DTP Başkanı Ahmet Türk, partinin grup toplantısında, 21 Şubat Dünya Anadil Günü vesilesiyle 10 dakika kadar Kürtçe konuştu diye ortalık birbirine girdi.
Dört bir yandan eleştiri yağdı, 6'ncı kanalda Kürtçe yayın yapan TRT grup toplantısına ilişkin Meclis TV yayınını kesti.
Burada ciddi bir hata yapıyoruz.
Niye hata içinde olduğumuzu anlamak için şu tip karşılaştırmalar yapmak yeterli:
Ahmet Türk, Kürtçe değil de mesela İngilizce konuşsaydı böyle bir tepki doğar mıydı? Tam tersine, birçok kişi "Aaa, İngilizce biliyormuş, ne güzel, yabancı dil bilmeyen Başbakan onu kendine örnek alsın" filan denirdi.
Eğer "resmen" tanınan ve tanınmayan dillerden söz edeceksek, işte bir kıyaslama daha:
Ahmet Türk, çocuklar gibi, kuş dili konuşsaydı ve mesela " Selam " sözcüğünü, " Sege, laga, mege " (unutmuşum; doğru oldu mu?) diye söyleseydi, yine aynı tepki olmazdı. Değil mi?
O halde sakin olmalı ve Kürtçe'ye ' PKK'nın dili' muamelesi yapmaktan vazgeçmeliyiz. Çünkü Kürtçe, PKK'nın değil, bir halkın, etnik bir grubun dili. Ama tam da bu tarz tepkiler Kürtçe'yi örgütün dili haline getiriyor.