Mario Simmel, polisiye ve politik gerilim denilince ilk akla gelen, efsane yazarlardan biri. Özellikle iki kutuplu dünya ve soğuk savaş dönemi üzerine yazan Simmel, eserlerinin ülkemizde ilk yayımlandığı yıllarda, burada da büyük bir hayran kitlesine sahip olmuştu. 1924 yılında Viyana'da doğan Simmel, 1943 yılından itibaren II. Dünya Savaşı'nın sonuna dek araştırmacı olarak çalışmış, II. Dünya Savaşı'nın bitişinden sonra ise Amerikan askeri hükümeti adına çevirmenlik yapmıştı. Koyu bir Nazi ve faşizm karşıtı olarak tanınan Simmel'in romanları dünya çapında milyonlarca satmış ve çok sayıda filme de uyarlanmıştır. Her çok satan yazarın kaderinden o da nasibini alıp, kimi edebiyat eleştirmenleri tarafından yazdıkları 'hafif macera' romanları olarak nitelendirilmiş olsa da, eserlerinin belli bir edebi niteliğe sahip olduğu konusunda zamanla hakkı geri verilmişti. Yazdıklarıyla tüm yaşamı boyunca ırkçılıkla, faşizmle savaşmış olan Simmel; 12 Eylül'ün ardından Türkiye'de gazetecilerin ve solcu düşünürlerin hapislere atılması, düşünce ve basın özgürlüğünün kısıtlanması üzerine, eserlerinin ülkemizde yayımlanmasına izin vermekten vazgeçmişti. Mario Simmel, 1 Ocak 2009'da öldü. Ancak Türk okurlarını teselli edecek bir şey bırakmıştı geriye. Simmel'in Türkçe çevirmeni ve aynı zamanda yakın dostu olan Ahmet Arpad, ölümünden kısa bir süre önce onu, eserlerinin yeniden Türkiye'de basılması konusunda ikna etmeyi başarmıştı. Ve şimdi, yıllar önce Altın Kitaplar'dan çıkan tüm eserleri Everest Yayınları tarafından yeniden basılıyor. Daha önce
Bırakın Yaşasınlar ve
Karanlıktakiler Gözükmez yayımlanmıştı.
Ve Palyaçolarla Gözyaşları, yeni basımlara eklenen son kitabı oldu. Sırada ise yayıma hazırlanmakta olan
Yaşamak Ne Güzel ve
Çalınmış Rüyalar var.