların sıklıkla görüldüğü bazı bölgelere haftanın belirli günlerinde gıda atıkları bırakılıyor. Kırsal alana bırakılan sebze artıklarını domuz sürülerinin yediği görülüyor.
Koronavirüsün çevreyi nasıl değiştirdiğinin bir başka örneği ise, Brezilya'dan geldi. Bilim insanları, corona virüs salgını nedeniyle uygulanan karantina günlerinde yeryüzünün akciğeri Amazon'daki ormanların iki kat yok olduğunu belirledi.
Araştırmacılar, geçen yıla göre 2020 yılının ilk üç ayında Amazon yağmur ormanlarındaki ağaçların iki kat hızlı kesildiğini belirtti. Buna göre ormanlardaki yaklaşık 520 bin kilometrekare alan yok oldu.
Ulusal Uzay Araştırma Enstitüsü (INPE), 1 Ocak-23 Ağustos 2019 tarihleri arasında ülkede en az 75 bin 336 orman yangınının meydana geldiğini ve en az 930 kilometre karelik orman miktarının yok olduğunu belirtti.
Brezilya'daki Federal Para Üniversitesi'nden Amazon araştırmacısı Claudia Azevedo-Ramos, İspanya, Portekiz ve Fransa'dan daha büyük bir alanı kapayan eyalette sadece hükümetin gönderdiği 10 çevre müfettişinin olmasını eleştiriyor:
"Yağmur mevsiminde yasadışı olarak kesilen ağaçların kalıntıları, kuru mevsimde araziyi temizlemek için yakılacak. Bu yüzden, 2019'da karşılaştığımız yangınlardan daha büyük yangınlar yaşayabiliriz."
Yetkililer, sadece Ocak-Mart ayları arasında Para eyaletindeki ormansızlaşmada yüzde 240'lık bir artış kaydetti. Azvedo-Ramos, illegal ormancılık faaliyeti yapanların salgının ortasında "kaçak kesimleri" yoğunlaştırdığını söyleyerek,"Tüm bu unsurlar kırsal kesimde ormansızlaşma şiddetin artmasına neden oluyor" dedi.