Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, maktul Güldane Yılmaz ile sanık Osman Biçer'in olay tarihi olan 17 Eylül 2011'de evli oldukları ve sanığın kendisini aldattığını düşündüğü eşini öldürme planı yaptığı ifade edildi. Büyükçekmece'de bulunan tarlalara giderek gömülecek yeri araştırdığına yer verilerek, olay günü yanına yedek eşya ve mutfaktaki ekmek bıçağını alan sanığın "iş bakma" bahanesiyle eşini yanında götürdüğü kaydedildi.
Sanığın eşi Güldane Yılmaz'ı daha önce keşif yaptığı yere götürerek bıçakla öldürdüğü ardından maktulün akrabaları ile kendi akrabalarına haber vererek ulaşamadığını söylediği eşinin kendisini terk ederek sevgilisiyle kaçtığını anlattığı aktarıldı.Kayıp başvurusu yapan sanığın daha sonra kazma kürek alarak tekrar olay yerine gidip eşini gömdüğü tespit edildi.
Güldane Yılmaz'ın 10 yıl boyunca kayıp olarak arandığı ancak bulunamadığı, geçen süre zarfında hiçbir resmi işlem yapmadığının tespiti üzerine sanığın maktulü öldürmüş olduğu şüphesiyle soruşturma yapıldığı ifade edilerek, sanık Osman Biçer'in 2013 yılında maktulden boşandığı ve yeniden evlendiği anlatıldı.
Sanık Osman Biçer'in gözaltına alındığında maktulü öldürdüğünü itiraf ederek gömdüğü yeri gösterdiği belirtilen iddianamede, sanığın kendisini aldattığını düşündüğü için eşini öldürdüğünü söylediği kaydedildi. Osman Biçer'in "tasarlayarak ve canavarca hisle eşini kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istemiyle dava açıldı.
Bakırköy 17'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Osman Biçer SEGBİS sistemiyle bağlanırken, maktul Güldane Yılmaz'ın akrabaları ve taraf avukatları duruşmaya katıldı. Duruşmada savunma yapan Osman Biçer eşinin kendisine hakaret etmeye başladığını mahalledeki esnaftan eşiyle ilgili olumsuz sözler duyduğunu bu sebeple mahalleden taşındığını belirterek,
"Bir sabah kalktığımda eşim çıplak vaziyette pencerenin önünde duruyordu. Komşum olan Uğur isimli şahısta dışarıda arabanın içerisinde duruyordu, ona bakıyordu. O gün işe gitmedim ve eşimi uyardım. Bana yapmayacağını söyledi. Daha sonra başka bir mahalleye taşındım.
Bir gün işten eve geldiğimde ev sahibim Ayşe ve kızı bana geldi. Bana eşimin kardeşi olan Ali ile devamlı telefonda konuştuğunu ayrıca Ankara'dan Murat diye biriyle konuştuğunu da söyledi. Ben de eşime senin düzeleceğin yok çifliğe gidelim dedim.
Büyükçekmece'de tarla gibi bir yere gittik, eşime gel biraz konuşalım dedim. Üç tane ev değiştirdim dedim. O da pişmanım dedi. Sen ne biçim kocasın ben boylu posluyum ben güzelim başka birini seviyorum diye devam etti. Bir süre tartıştık yerde bıçak vardı.
Cumhuriyet savcısı mütaalasında, Osman Biçer'in "tasarlayarak ve canavarca hisle eşini kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
Mahkeme sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
Duruşma sonrası konuşan Güldane Yılmaz'ın ablası Melek Kurt ise "adalete güveniyoruz" dedi.